Alternatifim Cafe

CNBC-e Dizileri Fan Club

Discussion started on Fan Club & Birlikler

CNBC-e Dizileri Fan Club

Bildiğiniz gibi CNBC-e kanalı,dünyadan(özellikle Amerika'dan)bir çok diziyi alt yazı aracılığıyla Türkçe'ye çevirerek yayımlıyor.VEE Ben de benim gibi bu kanaldaki dizilerin bir çok düşkünü olduğunu sanıyorum.Bu yüzden bu fan club'ı açtım.Haydi CNBC-e dizileri sevenleri düşüncelerimizi paylaşalım.

ÜYELERİMİZ

mSa
SnoWays
FBarchitect
gösde
frekanss
dirty
gosdezik
s_E_a
PaPaTYa__
tatlicadipek
FRKinHERE
canan_ee
faitHleSs
PeSiMiSt_GirL
depresif
NHn_aughty
goldberg
piXie
karakedi
dark.light.999
gitarcıGRNDY
T!Z!C!K
rock_baby
keremm
_CoLa_
mc_tansu
mystery_lampard
nobodys_listening
dagger
Gr££N Day manyağı
...guilty...
princess twinkle
ares_eros
cimbomlukiz
hilary
kingbozbay
rocker girl
angime
Lost_Heaven
BLackKnight
us5supporter
kcr love
dishy2pac aka justin
Köyün Delisi
Gubar-ı Cadı
Jamie
betER-bÖCeK
alone1684
*oasis*
-мσηѕσση-
pr0can_can
*qwerty*
bqm
free_dom_
Rage Under Misery
Tutsak uçurtma
!~GÜRÜLTÜ~!


:artis Şu an 57 üyemiz var :artis



#1 - Ağustos 02 2006, 14:32:32
« Son Düzenleme: Ekim 31 2008, 20:08:53 Gönderen: mSa »
İmzanız kural dışı.

Önce cnbc-e ye sık sorulan soruları yazalım

• CNBC-e’yi nasıl izleyebiliriz? Uydu frekanslarını öğrenebilir miyim?
Bursa merkez (Orhangazi ve İnegöl), İstanbul, Ankara (Polatlı), Antalya (Kaş), Aydın (Yenihisar –Didim-), Balıkeser (Erdek ve Susurluk), Bilecik, İzmir (Bergama, Çeşme, Seferihisar ve Dikili), Adana (Ceyhan), Diyarbakır, Erzincan, Eskişehir merkez (Sihrihisar), Kocaeli merkez (Gebze), Erzurum (Pasinler), Nevşehir (Ürgüp), Gümüşhane, Isparta, Düzce, Kilis, Kütahya, Muğla (Yatağan), Tunceli, Van, Ağrı, Artvin, Bingöl, Bitlis, Hakkari, Iğdır, Samsun (Bafra), Tekirdağ merkez (Çerkezköy, Çorlu), Zonguldak illerinden antenden, Türksat A.Ş. Kablolu TV S10 bandı, uydu ve Digitürk üzerinde 30. kanaldan izleyebilirsiniz. Uydu bilgileri ise şöyle: TURKSAT 2A, 11892 MHZ, 12800 Symbol Rate, 5/6 (H) Yatay Polarizasyon

CNBC-e'yi on-line olarak seyredebilir miyiz?
CNBC-e’nin internet üzerinden on-line olarak seyredilmesi mümkün değil

• NIP/TUCK’ın yeni bölümleri ne zaman yayınlanacak?
Eylül 2006 tarihinde ekrana gelecek.

• Six Feet Under’ın tanıtımlarında çalan şarkının adı nedir?
Grubun adı: Lamb
Şarkının adı: Heaven

•The OC, One Tree Hill ve Gilmore Girls'ün yeni sezonu ne zaman başlayacak?
Sonbahar’da başlayacak yeni dönemde izlenebilecek.

* Las Vegas, Nip/Tuck,Without a Trace, It's Always Sunny In Philadelphia ve The 4400’ün yeni sezonları ne zaman yayınlanacak?
Sonbahar’da başlayacak yeni dönemde izlenebilecek.

*Rome dizisinin ilk seonunun tekrarı yayınlanacak mı? Yeni sezon bölümleri ne zaman yayınlanacak?
2. sezonun çekimleri 2007 yılında yapılacak ve Sonbahar’ında yayınlanacak.

*Carnivale'in yeni bölümleri ne zaman yayınlanacak? İlk sezonun tekrarı yayınlanacak mı?
Dizinin yeni sezon bölümleri çekilmiyor...

* Cheers'ın tekrar bölümleri yayınlanacak mı? Yeni bölümleri ne zaman?
Şimdilik tekrarları planlanmıyor.

Diğer Duyurular:

THE X-FILES
Türkiye'de ilk defa yayınlanan 8. sezon bölümleriyle her Pazar 21:00'de.


 HOW I MET YOUR MOTHER 
  3 Ağustos Perşembe 20:30'da sezon finaliyle ara veriyor


CSI: NY 
  İkinci sezon finali ile 7 Ağustos Pazartesi 21:00'de. 


____________________________________
#2 - Ağustos 02 2006, 14:35:06
İmzanız kural dışı.

Diziler Hakkında Biraz Bilgi
_______________________________________________________

24



Jack Bauer, yine iş başında. Kent bu kez nükleer saldırı tehditi altında. 
 
Jack Bauer geri döndü. Şu ana kadar üç zorlu gününe şahitlik ettiğimiz özel ajan Jack, Amerikan Başkanı’nın hayatını kurtardı, Los Angeles’ta bomba tehlikesine karşı zamana karşı savaştı ve dünyanın karşı karşıya olduğu biyolojik silah tehdidini engelledi.

Jack Bauer uzun bir güne daha başlıyor. ABD’de diğer sezonlardan çok daha fazla izlenme oranı elde eden 4. sezon Los Angeles’a doğru yol alan bir trende bomba patlamasıyla başlıyor. Aslında ortada bir bomba patlamasından çok daha fazlası var. Bu seferki tehdit, artık Güvenlik Bakanı için çalışmaya başlayan Jack’i her zamankinden daha çok ilgilendiriyor. 24 saat hiç bu kadar uzun olmamıştı.

Her Pazar 22:00'de.

______________________________

The 4400



DÜNYAYI KURTARABİLECEKLER Mİ?
 
Yetmiş yıl boyunca, binlerce kişi gizemli şekilde ortadan kayboldu. Her birinin kaybolmasının ardından yapılan araştırmalar sonuç vermedi. Sonra bir 11 Temmuz günü, ansızın ve açıklanamayan bir şekilde 4400'ü birden aynı anda geri döndü.

 Dönüşleri de kaybolmaları gibi gizem doluydu. Döndüklerinde, hepsi kayboldukları yaştaydı ve aradan geçen zamanda neler olduğu hakkında hiçbir fikirleri yoktu. Nerede olduklarını da, nasıl döndüklerini de hatırlamıyorlardı.

