Alternatifim Cafe

Hangi dili öğrenmelisiniz?

Discussion started on Komik ve/veya İlginç Linkler

Dünyada bir sürü dil var. Herkes bir şekilde İngilizce öğreniyor. Ama insan kendini iki dille sınırlamamalı. Ne kadar dil bilirseniz o kadar sırra vakıf olursunuz. Peki ne tür sırlar ilginizi çeker? Hangi dilin dehlizlerinde dolaşırken kendinize rastlarsınız? Hiçbir dilde bilimsel bir karşılığı olmayan bu testi çözmeye hazırsanız başlayabilirsiniz.



http://testyourself.tr.msn.com/kadin/hangidiliogrenmelisiniz/Test.aspx




Fransızca
Şıkır şıkırsınız. Romantizminize kibir karışmış. Konuşurken sesiniz gırtlağa yakın bir yerden çıkıyor. Çünkü sözcüklerinizi önce ağız boşluğunuzda adeta fırında bir ekmeğin pişmesi gibi ısıtıyorsunuz. Bütün bir Avrupa, yetmezmiş gibi Afrika’nın kuzeyi... Hikayeniz birbirine iki nehrin kıyısı kadar yakın aynı nehrin derinliği kadar uzak kaynaklardan besleniyor. Fransızca öğrenmelisiniz elbette. Bunca farkındalık kendine estetik bir ifade bulmalı.
#1 - Haziran 11 2010, 02:20:47

fransızca didi.
bonek buğa, kös kösee, meke mekee. masuyanvonsiyüü

buradan koca bi hassss..iiktir çekiyorum testi hazırlayana.
--

rusça iyidir rusça. başka türlü garı kaldıraman yoksa. rusça'yı öğrendimmiydi tamam, olurum ben.
#2 - Haziran 11 2010, 03:15:30
Gidişim biraz suskun ama ''Dönüşüm'' böcek olucak.

Gregor Samsa

Fransızca
Şıkır şıkırsınız. Romantizminize kibir karışmış. Konuşurken sesiniz gırtlağa yakın bir yerden çıkıyor. Çünkü sözcüklerinizi önce ağız boşluğunuzda adeta fırında bir ekmeğin pişmesi gibi ısıtıyorsunuz. Bütün bir Avrupa, yetmezmiş gibi Afrika’nın kuzeyi... Hikayeniz birbirine iki nehrin kıyısı kadar yakın aynı nehrin derinliği kadar uzak kaynaklardan besleniyor. Fransızca öğrenmelisiniz elbette. Bunca farkındalık kendine estetik bir ifade bulmalı.


Aklımı okudu. ajskdhjga  (6)
#3 - Haziran 11 2010, 11:03:57
Destiny is for losers.
It's just a stupid excuse to wait for things to happen instead of making them happen.
-B.

Zeitgeist

Açılmıyi. :w
#4 - Haziran 11 2010, 12:11:18

MSN Test YourSelf
Error

Üzgünüz, bu sayfaya erişilemiyor.


diyor..
#5 - Haziran 11 2010, 13:50:50
Yağma yağmur sağanak bu sağanak için yok sığınak.

Fransızca
Şıkır şıkırsınız. Romantizminize kibir karışmış. Konuşurken sesiniz gırtlağa yakın bir yerden çıkıyor. Çünkü sözcüklerinizi önce ağız boşluğunuzda adeta fırında bir ekmeğin pişmesi gibi ısıtıyorsunuz. Bütün bir Avrupa, yetmezmiş gibi Afrika’nın kuzeyi... Hikayeniz birbirine iki nehrin kıyısı kadar yakın aynı nehrin derinliği kadar uzak kaynaklardan besleniyor. Fransızca öğrenmelisiniz elbette. Bunca farkındalık kendine estetik bir ifade bulmalı.
#6 - Haziran 12 2010, 19:47:24

Köpek ürür,
Kervan yürür.

