Bu da bizim hayalet gemimiz
Jack Sparrow “Hayalet gemi Uçan Hollandalı”nın peşine düştüyse ne olmuş. Bizim de bu sularda efsanesiyle ün yapmış, tarih sayfalarına “Efsunlu gemi” diye geçmiş, üstelik kalıntısı Denizcilik Müzesi’nde sergilenen kalyonumuz var: Mahmudiye Kalyonu… İsterseniz kendi senaryonuza onu da katabilirsiniz; işte size biraz bilgi. Gerisi hayal gücünüze kalmış:
1829 yılında İstanbul Tersanesi’nde, dönemin en büyük gemisi olarak inşa edilmiş.
Üç ambarlı, 201ayak uzunluğunda, 56 ayak genişliğinde. Tam 128 topu vardı.
Ama tek özelliği bu değildi. Ona insanüstü varlıkların yardım ettiğine inanılırdı. Rivayete göre, Kırım Harbi ilan edildiği gece, Haliç’te demirli bulunan kalyon aşka gelerek, kendi kendine demirlerini koparıp, köprülere doğru yol almıştır. Yine Sivastopol bombalanırken, Mahmudiye Kalyonu’nun, kendiliğinden bir iskele bir sancağa döndüğü ve her iki taraf topları ile kaleyi dövdüğü anlatılmıştır.Bir gece subaylar ve askerler uyurken, gaipten gelen bir emirle kimsenin haberi olmadan Mahmudiye savaş hattına varmış, limana girmiş, sabah uyandıklarında kendilerini savaşın ortasında bulan mürettebat ile Ruslar büyük şaşkınlık yaşamışlar, fırsattan istifade eden Türkler Sivastopol’u bu şekilde fethetmişlerdir.