 Dünya ise dönmeyi sürdürmüş ve onların kaybolduğu günden bu yana pek çok şey değişmişti. Ama sadece dünya değil onlar da değişmişti. Artık telepati ya da geleceği görme gibi özel yeteneklere sahiptiler. Kaçırılmalarının bir nedeni vardı. Onlar gelecekte insanoğlunu bekleyen korkunç sonun önüne geçmek için görevlendirilmişlerdi. Ancak kimse bunun nasıl gerçekleşeceğini bilmiyordu.

 4400 kişi döneli tam bir yıl oldu. 4400’ün topluma uyum çabası ve neden arayışları ikinci sezonda da tüm heyecanıyla sürdü. Kaçırılmalarının arkasındaki giz perdesi bir taraftan açılırken diğer taraftan beraberinde başka sorular getiriyor.
 

İkinci sezon tekrarı iki bölüm peş peşe her Pazar 19:00'da.

____________________________________

According to Jim




JIM BİRA VE SOSİS İNSANI,
CHERYL İSE ŞAMPANYA VE ÇİLEK!
ORTAK NOKTALARI BİRBİRLERİNE OLAN AŞKLARI...
 
Çağdaş bir komedi dizisi olan “According to Jim”de, Jim Belushi’yi sevecen bir aile babası olarak izliyoruz. Bir dizayn firmasında, kendisinden daha genç ve eğitimli olan kayınbiraderi Andy ile birlikte çalışan Jim, bir taraftan da blues grubuyla garaj müziği yapıyor.

“Ally McBeal”da Billy’nin güzel eşi olarak tanıdığımız Courtney Thorne-Smith ise Jim'in eşi Cheryl’i canlandırıyor. Cheryl, akıllı, entellektüel biri. Kariyer delisi erkekler yerine “sıradan” erkeklerle birlikte olmayı tercih etmiş. Sıradan, onu güldürebilen ve ona tapan… Bu tam da Jim’i tarif ediyor aslında. Onları kabaca tarif etmek gerekirse, Jim bira ve sosis insanı, Cheryl ise şampanya ve çilek…

İşin ilginç yanı bu çift çok iyi anlaşıyor. Jim, mutlu evliliğin sırrını çözmüş durumda: “Karınız konuşurken, onu dinliyormuş gibi yapıp, zaman zaman onu onaylayan sesler çıkartın” diyor.

 EĞLENCELİ BİR AİLE
Kimberly Williams tarafından canlandırılan, Cheryl'nin kardeşi Dana bir reklam şirketinde başkan yardımcısı. Çok güzel ve bekar olan bu genç kızın kötü bir özelliği var; o da bencilliği. Küçük yeğenlerine aşık olan Dana, en çok Jim ile didişmeyi seviyor.

Cheryl'nin ufak kardeşi Andy için de “nevrotik şirin” diyebiliriz. Jim’le birlikte çalışan, ayrıca Jim’in grubunda çalan Andy bir mimar.

 
Jim ve ailesi tekrar bölümleriyle her Cuma 19:15'te.
 
 
_______________________________

 
#3 - Ağustos 02 2006, 14:41:18
İmzanız kural dışı.

SnoWays

selçuk benide eklermisin

ben south park csı ny ve the simsons hayranıyım :icon :muhah
#4 - Ağustos 02 2006, 14:42:56

Buffy The Vampire Slayer



HER NESİLDE BİR SEÇİLMİŞ VARDIR. TEK BAŞINA VAMPİRLERE, İBLİSLERE VE KARANLIK GÜÇLERE KARŞI SAVAŞACAKTIR. SON ‘SEÇİLMİŞ’ OLAN AVCININ ADI BUFFY.
 
 
Buffy için hayat, yaşıtlarınınkinden çok daha zor. Dünyanın kaderi onun ellerinde. Neyse ki bu yükü omuzlarında tek başına taşımak zorunda değil. Onu daha önceki Avcı’lardan daha güçlü kılan arkadaşları Willow, Xander, Cordelia ve Oz, Buffy’nin en büyük destekçileri. Tabii, Buffy’nin aşırı disiplinli gözetmeni Giles’ı saymazsak. Televizyonda gelmiş geçmiş en zeki ve hızlı diyalogların yer aldığı Buffy the Vampire Slayer, yeni sezonda vampirlerin ve iblislerin kanlı dünyasında gezinirken, bir yandan da izleyenleri gülümsetmeyi başaracak

Vampir avı her Cumartesi 23:00'te.

_______________________________

Cold Case



HİÇBİR SUÇ SONSUZA KADAR

GİZLİ KALAMAZ
 
 
Lilly Rush (Kathryn Morris). Philadelphia’da cinayet davaları üzerine çalışan, yalnız bir kadın detektif. 25 yıl önce işlenmiş bir cinayeti başarıyla çözmesinin ardından Philadelphia Polis Merkezi daha önce kimsenin aklına gelmeyen bir proje başlatıyor. Çözülemeyip rafa kalkmış davalara atanan Lilly Rush’ın  kariyerinde yeni bir pencere açıyor.

 

Lilly, geçmişinde birçok cinayet davasını suçlu psikolojisini kavrayabilen içgüdüleri sayesinde çözmüştü. Şimdi ise tanıkları sorgulayıp, aradan geçen zaman ve değişen yaşamlar sonrasında bu becerisini kullanmaya çalışıyor. Tabii bu kez en büyük yardımcısı yeni teknolojiler. O bunları kullanıp hiçbir zaman çözülememiş olan davaları çözmek zorunda. Üstelik yeni gelişmelere de hazırlıklı olmalı. Yaptığı iş, kabuk bağlamış yaraları açabilir, şüphelileri tekrar suça itebilir. Diğer yandan mağdurlar ya da yakınlarını kaybetmiş aileler, aradan yıllar geçtikten sonra yeniden o kötü anları hatırlamak  istemedikleri için yardıma hazır olmayabilirler.

İkinci sezon bölümleriyle her Cuma 21:00'de.

________________________________

CSI: NY




CSI EFSANESİNİN SON DURAĞI.

TIBBİ DEDEKTİFLER NEW YORK SOKAKLARINDA.
 
 
Crime Scene Investigation (Olay Yeri İnceleme) efsanesinin son durağı CSI: NY, çözülmesi güç suç vakalarında araştırmayı yürüten ve son teknolojiler sayesinde en küçük bulguları bile derinlemesine inceleyerek olağanüstü sonuçlara ulaşan bir grup balistik uzmanının maceralarını ekrana taşıyor.