Fransızca
Şıkır şıkırsınız. Romantizminize kibir karışmış. Konuşurken sesiniz gırtlağa yakın bir yerden çıkıyor. Çünkü sözcüklerinizi önce ağız boşluğunuzda adeta fırında bir ekmeğin pişmesi gibi ısıtıyorsunuz. Bütün bir Avrupa, yetmezmiş gibi Afrika’nın kuzeyi... Hikayeniz birbirine iki nehrin kıyısı kadar yakın aynı nehrin derinliği kadar uzak kaynaklardan besleniyor. Fransızca öğrenmelisiniz elbette. Bunca farkındalık kendine estetik bir ifade bulmalı.
#7 - Haziran 16 2010, 12:38:55
Yağma yağmur sağanak bu sağanak için yok sığınak.

delikadir

Önce kendi dilimizi bir öğrenelim de...
#8 - Haziran 16 2010, 12:44:08

Fransızca.
#9 - Haziran 16 2010, 14:00:49
Başım dönsün, her şey dönsün, salla beni dünyam dönsün gönül salıncağında. :)

 Arapça
Geçmişinizde asalet var. Hayatınız da sözcükleriniz gibi içten bükümlü. Bakışınız Samarra Kulesi’ni hatırlatıyor. Bir tek bulunduğunuz yerden zirveyi görebilirsiniz. Anlattığınız hikayeleri çoğu zaman kimse anlamıyor. Çünkü siz soldan sağa değil, sağdan sola anlatıyorsunuz. Gözlerinizde parıldayan resimler olmasa neden bahsettiğinizi bile bilmeyecekler. Önemi yok. Siz kadim geleceğin de kadim geçmiş kadar yüreğini okuyorsunuz. Arapça öğrendiğinizde okuduklarınızı yazabileceksiniz.
#10 - Haziran 16 2010, 14:40:40
‎ Unutma! Kendine yarattığın dünyada, içine aldığın tüm vatandaşlar arasında en 'solcu' benim!
Mercey.


Fransızca
Şıkır şıkırsınız. Romantizminize kibir karışmış. Konuşurken sesiniz gırtlağa yakın bir yerden çıkıyor. Çünkü sözcüklerinizi önce ağız boşluğunuzda adeta fırında bir ekmeğin pişmesi gibi ısıtıyorsunuz. Bütün bir Avrupa, yetmezmiş gibi Afrika’nın kuzeyi... Hikayeniz birbirine iki nehrin kıyısı kadar yakın aynı nehrin derinliği kadar uzak kaynaklardan besleniyor. Fransızca öğrenmelisiniz elbette. Bunca farkındalık kendine estetik bir ifade bulmalı.

banada bu çıktı ya
ben latince öğrenmek istiyorum :d
#11 - Haziran 17 2010, 01:43:51
Kimseyi tanıyamıyorum. Daha doğrusu kendimi tanıyamıyorum . Ben kimimki sizleri tanıyayım.

Fade

Fransızca
Şıkır şıkırsınız. Romantizminize kibir karışmış. Konuşurken sesiniz gırtlağa yakın bir yerden çıkıyor. Çünkü sözcüklerinizi önce ağız boşluğunuzda adeta fırında bir ekmeğin pişmesi gibi ısıtıyorsunuz. Bütün bir Avrupa, yetmezmiş gibi Afrika’nın kuzeyi... Hikayeniz birbirine iki nehrin kıyısı kadar yakın aynı nehrin derinliği kadar uzak kaynaklardan besleniyor. Fransızca öğrenmelisiniz elbette. Bunca farkındalık kendine estetik bir ifade bulmalı.

Önce Almanca.
#12 - Haziran 17 2010, 12:22:18

Hevai

Fransızca
Şıkır şıkırsınız. Romantizminize kibir karışmış. Konuşurken sesiniz gırtlağa yakın bir yerden çıkıyor. Çünkü sözcüklerinizi önce ağız boşluğunuzda adeta fırında bir ekmeğin pişmesi gibi ısıtıyorsunuz. Bütün bir Avrupa, yetmezmiş gibi Afrika’nın kuzeyi... Hikayeniz birbirine iki nehrin kıyısı kadar yakın aynı nehrin derinliği kadar uzak kaynaklardan besleniyor. Fransızca öğrenmelisiniz elbette. Bunca farkındalık kendine estetik bir ifade bulmalı.

