Alternatifim Cafe

Penguen

Discussion started on Haftalık - Aylık Mizah Dergileri



Yazarlar & Çizeler

Met Üst
“15 Şubat 1965 yılında erzincan’da doğdu.8 yaşından beri istanbul’da geziyor.Yazar-çizer-şair-baba-editör ve iflah olmaz bir hayal ve hayat meneceri”

Çarşaf, Gırgır, Fırt, Limon, Nankör, Deli, Leman dergilerinde ve Sabah, Hürriyet, Cumhuriyet, Evrensel ve Birgün gazetelerinde yazdı,çizdi. Sade, spot karikatürleriyle ve kısa, vurucu yazılarıyla 80 sonrası mizahını en çok etkileyen yazar çizerlerden.
Televizyon için ‘Plastip Show’, ‘Ne Haberler’ adlı siyasi komedi programlarının espri mantığını oluşturdu ve senaryolarını yazdı.
Edebiyat, kültür-sanat, sokak ve mizahı harmanlayıp çıkardığı Öküz Dergisi kültür sanat dergiciliğinde bir olay oldu.

Şiir, hikaye, deneme, aforizma, karikatür albümünde türlerinde sayısı 18’e ulaşan kitabı olan met üst’ün başlıca kitapları şunlar,

Langadank, Kımıl Zararlısı, UGH!, Kalk Gidelim Defteri, Zemheri, Tentürdiyot, Orhan Veli’lemeler, Pedro Nerudo’ya Cevaplar kitabı...
Denemeyenler, Görüşmeyeli Uzun Zaman Oldu, Pazar Sevişgenleri 1 ve 2...

Langadank, Pazar Sevişgenleri köşeleri artık klasikler arasında sayılıyor ve zaman zaman ‘Pazar Sevişgenleri’ gibi kitaplarına çeşitli davalar açılıp, beraat ediyor.

Halen Penguen ve Hayvan dergileriyle didişip duran met üst’ün her an sinemaya zıplama durumu var.

Serkan Altuniğne
14.04.1977 yılında doğdu.Karikatür çizmeye 2002 ekiminde penguen dergisinde başladı.... 2006 şubat'ında ilk karikatür kitabını yayımladı.Hala Penguen dergisinde karikatür çizmektedir...

Bahadır Baruter
1963 Ankara doğumlu. Sırasıyla Küçük Münevver Çocuk Yuvası’nda 1 yıl, Nilüfer Hatun İlkokul’nda 5 yıl, İstanbul Erkek Lisesi’nde 8 yıl, İstanbul Üniversitesi İşletme Fakültesi’nde 3 gün ve M.S.Ü Resim bölümü’nde 14 yıl eğitim gördü.

Karikatüre 27 yaşında başladı. Pişmiş Kelle’de 3 ay, Limon’da 1 yıl ve Avni’de 6 ay çalıştıktan sonra Leman’ın kurulmasıyla birlikte bu dergide yaklaşık 12 yıl süresince, Fatih Solmaz ile birlikte hazırladıkları Lombak adlı karikatür sayfasını çizdi. 1996 yılında, Selçuk Erdem ile birlikte Lemanyak dergisini çıkardı ve ilk bir yılı Selçuk Erdem ile birlikte olmak üzere yaklaşık 5 yıl süresince bu derginin editörlüğünü yaptı.
1997 yılında Komik Şeyler Yayıncılık’ı kurdu. 2001 yılında 11 arkadaşıyla Lemanyak’tan ayrıldı ve Lombak dergisini kurdu; hemen ardından Bülent Üstün ile birlikte Lombak’ın eki olarak Kemik dergisini çıkarttı. 2002 yılında Metin Üstündağ, Erdil Yaşaroğlu ve Selçuk Erdem ile birlikte Penguen dergisini kurdu. 2003 yılında Fatih Solmaz ile birlikte Kemik’i Lombak’tan ayırarak müstakil formatta yayınlamaya başladı.
Halen Lombak,Penguen, ve Kemik dergilerinde çizerlik ve editörlük görevlerini sürdürüyor. Yazar Mine Söğüt ile evli, çocuksuz,kedili, solak, oğlak burcu ve ruh hastası.

Erdil Yaşaroğlu
Tanıdığım Kadarıyla Erdil...

Onu ilk hatırladığım zamanlarda bebekti daha. Konuşamıyordu, sürekli ağlıyordu ve altına yapıyordu. Küçük, iğrenç ve zararlı bir yaratıktı.

Fakat onu sevmek zorundaydım. Çünkü seçme şansım yoktu. Onla beraber gelmiştik bu dünyaya, onla beraber gidecektik. Anaokuluna giderken öğretmeni ona kağıt ve boya kalemleri vermişti. İlk çizgilerini o zaman gördüm. Çok eğlenceliydi çizdikleri. Diğer salak çocuklar gibi çizmiyordu. Evleri,arabaları, böcekleri değil, rüyalarını ve hiçbir zaman anlamadığım garip ama güzel o şekilleri karalıyordu kağıtlarına.

