Alternatifim Cafe

Mao Zedung

Discussion started on Felsefe

Mao Zedung
Mao Zedung, Çin Devrimi'ne Önderlik ettigi on yillarin seyri içinde, modern revizyonizme karsi dünya çapindaki mücadele içinde, ve en önemlisi, kapitalizmin restorasyonunu önlemek ve komünizme dogru ilerlemeye devam etmek için, proletarya diktatörlügü altinda da devrime devam etmenin metodunu teori ve pratikte bularak, Marksizm-Leninizm'i yeni ve daha yüksek bir asamaya yükseltti. Mao Zedung Marksizm'in her üç ögesini — felsefe, ekonomi politik, ve bilimsel sosyalizm — de büyük ölçüde gelistirdi.

Mao Zedung dedi ki, "iktidar namlunun ucundadir." Halk Savasi konusundaki teorisi ve pratigi ile, Mao Zedung, pro­letaryanin askeri bilimini tam kapsamli bir biçimde gelistirdi. Mao, savasta silahlarin degil insanlarin tayin edici oldugunu ögretti. Her sinifin, kendine has özel karakteri, amaçlari ve araçlari olan özgül savas biçimlerine sahip olduguna isaret etti. Tüm askeri mantigin özünde "siz kendi bildiginiz gibi savasin, ben de kendi bildigim gibi savasirim" ilkesinden ibaret oldugunu, proletaryanin, devrimci kitlelerin inisiyatifi ve gayretini zincirlerinden bosandirarak ve buna dayanarak kendine has özgül avantajlarini ortaya döküp harekete geçirebilen askeri strateji ve taktikler olusturmasi gerektigini söyledi.

Mao, üs alanlari kazanma ve sistemli olarak siyasi iktidari olusturma politikasinin, kitleleri zincirlerinden bosandirmada, ve halkin silahli gücünü ve siyasi iktidarinin dalgalar halinde genislemesini gelistirmede kilit rol oynadigini tayin etti. Üs alanlarinda devrimci dönüsümler gerçeklestirmelerinde kitlelere önderlik etmenin, ve bunlari Ilerleyen devrimci savasin hizmetinde siyasi ekonomik ve kültürel olarak gelistirmenin gerekliligini israrla vurguladi.

Mao, Partinin silahlari kontrol etmesi gerektigini, silahlarin Partiyi kontrol etmesine asla izin verilmemesi gerektigini ög­retti. Parti,  devrimci savasi baslatmaya ve ona önderlik etmeye muktedir bir araç olarak  insa edilmelidir. Mao, devrimin mer­kezi görevinin, devrimci siddet yoluyla iktidari ele geçirmek oldugunu vurguladi. Mao Zedung'un Halk Savasi teorisi bütün ülkelerde evrensel uygulanabilirlige sahiptir, ancak, her ülkedeki somut sartlara uygulanmali ve özellikle de bugün dünyada varolan iki genel tip ülkenin — emperyalist ülkelerle ezilen ülkelerin — devrimci güzergahlari hesaba katilmalidir.

Mao, emperyalizmin hakimiyeti altindaki bir ülkede nasil devrim yapilacagi meselesini çözümledi. Çin devrimi için çizdigi temel güzergah, devrimin teori ve pratigine yaptigi paha biçil­mez bir katkiyi temsil eder ve emperyalizmin ezdigi ülkelerde kurtulusa ulasmanin rehberidir. Bunun anlami uzun süreli Halk Savasi'dir, esas mücadele biçimi olarak silahli mücadele ile ve esas kitle örgütü biçimi olarak Parti önderligindeki Ordu  ile, sehirleri kirlardan kusatmaktir, köylülügü, özellikle yoksul köylülügü harekete geçirmek, tarim devrimini yürütmektir; emperyalizme, feodalizme, ve bürokrat kapitalizme karsi Yeni Demokratik Devrimi gerçeklestirmek üzere Komünist Parti önderliginde bir birlesik cephe insa etmek, ve devrimin ilk asamasinin zaferini derhal takip etmesi gereken  sosyalist dev­rimin gerekli önkosulu olarak, proletarya önderliginde devrimci siniflarin ortak diktatörlügünü kurmaktir.