 

Mac Taylor’ın şefliğini yaptığı, teknolojik araçları kuşanmış detektifler adaleti yerine getirmeye kararlı. Olay yeri inceleme detektiflerinin hiç uyumayan New York sokaklarında suçluların peşinden koşmaya ihtiyacı yok. Onlar delil peşinde... Kaçan suçlunun, arkasında bırakacağı bir iz onu içeri atmaları için yetip de artıyor bile. Mac Taylor’ın da dediği gibi: “New York’ta herkes yalan söyleyebilir; ama kanıtların yalan söylediği çok nadirdir
 

İkinci sezon bölümleri her Pazartesi 21:00'de.

______________________________
#5 - Ağustos 02 2006, 14:47:26
İmzanız kural dışı.

Desperate Housewives



ABD’DE YILIN EN ÇOK İZLENEN

EMMY ÖDÜLLÜ DİZİSİ
 
Wisteria Lane’in sıradışı ev kadınlarının akıl almaz maceraları ve sırları ikinci sezonda da izleyicileri ekran başına bağlayacak. Herkesin birkaç kirli çamaşırı olsa da onlarınki “birkaç”tan biraz daha fazla...

Başrollerini Eva Longoria (Gabrielle Solis), Teri Hatcher (Susan Mayer), Marcia Cross (Bree van de Kamp) ve Felicity Huffman’ın (Lynette Scavo) paylaştığı dizi, Altın Küre ve Emmy’de layık görüldüğü adaylıkları ve oyuncuları hakkında çıkan dedikodularıyla adından çok söz ettirdi.

 
Herkesi şaşırtarak, beklenmedik bir anda intiharı seçen Mary Alice Young, “oralardan bir yerden” dört yakın arkadaşının yaşadıklarını anlatıyor. Dört ev kadınının rutin yaşamları ne kadar sıkıcı ve tekdüze görünse de işin gerçeği hiç de öyle değil. ABD’de rating rekorları kıran “Desperate Housewives”ın yeni sezonunda Wisteria Lane sakinlerini bekleyenler birinci sezonu hiç de aratmayacak gibi görünüyor. Lynette iş hayatına yeniden uyum sağlama telaşı içinde. Hamileliği bile Gabrielle’i uslandırmayacağa benziyor. Bree bir yandan kocası Rex’in ölümü diğer yandan ise kayınvalidesi Phyllis ile başa çıkmaya çalışıyor. Mike ile ilişkisi ve Young ailesinin korkunç sırrı Susan’ın başını ağrıtmaya devam ediyor. Esrarengiz komşu Applewhite’lar ise bu sezonun gizemi olacak gibi görünüyor.

 
Umutsuz evkadınlarında 2. sezon finali gerçekleşti.yeni sezonda yakında ekranlarda

__________________________________________________

ER



11 YILDIR ABD’DE BÜTÜN RATİNG’LERİ ALT ÜST EDEN “ER” İLE HAYATIN GERÇEK YÜZÜ...
 
 
Koridorlarında sevinç ve hüznün bir arada yaşandığı acil serviste özel yaşamlarını arka plana atan fedakar doktorlar insanüstü çabalarıyla yine nefesleri kesiyor. İlerleyen bölümlerde, “ER” ailesine yeni üyelerin katılmasıyla hırslı doktorlar arasındaki otorite çekişmeleri gittikçe büyüyecek. Bu sezon da sürpriz ilişkiler, öğrenilmemesi gereken gerçekler ve beklenmeyen ölümlerle çalkalanacak olan “ER”, hastane dramasında bir numara olduğunu bir kez daha kanıtlayacak.
 

Her Cumartesi 18:00

_________________________________

Gilmore Girls




KIZ KARDEŞ Mİ, ANA KIZ MI

YOKSA ÇOK İYİ İKİ ARKADAŞ MI?
 
 
Hayali Stars Hollow kasabasının seçmece ve hafif kaçık sakinleri eşliğinde arkadaşlık, aile ve hayat üzerine esprili bir yapım olan “Gilmore Girls”, kasabanın vazgeçilmez karakterleri anne Lorelai ile kızı Rory’nin yaşamları üzerine odaklanıyor.

 

Otuzlarındaki Lorelai Gilmore geçmişinde yaptığı hataları, en yakın arkadaşı olan kızı Rory’nin de tekrarlamaması için elinden geleni yapan bir anne. İkisinin de aynı ilgi alanlarına, aynı zekaya, aynı kahve bağımlılığına ve aynı gözlere sahip olduğu düşünülürse aynı tecrübeleri yaşamaları büyük bir olasılık. Rory’nin, Lorelai’dan daha ciddi bir kişiliği olsa da özellikle aşk ilişkilerindeki eğilimleri annesinin kızı olduğunu gösteriyor.

 

Eh, tabii ne de olsa onlar beraber büyüdü. Lorelai hamile kalıp bebeğini yalnız büyütmeye karar verdiğinde henüz 16 yaşındaymış. Bu karar, aristokrat ailesinde deprem etkisi yaratmış. Lorelai ailesinin gösterişli evine çok da uzak olmayan Stars Hallow’da tek başına ayakta kalmayı başarmış. Kızı Rory’nin ünlü Chilton okuluna kabul edilmesiyle, belki de ilk kez çaresiz kalarak yüklü okul parasını temin etmek için ailesinin kapısını çaldı. Babası Richard ve annesi Emily, cuma akşamları beraber yemek yemeleri karşılığında yardım etmeyi kabul ettiler.
 

Tekrar bölümleriyle hafta içi her gün 18:00'de.

_____________________________________
#6 - Ağustos 02 2006, 14:52:09
İmzanız kural dışı.

How I Met Your Mother



CNBC-e’nin yeni dizisi “How I Met Your Mother”, Ted’e ve onun eşine nasıl âşık olduğuna ilişkin bir komedi. Ted bu aşkın hikâyesini gelecekte, çocuklarına anlatıyor.
 
27 yaşındaki Manhattan’lı mimar Ted, arkadaş grubuyla kendine küçük bir dünya yaratmış bir genç. Grupları dört kişiden oluşuyor: En iyi arkadaşı, hukuk öğrencisi Marshall (Jason Segel), dokuz yıldır birlikte olduğu anaokulu öğretmeni sevgilisi Lily (Buffy the Vampire Slayer’ın Willow’u Alyson Hannigan) ve kendine özgü fikirleri olan, takım elbise giymekten şaşmayan, kızlarla tanışmak için sağlam bir yöntem geliştirmiş Barney Stenson (Neil Patrick Harris). Onun kalıcı ilişki kurmak gibi kaygıları yok. Tersine, renkten renge koşuyor. Bizim onunla tanıştığımız sıralarda Lübnanlı kızları beğeniyor, bir önceki favorisi yarı Asyalı kızlarmış. Günler böylece akıp giderken, Marshall, anaokulu öğretmeni Lily ile evlenmeye karar verdiğini açıklayınca Ted (Josh Radnor) paniğe kapılıyor. Romantik Ted’in bekâr kalmaya hiç niyeti yok ve eğer gerçek aşkı bulmaya niyeti varsa, onun da harekete geçmesi gerek. Derken Robin Trubotsky (Cobie Smulders) ile tanışıyor ve ilk bakışta âşık olduğunu düşünüyor. Acaba sahiden öyle mi?