Sonra ilkokula başladı. O kadar yaramazdı ki, belki uslanır diye her sene sınıf başkanı seçilirdi. Görünürde usluydu. Ama sevmediği öğrencileri yaramazlık yapıyor diye tahtaya yazar ve dövdürürdü onları. Annesi onu gece onikilere kadar eve sokamazdı. Hep sokaklardaydı ama derslerini de ihmal etmezdi. Başarılı bir öğrenciydi. Resim yapmaya devam etti ilkokul boyunca. Ödüller aldı. Okulda yaptığı 23 Nisan ve Kurtuluş Savaşı resimleri dışındakiler çok keyif veriyordu bana. Bazı gerizekalı öğretmenleri onun çizdiği resimleri babası çiziyor zannediyordu. Bu yüzden defalarca azar işitmişti.

Yakın bir arkadaşı vardı. Kuzeni Varol. Sürekli onunla oynardı çocukluktan beri. Sonra bir ara Varol karikatür çizmeye başladı. Bütün aile karikatür çizebiliyor diye Varol'u daha çok seviyordu. Veya o öyle zannediyordu. Bu kıskançlık yüzünden o da karikatüre başladı. 12 Yaşlarındaydı. Yarışmalara katıldı. Bir sürü ödül aldı. Bu tarafta iyi olmasına rağmen, dersleri kötü gidiyordu. Neyse ki iyi yürekli anne ve babası ona hiç kızmıyordu. Hep yanındaydılar.

Liseyi bitirdiği zaman karikatürlerini koltuğunun altına aldı ve Limon dergisine gitti. Her hafta çok çalışıyor ve birsürü karikatür götürüyordu dergiye. Fakat ya bir, ya da iki tanesi yayımlanıyordu. Çok çalışıyordu ama mutluydu. Limon dergisinde köşe sahibi olmak istiyordu. Altı yedi ay gibi kısa bir sürede de başardı bunu. Derginin en genç çizerlerinden biriydi ve yaptığı işleri o zamanlar çok beğeniyordu. Şimdi soracak olursanız, aslında çok kötü işlerdi. Esprileri basit, çizgileri kötüydü. Zamanla düzeltti işlerini. Şu sıralar fena çizmiyor diyebilirim ama hala yeterli değil.

Dergiye girdikten bir süre sonra televizyon için çalışmaya başladı. Plastip Show adını verdikleri kukla programını yapıyorlardı. Sonra bu işten ayrıldı ve yakın arkadaşları ile birlikte Mr. Veb Yaratım Ekibi'ni kurdu. Bir sürü talk show, dizi ve eğlence programları hazırladılar.

Bir yandan da okula gidiyordu. Güzel Sanatlar Akademisi'nde heykel nasıl yapılır dersleri alıyordu. Bu arada Limon Leman oldu. Dergiye girdiğinden bu yana sekiz sene geçmişti. Komikaze köşesinin yanına Marlon tipini de eklemişti.

2002 yılının sonuna doğru arkadaşlarıyla Penguen Dergisi'ni kurdu. Artık orada çiziyor. Komikaze.net diye bir site yapmıştı 99 yılında, onunla da ilgileniyor.

Sürekli sinemaya gidiyor. Hayatta hiçbir zaman işine yaramayacak olan bilgileri öğreniyor. Bunun için saatlerce ansiklopedi okuyor. Bir ayının kış uykusunda yarı yarıya kilo kaybettiğini bilmek onu sevindiriyor. Resim yapıyor. Büyük tuallerle oynarken onu ana okulunda daha yeni tanıdığım yılları hatırlıyorum. Resimleri hala o çocuk resimleri. Aynı renkler, aynı çizgiler. Mutlu, her zaman mutlu. Derdi yok değil. Herkesin derdi var. Ama o bu dertlerin bir süre sonra bitebileceğini hatırlayabiliyor. Hayatın sıkıntılarının kendisini üzmesine izin vermiyor.

Bu hayata beraber geldiğimiz için ve onunla beraber gideceğim için kendimi çok şanslı sayıyorum. Çünkü o iyi birisi. En azından bana karşı iyi. Benim kadar tanısanız siz de onu severdiniz. Ama hiçbir zaman ona benim kadar yakın olamayacaksınız...