Kendi özgül sartlarina ve devrim güzergahina uygun olarak, her ülkede, devrim yapmanin vazgeçilmez araçlari olarak, Mao "üç sihirli silah" tezini — Parti, Ordu, ve Birlesik Cephe tezini — ortaya koydu.

Mao Zedung, proletaryanin felsefesi diyalektik materyalizmi büyük ölçüde gelistirdi. Özellikle, çeliskiler yasasinin, zitlarin birligi ve mücadelesinin, dogayi ve toplumu yöneten temel yasa oldugunu vurguladi. Her nesnenin birlik ve Özdesliginin geçici ve göreceli olduguna, zitlarin mücadelesinin ise sürekli ve mut­lak olduguna, ve bunun, köklü kopuslara  ve devrimci siçramalara yol açtigina isaret etti. Bu anlayisi ustaca teori ile pratik arasindaki iliskinin tahliline uygulayarak, pratigin, hem gerçegin tek kaynagi hem de nihai kistasi oldugunu, ve teoriden devrimci pratige siçrayisi vurguladi. Böylelikle, Mao, proleter bilgi teorisini daha da gelistirdi. Felsefenin milyonlarca kitleye götürülmesine önderlik ederek, örnegin, "iki birlesip bir olur" revizyonist tezine karsi, "bir ikiye ayrilir" tezini kitlelere mal olmus hale getirdi.

Mao Zedung, "dünya tarihinin yaratilisinda itici güç halk ve sadece halktir" anlayisini daha da gelistirdi. Kitle çizgisi anla­yisini ortaya koydu: "kitlelerin fikirlerini (daginik ve sistemlesmemis Fikirlerini) almak ve onlari derli toplu hale getirmek (onlari inceleyerek, derli toplu ve sistemli fikirler haline getir­mek), ondan sonra yeniden kitlelere gitmek ve kitleler bunlari kendi fikirleri olarak benimseyene, onlara siki sikiya sarilana, ve onlari eyleme dönüstürene kadar bu fikirleri yaymak, açiklamak ve bu fikirlerin dogrulugunu bizzat kitlelerin eylemi içinde sinamak." Mao, maddenin bilince, bilincin de maddeye dönüstürülebilecegi seklindeki derin gerçegi vurgulayarak, in­san faaliyetinin her alaninda insanin bilinçli dinamik rolü hak­kindaki anlayisi daha da gelistirdi.

Mao Zedung, Krusçev'ci revizyonistlerin önderligindeki modern revizyonizme karsi enternasyonal mücadeleye önderlik etti. Modern revizyonistlere karsi komünist ideolojik ve siyasi çizgiyi savundu, ve       gerçek proleter devrimcileri, bu revizyo­nistlerden koparak Marksist-Leninist-Maoist ilkeler temelinde partiler olusturmaya çagirdi.Mao Zedung, SSCB'de kapitalizmin restorasyonunun dersleri ve o ülkede sosyalizm insasinin hem eksiklikleri hem de olumlu basarilari hakkinda derin bir tahlil yapti. Mao, Stalin'in büyük katkilarini savunurken, onun hatalarinin da degerlendirmesini yapti. Çin'deki sosyalist devrimin ve Çin Komünist Partisi için­deki revizyonist karargaha karsi tekrar tekrar verilen iki çizgi mücadelesinin tecrübesini degerlendirdi. Sosyalist toplumun çeliskilerinin tahlilinde materyalist diyalektigi ustaca uyguladi.

