Yeni!
-Holi-
Düşüncelerle çevrili sarılmış derin mantık
Yanlışa karşı sahibine olamadı sadık..
Tez vakit belli olur güneşin getirdiği kar
Korkarım! Zulmün olduğu yerde varsa itibar..
Rabbim emanetini taşıyacak kadar yok bende cesaret
Anca susarsa gökyüzü o zaman bekler gök ile muhabbet..
Canı canana anlatmak zordur uğrunda olmadıkça asker
Ölünce eşeğin arkasında semer kalırmış,insanınkinden eser..
Karıncaya sormadı mı beşer,nereye bu gövde ve iki küçük bacak
Konuşturulsaydı zaten derdi evvel.Benim işim çalışmak,çalışmak..
Tek renge muhakkak denk değildir Adem
Yazılmasaydı var olan yaşanmazdı matem..
Kör gözlerim vardı ve kırılmayı bekleyen dişim
İçimdeki ayaklanmaya ayak olan benmişim..
Onlar açtığım çukurlarda üstüme toprak atmayı bekleyenler
Kim bilir belkide gelenler kadar mutlu eder bazı gidenler..
Dünya kuyuya atılmış taş,bende bulmaya çalışan
Onu aramaktan çok deliye laf anlatmakla geçti zaman..
Şiirlerim parçalanmışlık hikayesinin son kadresi
Bitmesin geceyi sabaha bağlayan bu lirikal senfoni..
-Ozan-
Nihayet, bi kaç düşüm erdi nihayete, hepsi boyun eğdi tek tek gayrete.
Hep tek takılır harbiye nazırı, ıssız vardiye saatlerinde.
Ardiye dolu diye attım cehenneme, şimdi kısık ateşte sana yazılan sözler.
Gözleri uzakta manzarası ufku gözler, bilemesin pusuda sırtından vurmayı bekler.
Tanıdığım büyük adamlar, hepsi tek’ler.Kimisinde tüfek, kimisinde kalem elde.
Bi çok pembe tablo kaybolur selde, çizilir yenileri dur koyverme!
Derin bu devlet, zor boy vermek.Delikanlılık; elde ekmek eve gitmek.
Karanlık işler içindeki ilişkiler… İçlerinde kalan sevda; güneşi perdelemek.
Öldürür adamı bu iki ucu keskin kalem, özletir uyumayı ve bi bakarsın kırık kalem!
Son kozumu oynadım onun da sonu oldu matem, dilimdeki kafiye kalan bütün sermayem.