Aslında biz diziye, gelecekte, 2030 yılında başlıyoruz. Olgunlaşmış, durulup oturmuş Ted Mosby, iki çocuğuna, oğlu (David Henrie) ve kızına (Lyndsy Fonseca) “Size bir hikâye anlatacağım,” diyor. Anneleriyle nasıl tanıştığının hikâyesi. Dinlemek mecburi, öyle benim canım sıkıldı diye kalkıp gitmek yok. Baştan da uyarıyor: “Uzun bir hikâye.” O anlatırken biz de 2005’e dönüyoruz. Gelecekten bölümler ise bu uzun hikâyeyi renklendiriyor. Carter Bays ve Craig Thomas’ın yarattıkları dizi, başından sonuna kadar 25 yıllık ara ile, geçmiş ve gelecek arasında gidip geliyor ama bizim için “şimdi” olan, Ted’in geçmişi. Oğlu ile kızına hikâyesini anlatan yaşını başını almış Ted’i görmüyoruz, sadece onu konuşan Bob Saget’in sesini duyuyoruz
 
Ted'in aşk hikayesi her Perşembe 20:30'da.

_________________________________________

Joey

ARTIK “ARKADAŞLAR”I AİLESİ
 
 
Arkadaşlarından ayrılan Joey Tribbiani iş bilmez menajeri Bobbie’nin yardımlarıyla gerçek bir oyuncu olabilmek için Los Angeles’a taşınır. Bir zamanlar “ailesi olmuş arkadaşlarından” uzakta, “ailesini” arkadaşa dönüştürür.

 

Seksi bir kuaför olan kız kardeşi Gina, ona şirin bir daire satın alır. Joey yeni evini, Gina’nın 20 yaşındaki oğlu, roket bilim adamı Michael’la paylaşır. Michael’ın “kitap”, Joey’in ise “yaşam” bilgisi birbirini dengeleyince iyi bir ekip olurlar. Sevimli komşuları Alex de ailenin yakın dostu ve dert ortağı olarak diziye renk katar.
 
2. sezon finali gerçekleşti.

____________________________
Las Vegas



ŞANS TEKERLEĞİ İKİNCİ SEZONDA DA

HAK EDENLERDEN YANA...
 
 
Las Vegas’ın neonlarla ışıklandırılmış kumarhanelerine girmeye hazır mısınız? Etkileyici salonlarının yanı sıra perde arkasında yaşanan kirli ilişkilere, ihanetlere, skandallara ve teknolojiye dayalı yolsuzluklara şahit olabilirsiniz.

 

Milyonlarca dolarlık bir ekonominin dönüşüm halinde olduğu Las Vegas’ta bu ticaretin etkisiyle oluşmuş bir yaşam tarzı var. “The Fast and the Furious” adlı hit filmin yazarı Gary Scott Thompson imzalı “Las Vegas”; seks, şiddet ve dolandırıcılık arasında şekillenen bu dünyayı mercek altına alıyor.

 

Las Vegas kumarhaneler dünyasının en iyi güvenlik şefi olarak ün yapmış eski CIA ajanı Ed Deline (James Caan), ekibiyle birlikte Montecito Resort & Casino’nun güvenliğinden sorumlu. Bu kural tanımayan dünyada geçen sezon fazlasıyla tecrübe kazanan Ed’in himayesindeki Danny McCoy ise Irak’taki askeri görevinden ekibe döndü.

 

Hak etmeden kazananlar karşılarında yine Ed Deline ve ekibini bulacak. Görevleri, kumarhanede hile yapanları ve şansları gereğinden fazla iyi gidenleri tespit etmek, bunun yanı sıra paralı ve bonkör müşterilerin rakip kumarhaneler tarafından “çalınmasına” da engel olmaya çalışıyorlar
 
Yeni bölümler Sonbahar'da.




#7 - Ağustos 02 2006, 14:58:08
İmzanız kural dışı.

Malcolm In The Middle



ÜSTÜN ZEKALI MALCOLM, DEMİR YUMRUKLU REESE, TECRÜBELİ FRANCIS VE MASUM YÜZLÜ DEWEY...
 
3Yapımcılığını Linwood Boomer’ın üstlendiği “Malcolm in the Middle”da yaşananlar ailenin en “normal” ferdi Malcolm’ın gözünden anlatılıyor. Malcolm sıradan bir çocuk değil. IQ’su normalin üzerinde ve garip ailesiyle hiç de normal olmayan bir hayat yaşıyor. Beş kardeşler: Francis, Reese, Malcolm, Dewey ve ailenin en yeni üyesi Jamie.

 

Malcolm, kardeşlerine şaka yapmaktan hoşlanan ve yaşıtları gibi okuldaki “sert çocuklardan” çekinen yetenekli bir kaykaycıyken IQ’sunun normalin üzerinde çıkmasıyla hayatı değişiyor. Özel bir sınıfa alınan Malcolm, “süper çocuk” olmanın sadece avantajlarını değil, dezavantajlarını da yaşamaya başlıyor. Hal (Bryan Cranston) ve Louis (Jane Kaczmarek), en bakımlı çimlere, en temiz eve ya da civardaki en kibar çocuklara sahip bir çift değiller. Çocukları için bir cennet yarattıkları da pek söylenemez; ama ne olursa olsun onlarınki çok eğlenceli bir ev. Malcolm ve kardeşleri gözlerimizin önünde büyürken yeni belalara bulaşmaya devam ediyorlar.

Her Salı 20:30

_____________________________

Married With Children



BUNDY'LER GERİ DÖNDÜ!
Televizyonun belki de en antipatik, buna rağmen en çok sevilen ailesi Bundy’ler bir kez daha karşımızda. “Married with Children”, bu kaybetmeye mahkum ailenin komik maceralarını ekrana getiriyor.

 
 
İlk izlediğinizde belki de tuhaf gelir, “Ne pislik aile!” dersiniz. Daha ikinci bölümden itibaren alışmaya başlar, birkaç bölüm sonra da tiryakisi olursunuz. Married with Children’ın özelliği de bu zaten: “Beyaz süprüntü” bir aile hakkında olması. Baba Al’ın reisliğindeki aile anne Peggy, kızları Kelly ve oğulları Bud’dan oluşuyor. Bir de Buck adlı köpekleri var.