Mao, komünizm için tarihi mücadelede proletaryaya önderlik etmede Partinin — iktidarin ele geçirilmesinden önce, geçirilmesi sirasinda ve geçirilmesinden sonra — öncü rol oynamasi gerektigini ögretti. Saflarindaki burjuva ve küçük burjuva etkilere karsi aktif bir Ideolojik mücadele yürütme, Parti üyele­rini ideolojik olarak yeniden kaliba dökme, elestiri-özelestiri, ve Parti içindeki oportünist ve revizyonist çizgilere  karsi iki Çizgi mücadelesi yürütme yoluyla, Partinin proleter devrimci niteliginin nasil muhafaza edilecegi anlayisini gelistirdi. Proletarya iktidari ele geçirince, ve Parti sosyalist devlette önder güç olunca, Parti ile kitleler arasindaki çeliskinin, kapitalizm ile komünizm  arasindaki geçis dönemi olarak sosyalist topluma damgasini vuran  çeliskilerin yogunlasmis bir ifadesi haline geldigini ögretti.

Mao Zedung, proletaryanin ekonomi politik hakkindaki anlayisini, üretimin kendisinin çeliskili ve dinamik rolü hakkindaki ve bunun, toplumun siyasi ve Ideolojik üstyapisi ile karsilikli iliskisi hakkindaki anlayisini gelistirdi. Mao, üretim iliskilerinde mülkiyet sisteminin tayin edici oldugunu, ancak sosyalizm altin­da, kamu mülkiyetinin hem içerikte hem de  biçimde sosyalist olmasina dikkat gösterilmesi gerektigini bize ögretti.

Sosyalist mülkiyet sistemi ile, üretim iliskilerinin diger iki ögesi arasindaki, yani üretimde insanlar arasindaki iliski ve dagitim sistemi arasindaki karsilikli etkilesimi vurguladi. Mao, siyasetin, ekonominin yogunlasmis ifadesi oldugu seklindeki Leninist tezi gelistirerek, sosyalist toplumda, ideolojik ve siyasi çizginin dogrulugunun, proletaryanin üretim araçlarina gerçekten sahip olup olmadigini tayin ettigini gösterdi. Buna mukabil, revizyonizmin basa gelmesinin burjuvazinin basa gelmesi anlamina geldigine, sosyalist altyapinin çelisik niteligi icabi, iktidara gel­dikleri takdirde kapitalist yolcularin kapitalist sistemi yeniden canlandirmalarinin kolay olacagina isaret etti.

Mao revizyonist üretici güçler teorisini derinlemesine elestirdi, ve üstyapinin, bilincin, altyapiyi dönüstürebilecegi, ve siyasi Iktidarla birlikte üretici güçleri gelistirecegi sonucuna vardi. Tüm bunlar, Mao'nun "Devrimi Kavra, Üretimi Ilerlet" sloganinda ifadesini bulur.

Mao Zedung, proletarya diktatörlügünü icra etme tecrübesinde büyük bir ileri siçrayisi temsil eden Büyük Proleter Kül­tür Devrimi'ni baslatti, ve ona önderlik etti. Sosyalist toplumun kendi içinden türeyen ve özellikle de Parti önderliginin içinde yogunlasan (Liu Sao-si, Lin Piao ve Deng Hsiao-ping gibi) kapitalist yolculari alasagi etmek için yüz milyonlarca kisi ayaga kalkti. Sosyalist toplumda bile sömürücü siniflarin ve onlarin düsünce tarzlarinin özel alani olarak kalmis olan her konuda, kapitalist yolculara meydan okuyarak, büyük çogunlugun çi­karlarini, bakis açisini ve iradesini empoze etmelerinde prole­tarya ve kitlelere önderlik etti.