Ooo mersi. Severim Fransızca aksanını.
#13 - Haziran 17 2010, 12:45:50

Zeitgeist

Fransızca
Şıkır şıkırsınız. Romantizminize kibir karışmış. Konuşurken sesiniz gırtlağa yakın bir yerden çıkıyor. Çünkü sözcüklerinizi önce ağız boşluğunuzda adeta fırında bir ekmeğin pişmesi gibi ısıtıyorsunuz. Bütün bir Avrupa, yetmezmiş gibi Afrika’nın kuzeyi... Hikayeniz birbirine iki nehrin kıyısı kadar yakın aynı nehrin derinliği kadar uzak kaynaklardan besleniyor. Fransızca öğrenmelisiniz elbette. Bunca farkındalık kendine estetik bir ifade bulmalı.

Önce İspanyolca.
#14 - Haziran 17 2010, 13:29:12

 Fransızca
Şıkır şıkırsınız. Romantizminize kibir karışmış. Konuşurken sesiniz gırtlağa yakın bir yerden çıkıyor. Çünkü sözcüklerinizi önce ağız boşluğunuzda adeta fırında bir ekmeğin pişmesi gibi ısıtıyorsunuz. Bütün bir Avrupa, yetmezmiş gibi Afrika’nın kuzeyi... Hikayeniz birbirine iki nehrin kıyısı kadar yakın aynı nehrin derinliği kadar uzak kaynaklardan besleniyor. Fransızca öğrenmelisiniz elbette. Bunca farkındalık kendine estetik bir ifade bulmalı.
#15 - Haziran 17 2010, 14:07:29
robotları döven kadının dramı.

İspanyolca
İspanyolca biliyor olmak her sabah sucuklu yumurta yemeye benzer. Siz de yemeğinizde baharat seviyorsunuz. Hayatınız da biraz baharatlı görünüyor uzaktan bakınca. Tarçın kokularına kimyon esansı karışıyor. Sevdiğinizin etrafında kimi zaman bir kelebeğe dönüşüyorsunuz, kimi zaman bir kartala. Kızgınlığınız ise boğa kırmızısını andırıyor. Zafer kazandığınızda kızıl bir güle dönüşüyor. Siz İspanyolca öğrenmeden ölmeyin.
#16 - Haziran 17 2010, 14:45:53


Almanca
Hatlarınız belirli. Renginiz açık. Herşeyi kendinde seviyorsunuz. Kendi gibi olmayana tahammülünüz yok. Tevazu ve katı bir romantizm hayat tarzınızı temelinden şekillendiriyor. Olmadık zamanlarda derinlemesine vicdan muhasebelerine girişiyorsunuz. Sizin canınızı sizden başka yakabilecek kimse yok. Ama zaten siz yetiyorsunuz. Kendinizi anlamak için Almanca’nın o sonsuz sayılı harflerden oluşan uzun sözcüklerine ihtiyacınız var.

püüü benim almanca bilmemin bi anlamı daha varmış, bak sen. =)
#18 - Haziran 20 2010, 15:58:57
believe that dreams come true every day.
- because they do.. =)

Fransızca
- istiyorum, evet :(
#19 - Haziran 21 2010, 10:36:00
Sevdiğim
Önce kemir bu tel örgüleri gövdemden
Geç derimin altındaki tehlikeleri
Yürek kızgın bir kuma devrilmeden
Yokla beni
abdurrahmancahitzarifoğlu


Almanca
Hatlarınız belirli. Renginiz açık. Herşeyi kendinde seviyorsunuz. Kendi gibi olmayana tahammülünüz yok. Tevazu ve katı bir romantizm hayat tarzınızı temelinden şekillendiriyor. Olmadık zamanlarda derinlemesine vicdan muhasebelerine girişiyorsunuz. Sizin canınızı sizden başka yakabilecek kimse yok. Ama zaten siz yetiyorsunuz. Kendinizi anlamak için Almanca’nın o sonsuz sayılı harflerden oluşan uzun sözcüklerine ihtiyacınız var.
#20 - Haziran 21 2010, 12:21:56
Beni sana çağıran her ne ise sustur,
Yaşanınca tükenir bilirsin.

Üye:

0 Üye ve 1 Ziyaretçi konuyu incelemekte.