Bundy’ler, uyumsuzluk içinde Chicago’da yaşıyorlar. Hayatlarına hep bir kaos hakim, sürekli birbirleriyle atışıp duruyorlar. Ama, ailenin babası Al’in dediği gibi, daima birlikte kalacaklar: “Sevgi, nefret, baksana, biz aileyiz, ne fark eder ki?” Evleri müstakil, komşuları da Marcy ile kocası (ya da, kocaları). Marcy, dizinin komik unsurlarından biri. Al’in onu beğenmemesi, sık sık kafa bulması, hatta hakaret etmesi de, Married with Children’a has espri anlayışının tezahürleri arasında. Bundyler’in imrenilir bir hayat sürmediği ortada. Peggy ile çocuklar sefil hayatlarının faturasını hep Al’e çıkarıyor. Kötü bir şey olduğunda babalarına alaylı bir şekilde teşekkür ediyorlar. Öte yandan, birbirlerinin başarısızlıklarından keyif de alıyorlar. Yine de, Bundy kutlamasına giriştikleri neşeli anları var. Aile arabaları da onların toplumdaki seviyelerinin bir yansıması gibi: 1970’lerin başından kalma bir Dodge kullanıyorlar. 


Evli ve Çocuklu, Pazartesi-Perşembe arası 19:15'te.

_____________________________

My Name Is Earl



Kimseye yararı dokunmamış bir kapkaçcının hayat felsefesi piyangodan 100 bin dolar kazanınca baştan aşağı değişiyor. Kazandığı para ona “yar olmayan” Earl, geçirdiği kazadan sonra karma felsefesine sığınıyor. CNBC-e ekranlarının yeni dizisi “My Name Is Earl”ün başkahramanı, “iyilik yapıp, iyilik bulma” peşinde...
 

“Büyükannenizin evine giderken küçük bir kasabada ihtiyaç molası için durduğunuzda dükkana giren o adam... Hani sabahın onunda bir paket sigara, birkaç kazıkazan ve büyük boy bira alan, o haydut kılıklı adam. Ailenizle birlikte içeri girmek için, çıkmasını bekleyeceğiniz türden biri. İşte o adam benim. Benim adım Earl. Ve görünüşüm yüzünden beni bir kalıba sokmak yerine eğer beni gerçekten tanımayı denersen, zamanını boşuna harcarsın. Çünkü ben tam olarak olduğumu düşündüğün adamım.”

Geçen yılın en çok izlenen komedi dizisi My Name Is Earl, baş karakteri Earl’ün ağzından çıkan bu cümlelerle başlıyor. Jason Lee’nin canlandırdığı Earl, hayatı boyunca kimseye yararı dokunmamış bir kapkaçcı. Bir gün şans yüzüne gülüyor ve kazıkazandan tam 100.000 dolar kazanıyor. Ancak sevinçten çıldırıp caddede koşmaya başladığı sırada bir araba çarpıyor ve biletini düşürüyor. Hastanedeyken talk-show programcısı Carson Daly’yi karma felsefesi üzerine konuşurken duyuyor ve bir aydınlanma anı yaşıyor. Karma felsefesine göre iyilik yaparsan karşılığında iyilik bulursun. Kötülük yaparsan da bu hayatın boyunca peşini bırakmaz felsefesinde yola çıkarak, 100 bin dolarlık bileti bu nedenle kaybettiğine karar veriyor. Ve kahramanımız hayatı boyunca yaptığı bütün kötülüklerin 259 maddeden oluşan listesini çıkararak hepsini birer birer düzeltmek için işe koyuluyor.

Hedefine ulaşması için Earl’e yardım edenler arasında çok parlak bir zekası olmayan kardeşi Randy (Ethan Suplee), kaldıkları motelin kat görevlisi Catalina (Nadine Velazquez), hep gittikleri barın sahibi ve eski eşinin sevgilisi Crabman (Eddie Steeples), kendine pay çıkarabileceği bir durum olduğu zamanlarda ortaya çıkan eski eş Joy (Jaime Presley) var.

 
HER SALI 21:00'DE, İKİ BÖLÜM BİRDEN...

___________________________
 
#8 - Ağustos 02 2006, 15:05:20
İmzanız kural dışı.

Nickoledeon Kuşağı



ZENGİNLEŞEN ÇİZGİ DİZİ KUŞAĞI HAFTA SONU 07:00-11:00 ARASI CNBC-e'DE.
 
Nickelodeon Kuşağı Ocak ayında birbirinden farklı türde üç yeni çizgi dizi ile ekrana geliyor. Küçük çocuklar için eğitici Dora the Explorer, Uzak Doğu etkisi taşıyan animasyon Avatar ve çocuklardan kadar yetişkinler için yaratılan absürd komedi Ren & Stimpy.

DORA THE EXPLORER  (Cumartesi - Pazar 07:00)
Altı yaşından küçük çocuklar, kaşif Dora ve sevimli maymun arkadaşı Boots’un çıktığı maceralardan hem çok şey öğrenecek hem de çok eğlenecek.

ANGRY BEAVERS  (Cumartesi 08:00)
İki kardeş kunduz... Kardeş kardeş geçindiklerini sanmayın. Günün her dakikası faaliyette olan bu kunduz kardeşler birer saatli bombayı hatırlatıyor.

RUGRATS  (Cumartesi 08:30)
Tommy, Chuckie, Phil ve Lili dört bebek... Konuştukları bebekçe bir dil var. Yetişkinler anlayamıyor; ama biz anlayabiliyoruz.

AS TOLD BY GINGER  (Cumartesi 09:00)
Ginger Foutley 12 yaşında bir kız... Bir ayağı çocukluk arkadaşlarıyla kurduğu dünyada, diğeri ise okuldaki popüler kızların dedikodulu, partilerle dolu dünyasında.

AVATAR  (Cumartesi 09:30)
Son zamanların en sürükleyici animasyonlarından Avatar, saldırgan Ateş Ulusu Su, Toprak ve Hava Ulusları’na savaş açınca, kaderiyle yüzleşmek zorunda kalan isteksiz ve sorumsuz bir çocuğun hikayesini anlatıyor.

SPONGEBOB SQUAREPANTS  (Cumartesi - Pazar 10:00)
Bikini Bottom adlı deniz altındaki evnde yaşayan SpongeBob ve Patrick bu dünyanın en neşeli yaratıkları...

CATDOG  (Pazar 08:00)
Tek bedende iki hayvan...Üstelik bir kedi, diğeri köpek! Yan yana gelmeleri zor gibi görünse de onlar her saniye birlikteler.

REAL MONSTERS  (Pazar 08:30)
Ickis, Krumm ve Oblina, insanları korkutmayı öğrenmek için okula giden üç canavar arkadaştır. Gerçek canavarların var olduğu bu dünyada türlerinin en iyisi olmaya çalışsalar da istedikleri her zaman olmaz.

ROCKO’S MODERN LIFE  (Pazar 09:00)
Rocko, Avustralya’dan Amerika’ya gelmiş ufak bir göçmen kanguru. Evinden ilk kez ayrılıyor ve terslikler de peşini bir türlü bırakmıyor. En yakın arkadaşı Heffer ve köpeği Spunky ile modern dünyaya alışmaya çalışıyorlar.