Kültür Devrimi'nde kazanilan büyük zaferler, Çin'de kapitalizmin restorasyonunu on yil önledi, ve hem altyapida, hem de egitim, edebiyat ve sanat, bilimsel arastirma, ve üstyapinin diger parçalarinda büyük sosyalist dönüsümler yaratti. Mao'nun önderliginde, kitleler, kapitalizmi doguran topragi — Örnegin burjuva hukuk ve sehirle kir, isçiyle köylü, kafa emegi ile kol emegi arasindaki üç büyük farklilasmayi — yok etmek üzere küreklediler.

Amansiz ideolojik ve siyasi mücadelenin seyri içinde, milyon­larca isçi ve diger devrimci kitleler, sinif bilinçlerini ve Marksizm-Leninizm-Maoizm'i kavrayislarini muazzam oranda gelistirerek, siyasi iktidar icra etme kapasitelerini güçlendirdiler. Kültür Devrimi, proletaryanin uluslararasi mücadelesinin bir parçasi olarak yürütüldü ve proletarya enternasyonalizmi için bir egitim alani niteligindeydi.

Mao, proletarya diktatörlügünü uygulamak için, devrimci ön­derligin gerekliligi ile, alttan devrimci kitleleri harekete geçirip onlara dayanmanin gerekliligi arasindaki diyalektik iliskiyi kavradi. Bu sekilde, proletarya diktatörlügünün güçlendirilmesi, ayni zamanda proleter demokrasinin de dünyada gerçeklesmis en genis ve en derin icrasiydi, ve kitlelerin yaninda saf tutup, onlara revizyonistlere karsi muharebede önderlik eden, ve aci yenilgi karsisinda Marksizm-Leninizm-Maoizm bayragini yük­seklerde tasimaya devam eden Çiang Çing ve Çang Çun-Çiao gibi kahraman devrimci önderler ortaya çikti.

Lenin söyle demisti, "Marksist, yalnizca, sinif savasiminin kabulünü proletarya diktatörlügünün kabulüne dek genisleten kimsedir." Mao Zedung'un önderlik ettigi Büyük Proleter Kül­tür Devrimi yoluyla elde edilen paha biçilmez dersler ve iler­lemelerin isiginda, bu ayrisim çizgisi daha da keskinlestirmistir. Simdi artik denilebilir ki, yalnizca sinif savasiminin kabulünü proletarya diktatörlügünün kabulüne ve proletarya dikta­törlügü altinda siniflarin, antagonist sinif çeliskilerinin, Parti içerisinde burjuvazinin objektif varliginin, ve sinif savasiminin, proletarya diktatörlügü altinda tüm sosyalizm süreci boyunca komünizme dek devam edeceginin kabulüne genisleten, bir Marksist'tir. Ve Mao'nun güçlü bir sekilde ifade ettigi gibi, "Bu sorunda kafalarin berrak olmayisi revizyonizme götürür." Hua Kuo-feng ve Deng Hsiao-ping önderligindeki karsi-devrimci 1976 darbesini takiben kapitalizmin restorasyonu, Maoizm'i ve Büyük Proleter Kültür Devrimi'nin dünya-tarihsel basarilari ile muazzam derslerini hiçbir sekilde yadsimaz; aksine bu yenilgi, Mao'nun sosyalist toplumun niteligi hakkindaki ve proletarya diktatörlügü altinda devrimi devam ettirmenin gerekliligi hakkindaki tezlerini teyit eder.

Berrak bir sekilde, Büyük Proleter Kültür Devrimi, devrimin dünya tarihsel bir destanini, dünyanin komünistleri ve devrim­cileri için muzaffer bir doruk noktasini, yok edilmesi imkansiz bir basariyi temsil eder. Önümüzde bütün bir süreç yatmasina ragmen, o devrim bizlere simdiden uygulamakta  oldugumuz, örnegin sinifimizin iktidari ele geçirmesi için ideolojik dönüsümün temel öneme sahip oldugu noktasi gibi muazzam dersler birakmistir.


#1 - Haziran 23 2007, 09:58:19

Üye:

0 Üye ve 1 Ziyaretçi konuyu incelemekte.