REN & STIMPY  (Pazar 09:30)
Saldırgan, hiperaktif bir chihuahua ile neşeli, boş kafalı bir kedinin paylaştığı tuhaf ve çoğu zaman tiksindirici maceralar ile Ren & Stimpy’nin çocuklardan çok yetişkinler için yaratılmış bir çizgi film.

 
____________________________________________
The O.C.



YILIN EN İDDİALI GENÇLİK DİZİSİ 
 
“The O.C.”, diğer adıyla “Orange County”, California’da cennet gibi bir yer. Burada herkes varlıklı ya da öyle görünmek için elinden geleni yapıyor. Kusursuz olmaya çalışsalar da madalyonun görünmeyen yüzünde sadakat ve kimlik kaybı yaşanıyor. Çocukların ailelerinden gizlediği, yetişkinlerin de çocuklarından gizlediği yaşamları olabiliyor “Orange County”de.

 

İlk sezonun sonunda, dağılan “The O.C.” tayfası tekrar New Port’ta buluştu. Ryan bir kez daha sokaklar yerine yine “Orange County”yi seçti. İkinci sezonda yeni karakterlerin katılımı, kaderleri öyle ya da böyle birleşmiş olan Ryan, Seth, Marissa ve Summer’ın hayatlarına ve ilişkilerine renk katıp beraberlerinde sürpriz gelişmeler getiriyor. Aynısı ebeveynleri içinde geçerli tabii.

 

Dünyanın çeşitli ülkelerindeki milyonlarca genç için yeni bir moda ve müzik trendi yaratan dizi, 2005 yılında üç “Teen Choice” ödülüne layık görüldü...
 
Yeni bölümler Sonbahar'da.

___________________________

Prison Break



Çoğu kişinin aksine Michael hapse girebilmek için her yolu deniyor. Yılın en büyük kaçış denemesi yolda!
 
Michael Scofield (Wentworth Miller) çaresiz durumdadır. Sansasyonel bir cinayet davası yüzünden idam cezasına mahkum olan ağabeyi Lincoln Burrows (Dominic Purcell) Fox River Devlet Hapishanesi’nde infazını beklemektedir. Bütün deliller aksini kanıtlasa da Michael kardeşinin suçsuz olduğuna inanır. Lincoln’un infazı yaklaşırken başka seçeneği kalmadığını düşünen Michael ağabeyine yardım etmek için hapse girmeyi göze alarak bir banka soygunu gerçekleştirir. Hapishanenin planlarını ele geçiren inşaat mühendisi Michael, ağabeyini kaçırıp masumiyetini kanıtlamak üzere çok detaylı bir plan yapar. Ancak Michael hapise girdiğinde, Lincoln’un idamının ardında çok büyük bir devlet komplosunun varolduğunu öğrenir. Michael bir taraftan firar için cüretkar planını gerçekleştirmeye çalışırken diğer yandan dizinin her bölümünde bulmacanın bir parçası daha ortaya çıkar.


Tekrar bölümleriyle Salı'dan Perşembe'ye 21:00'de CNBC-e'de.

____________________________
#9 - Ağustos 02 2006, 15:09:49
İmzanız kural dışı.

Rome



KADİM ROMA'DA İNSAFLI OLMAK ZAAF SAYILIRDI, ZALİMLİK İSE BİR ERDEM. TEK ÖNEMLİ ŞEY, KİŞİSEL ŞEREF, KENDİNE VE AİLENE SADIK KALMAKTI. SEZAR'IN ORDUSUNDAN İKİ ASKER ROMA'DA YÜKSELMEK İÇİN MÜCADELE EDİYOR.
 
 
Yıl İ.Ö. 52. Cumhuriyet, paylaşılan iktidar ve şiddetli kişisel rekabet ilkeleri üzerine kurulmuştu, tek bir adamın mutlak kontrolu ele geçirmesine asla izin verilmezdi. Ama şimdi bu temeller çatırdıyor, yozlaşma ve aşırılık onları yiyip bitiriyor.
Gaius Julius Sezar, sekiz yıllık savaşın ardından Galya’yı fethetmiş, Roma’ya dönüyor. Yanında savaşlarda tecrübe kazanmış, sadık adamlarıyla köleler, altın ve ganimetlerden oluşan, hayal edilemez büyüklüktü bir servet var. Elinin altında da, radikali sosyal değişiklik için popülist bir ajanda. Aristokrasi dehşete kapılıyor, Roma’ya girerse onu savaş suçlarından yargılamakla tehdit ediyorlar. Hassas iktidar dengesini sağlayabilecek kişi Senato’da: Sezar’ın (Ciarán Hinds)eski dostu, ortağı ve hamisi Pompey Magnus. Sezar’ın 13’üncü Lejyon’undan iki asker, Lucius Vorenus (Kevin McKidd) and Titus Pullo(Ray Steveneson), lejyonlarının çalınan ve lejyonun birleştirici simgesi olan bayrağını geri getirmek üzere Galya’ya gönderildiklerinde, merkezde durum bu.
Bu gidiş, onların kadim Roma’nın önemli gelişmelerine bulaşmalarına yol açacak bir olaylar zincirini başlatıyor. Aşk ve ihanet, efendiler ve köleler, karılar ve kocalar üzerine çarpıcı bir dram olan, dev bütçeli yapım Rome, bir cumhuriyetin yıkılışını ve bir imparatorluğun yaradılışını anlatıyor.

 
Tekrar bölümleriyle her Pazar 23:00'te.

__________________

Seinfeld



JERRY, ELAINE, GEORGE VE KRAMER. “SEINFELD” KARAKTERLERİ TV DÜNYASININ MİTLERİ ARASINDA
 
 
Dokuz sezon boyunca yayınlanan toplam 169 bölümde televizyon tarihinin en çarpıcı devrimlerinden birini gerçekleştirdi “Seinfeld”. Yayınlandığı ülkelerde televizyonların en sevilen komedisi olmayı başaran dizi, aynı kentte yaşayan dört arkadaşın gündelik hayatından kesitler sunuyor ve son derece basit fikirlerden ilginç açılımlara uzanıyor.

 

Dizide ana karakter Jerry Seinfeld kadar yan karakterler de dikkat çekiyor. Hemen her konuda kararsız biri olan Elaine, bitmeyen kompleksleriyle herkesi bıktıran George Costanza ve tuhaf karizması, parlak fikirleriyle Cosmo Kramer! Kumsalda uyuyor gibi hissedebilmek için, kumla doldurulmuş yatakta uyumak fikri Cosmo Kramer’in dehasına sadece küçük bir örnek.

 

Televizyon tarihinin en sevilen, en özlenen komedi dizilerinden biri olan “Seinfeld” ironik mizahın en ince örneklerinden birini sergiliyor. Kahkahalarınıza hakim olamadığınız sahnelerde biraz dikkat ederseniz, Jerry’yi ya da Elaine’i de gülmemeye ya da en azından fazla belli etmemeye çalışırken görebilirsiniz.
 
Her Çarşamba 20:30

_________________

The Simpsons



TELEVİZYON TARİHİNDE BİR ÇİZGİ DİZİ EFSANESİ!
 
 
Tuhaf görünüşleri ve sıradışı tavırlarıyla Amerika’da en uzun süreyle yayında kalma rekorunu kıran “The Simpsons”, yayın hayatına 1987 yılında Tracy Ulmann Show’da kısa skeçler olarak başladı. Animasyon dünyasında çığır açan bu “uçuk” aile, yarım saatlik çizgi dizi formatına dönüştürülürken orijinal karakterlerin görünüşleri de değişti. Kısa bir süre sonra da televizyon tarihinin en önemli yapımlarından biri oldu.

 

DÜNYANIN EN ÜNLÜ AİLESİ
Liseyi sonunculukla bitirebilen Homer, lise aşkı Marge ile evlendikten sonra Springfield’ın orta sınıf ailelerinin yaşadığı Evergreen Terrace’da bir yaşam kurar. Üç “ilginç” çocukları olur. Homer zaman geçtikçe birayı, donat’ları, Marge’ın hazırladığı pirzolaları ve İspanyol kanalında Bee Guy’ı sevdiğini fark eder; bir de patronu Mr. Burns ve komşusu Ned Flanders’dan nefret ettiğini...



Marge “kutsal aile birliği”nin, kutsal tarafı. Tam bir iyilik meleği. Çocuklarını ve tüm olumsuzluklarına karşın Homer’ı çok seviyor. Hayattaki tek lüksü, her gün yerçekimine başkaldıran uzun mavi saçlarını yaptırmak.



Saksofonun yanı sıra okula gidiyor olmayı da “keyif aldığı uğraşlar” arasında sayan Lisa, herkesin onun bir vejeteryan olduğunu bilmesini istiyor. Dünya barışından sonra en çok istediği şey ise bir midilli. Bart ise tam bir felaket. Kilisedeki ilahi yazıları uydurma metinlerle değiştirmesi “icraat”larının masum bir örneği...
 
Tekrar bölümleri hafta içi her gün 20:00'de.

______________________

Six Feet Under



ÖLÜLER ARASINDA HAYATTA KALMA SAVAŞI
 
Ölülerle dolu bir ev ne kadar canlı olabilir? Evlerinin salonunda cenaze törenleri düzenleyen, bodrum katında da ölülerin makyajını yapan bir ailenin pek normal olması beklenemez zaten, ama bu aile sınırları gerçekten zorluyor. Geçimini cenaze levazımatçılığı yaparak kazanan Fisher ailesi üyelerinin ilk sezonda hep beraber tanıdık. Babaları Nathaniel’ın öldükten sonra denize düşen akvaryum balıkları gibi çırpınan aile fertleri artık huzur peşinde. Ancak anne Ruth’un başkalarında aradığı kendi kişiliği, kızı Claire’ın hayattaki amaç arayışı, oğlu David’in cinsel kimliğiyle barışması ve Nate’in talihsiz kazadan sonra beyninde oluşan hasarla mücadelesi tüm gerilimiyle devam ediyor.

“American Beauty”’nin senaristi Alan Ball’dan, geçimlerini “başkalarının ölümlerinden” kazanan Fisher ailesinin ölüler arasında hayatta kalma savaşını anlatan eşsiz bir dizi. Her bölümünü farklı bir yönetmenin çektiği “Six Feet Under” izleyenleri görsel açıdan da fazlasıyla tatmin ediyor.
 

________________________
#10 - Ağustos 02 2006, 15:15:43
İmzanız kural dışı.

Smallville



EFSANEDEN ÖNCE CLARK KENT ADINDA
GENÇ BİR ADAM VARDI.
 
 
Superman, her çocuğun, her gencin ve belki de her orta yaşlının bir dönem kahramanı olmuştur. Ama biz onu hep süper bir kahraman olarak gördük. Halbuki her kahramanın bir başlangıcı vardır. Superman’den önce de Clark Kent adında genç bir adam vardı...

 

İşte “Smallville”, izleyenleri daha Superman’in var olmadığı, Clark Kent’in 16 yaşında olup liseye yeni başladığı ancak güçlerini yeni yeni anlamaya başladığı zamanlara götürüyor. İlk aşk, okul ve gelecek gibi normal sorunlar yaşayan bu genç adamın kaderinde yazılı olan süper kahramana dönüşme sürecine şahit oluyoruz.

 

Sadece onun da değil... Clark’ın ailesini, arkadaşlarını, ilk aşkı Lana Lang’i ve ileride ezeli düşmanı olacak Lex Luther karakterini de başka bir boyutta izliyoruz. “Smallville”, yalnız bir süper kahramanın doğuşunu değil, henüz 21 yaşında olan Lex Luther’ın bir kahraman olmak isterken nasıl bir “kötü adama” dönüştüğünün hikayesini de anlatıyor.

 

Hikaye, 1989 yılında Kansas’ta küçük ve şirin bir kasaba olan Smallville’de başlıyor. Her şey kasabaya ölüm saçan bir meteor yağmuruyla değişir. Bu olayın üstünden geçen 14 yıl, kasaba sakinlerinde kapanmayacak yaralar bırakır ve meteorun bıraktığı radyoaktif etkiler hiç de doğal olmayan olaylara neden olur.


2. sezon finali gerçekleşti.yeni sezonda sizlerle
#11 - Ağustos 02 2006, 15:17:37
İmzanız kural dışı.

ya bende üye olmak istiom izlemediğim dizi yok denilecek kadar az yani beni de üye yaparsınız çok memnun olurum  :)) :cicek
#12 - Ağustos 02 2006, 15:18:18
Bizi arama lüks meyhanelerde, biz dost şarabı içenlerdeniz. Bize dost arkadaş nedir diye sorma, biz onlar için ölüme gidenlerdeniz.

South Park



GÜLER MİSİN, ŞAŞIRIR MISIN?
 
 
Büyümekte olan dört çocuğun, Cartman, Stan, Kyle ve Kenny’nin gözünden dünyadaki politik, sosyal ve güncel olayların ironik bir şekilde ele alındığı dizi, yetişkinler için hazırlanmış içeriğinden anlatımına kadar “kendine has” bir yapım.


Matt Stone ve Trey Parker adlı Coloradolu iki genç tarafından 1997’de yaratılan “South Park”ta her dakika güleceğinizi kimse garanti edemez, ama yaratıcılarının da iddia ettiği gibi çok sık “şaşıracağınız” muhakkak!



“South Park”, gerçekten var olan bir kasabadan esinlenilerek yaratılmış. ABD’nin Colorado eyaletinde yer alan Fairplay, “South Park” dizisinde mekan olarak kullanılan kasabanın bulunduğu yer. 1859 yılında altın bulunmasıyla “altın arayıcı”larının hücumuna uğrayan “gerçek South Park” aynı zamanda dünyada en çok UFO görülen yerlerin de başında geliyor. Nasıl, diziyle ilgili bazı şeyler yerine oturmaya başladı, değil mi?
 

Her Pazar 24:00'te

______________

Without A Trace



İZ BIRAKMADAN KAYBOLANLARIN PEŞİNDE
ZAMANA KARŞI BİR YARIŞ
 
Federal Soruşturma Bürosu bünyesinde bulunan Kayıp Kişiler Timi’nin görevi, kaybolduğu bildirilen insanları bulmak. Kayıp Kişiler Timi’nin elindeki tek bilgi, ortadan kaybolan kişinin adı. Tim kayıp kişiyi tanıyanlardan alınan bilgilerle, aradıkları kişinin psikolojik profilini çizerek işe başlıyor. Kayıp olduğu bildirilen kişinin son 24 saatinin canlandırıldığı “Kaybolma Günü”, ekibin izleyeceği politikayı belirleyen kilit noktalardan biri.

 KURGUSAL YAPININ FARKI
Gündemdeki diğer polisiyelerden farklı olarak “Without a Trace”, dizinin kahramanları arasındaki insani ilişkileri, kişisel yaşamlarına dair detayları ve başarısızlıkları izleyicisiyle paylaşmaktan çekinmiyor. Birçok bölümde, ajanların kişisel sorunları peşinde koşulan kurbanı bulma sürecinde başlı başına birer “öykü” haline dönüşebiliyor. Ancak bu sanıldığı gibi sadece “gerçeklik etkisi” yaratmak için tasarlanmış bir kurgu değil. Ünlü prodüktör Jerry Bruckheimer, “Without a Trace”de kurban ile kahramanları ilişkilendiriyor. İnsani yönlerini ortaya koyan kahramanlar bu yolla kurbanın da insani taraflarının ortaya çıkmasına önayak oluyorlar. Başta Altın Küre ödüllü Antony LaPaglia olmak üzere kadrosundaki oyuncuların performansıyla güçlenen “Without a Trace”, son yılların en farklı dizileri arasında yer alıyor. Polisiye yapısının yanı sıra işlediği insan öyküleriyle de izleyicileri kendisine bağlıyor
 
3. sezon tekrarı ile Pazartesi-Perşembe arası  24:00'te.

___________________________

The X Files



GERÇEK NEREDE?
MULDER VE SCULLY BİLİNMEYENİN,
SÖYLENMEYENİN, GİZLENENİN PEŞİNDE
 
Dünya dışı varlıklara inanıyor musunuz? Uzayda bizden başka canlılar, bizimki kadar ileri, hatta daha ileri uygarlıklar var mı sizce? Bazı geceler pencereden dışarı baktığınızda gördüğünüz ışık saçan o uçan nesne UFO olabilir mi?

Bu gibi sorulara olumlu cevap verme eğilimindeyseniz “The X-Files” tam size göre demektir.

FBI’a bağlı olarak çalışan ve dünyanın dört bir yanındaki esrarengiz olayları araştıran gizli bir birimin iki ajanı, Ajan Fox Mulder ve Ajan Dana Scully ile birbirinden garip olaylara tanık olacak ve hükümet yetkililerinin sakladığı gerçeklerle yüzleşeceksiniz.

ABD’de ilk kez 1993 yılında ekranlarda görülen “The X-Files” dokuz sezon boyunca en çok izlenen ve sevilen diziler arasında yer aldı. Chris Carter’ın yarattığı konsept üzerine inşa edilen dizi gerçek bir efsane haline geldi ve dünyanın dört bir yanında hayranları tarafından The X-Files kulüpleri kuruldu.
 
Türkiye'de ilk defa yayınlanan 8. sezon bölümleriyle her Pazar 21:00'de.

____________________
#13 - Ağustos 02 2006, 15:22:54
İmzanız kural dışı.

selçuk benide eklermisin

ben south park csı ny ve the simsons hayranıyım :icon :muhah

tabii hemen yaparım,o dizilere ben de bayılıyom dostum

ya bende üye olmak istiom izlemediğim dizi yok denilecek kadar az yani beni de üye yaparsınız çok memnun olurum  :)) :cicek

aynen senin gibi hepsini izliyorum neredeyse hemen üye yapıyorum
#14 - Ağustos 02 2006, 15:24:04
İmzanız kural dışı.

haydi arkadaşlar başka seven yok mu?gelin dizilerle ilgili yorumlarımızı paylaşalım
#15 - Ağustos 02 2006, 15:26:25
İmzanız kural dışı.

SnoWays

Csı Newyork hastasıyım ayrıca  başka bi kanalda csı miami var onunda hastasıyım böle polisiye şeyleri çok severim
 :nohashas
#16 - Ağustos 02 2006, 15:30:38

Csı Newyork hastasıyım ayrıca  başka bi kanalda csı miami var onunda hastasıyım böle polisiye şeyleri çok severim
 :nohashas
evt onu ben de biliyom.sanırım kanal 1'de ama new york olan daha güzel [:D] ben de severim polisiye yi çok,valla sana without a trace ve cold case i de tavsiye ederim.eminim çok seversin. ;)
#17 - Ağustos 02 2006, 15:44:59
İmzanız kural dışı.

bende üye olabilir miyim cnbc-e yi tek geçerim izlemediğim çok az dizisi var yarısından çoğunu izliyorum  :okey
#18 - Ağustos 02 2006, 16:01:25

bende üye olabilir miyim cnbc-e yi tek geçerim izlemediğim çok az dizisi var yarısından çoğunu izliyorum  :okey

doğru tahmin etmişim bi çok kişi benim gibi:D
#19 - Ağustos 02 2006, 16:09:21
İmzanız kural dışı.



ya bende üye olmak istiyorum bu kanal süper elimden geldiğince bi kaç dizi dışında hepsini izliyorum gerçekten en iyi kanal
#22 - Ağustos 02 2006, 16:20:39
Suskun bir tutkuyum ben.
Evde ocaksızım, savaşta kılıçsız.
Ve de hastayım kendi gücümden.

ya bende üye olmak istiyorum bu kanal süper elimden geldiğince bi kaç dizi dışında hepsini izliyorum gerçekten en iyi kanal
ok  :okey
ekliyorum
#23 - Ağustos 02 2006, 16:32:30
İmzanız kural dışı.

Bi kaç tane CSI: NY Resimleri









#24 - Ağustos 02 2006, 16:44:46
İmzanız kural dışı.

benide üye yapabilirmisiniz ?
#25 - Ağustos 02 2006, 17:22:09
I Don't Belong Here

Üye:

0 Üye ve 1 Ziyaretçi konuyu incelemekte.