Erdil Yaşaroğlu
http://www.erdilyasaroglu.com

Altay Öktem
Hiç kimseyi özleyecek kadar çok sevmiyorum kendimi

Altay Öktem, 1964 yılında İstanbul'da doğdu. Salacak'ta şarap içerek büyüdü. Bir askeri okul (Kuleli) ve bir tıp fakültesi (Trakya Üniversitesi) bitirdi. Kendini şiire vererek; kimsenin elinden tutmadan zirveye doğru düşmenin yolunu yöntemini buldu. Eski Bir Çocuk, Sukuşu, Beni Yanlış Öptüler Aslında, Çamur Şiir ve Herşey: Oda Kırbaç Ayna adlı şiir kitaplarının ardından fanzinler, fotokopi afişler ve demoları incelediği Şeytan Aletleri adlı kitabı yazdı. Bütün kerimlerin hayatını Filler Çapraz Gider adıyla romanlaştırdı. Şubat 2002'de Kargart'da açtığı fanzin sergisinin ardından Genel Kültürden Kenar Kültüre: 101 Fanzin adlı seçkiyi, Şehrin Kötü Çocukları adlı fanzin şiir antolojisini, Hayat Bazen Çentiklidir adlı kitabında topladığı denemeleri ve Aslında Saçları Siyahtı adlı öykü kitabını İthaki Yayınları'ndan çıkardı. Bu kitaplarının ardından Sokaklar Tekin Değil adlı şiir kitabı ve Tanrı Acıkınca adlı romanı yayımlandı. Halen düzenli olarak Yasakmeyve, Hayvan ve Penguen dergilerinde yazıyor. İç organlara yakın bir mesleği (Doktor), bir eşi (Deniz) ve bir oğlu (Berkay) var. Arada bir Benusen'de içiyor ve hiç kimseyi özleyecek kadar çok sevmiyor kendini.

Kaynak: www.altayoktem.com

Alpay Erdem
1977 İstanbul doğumluyum. Memleket Sinop İstanbul Üniverstesi Jeofizik Mühendisliği mezunuyum. Profesyonel anlamda 2000 Nisan’ından beri çiziyorum. 2004 Şubat’ından beri yazıyorum.

2006 Mart’ından beri evliyim. Özgeçmişimde bir adet Sinop Kur’an Okuma Birinciliğim, bir adet de İstanbul Hikaye Birinciliğim var. 6 sene lisanslı futbol oynadım. Şu an lisanlı bisikletçiyim. Hayatımın yarısı bisiklet üzerinde, yarısı masa başında geçiyor. Yaşamı, ve özellikle kuşlar olmak üzere hayvanları,doğayı çok seviyorum. Meraklı bir insanım. Beatles’ın hayatımdaki yeri büyük. İsmail Hasta Ruh İlk adlı bir kitabım var. Şimdilik bu kadar.
#1 - Aralık 21 2007, 13:11:21
‎ Unutma! Kendine yarattığın dünyada, içine aldığın tüm vatandaşlar arasında en 'solcu' benim!
Mercey.


-_-

Semra Can adlı lanet hatunun katılması hoş olmamıştır.Zira hatun mal hikayelerini anlatmaktan ve moron kedisini çizmekten başka bir halta yaramıyor.Gerçi sadece kendine çiziyor.
#2 - Aralık 26 2007, 18:58:03

Her ne kadar bir çok arkadaşım kendi sevdikleri çizerlerin gitmesinden dolayı almasada ben alıyorum...Bir nevi uykusuzdan daha fazla eğlendiğimde söylenebilir...Erdil'in çizimleri bni yararken patates baskısında da bir çok şeye hayret kalıyorum o kadr düşünememiştm diorm :Ç neysem saol.
#3 - Aralık 26 2007, 19:02:50
Eskiden buralar hep hayat, yaşamdı.

penguen dergisine bitiyorum..önceden yigit özgür vardı ne güzel artık yok  :ühü ama penguen bi tane yaa :ask
#4 - Aralık 26 2007, 19:21:52

Bu çizerlerin dışında tespit insanı Sönmez Karakurt, isyanlarda olan Özer Aydoğan ve Her Şey Olur'un kahramanı Cem Dinlenmiş vardır.
Ne yazık ki Bahadır'ın, Erdil'in ve Selçuk Erdem'in karikatürleri eski tadlarını vermez. Patates baskı formunda değildir, birkaç gereksiz çizer barındırır bünyesinde. Fermuar gibi düşük kalitede bir dergide bile nasıl köşe verildiğini anlayamadığım Semra Can, sinir etmiş gibi gözüküyor herkesi. Ama işte Alpay Erdem, Sönmez Karakurt, Özer Aydoğan ve Cem Dinlenmiş var. Hem o kadar koleksiyon da yaptık ulan, el mahkum, alınır.
#5 - Aralık 26 2007, 21:29:49

Özer Aydoğan, Alpay Erdem ve tabii ki Serkan ALtuniğne vazgeçilmezlerim...
ve benim dergiyi almamda ki büyük etkenler..
çok uzun süredir takipçisi değilim ama bu üç kişinin takipçisi oldum .)
severek okuyorum...
#6 - Aralık 27 2007, 17:38:38
"Aşığım sana"cümlesinin sonunda ki 'a' harfi sessizce terk etti seni.. Bunun farkına var sevgili; sen hala " aşığım san" beni...

efendisiz

  bunlar kim yahu !:.. :Ç
#7 - Aralık 27 2007, 18:13:27

t-mac

Jeremy arkadaşım. "şşt hoop " diyorum burdan. Sulanmayınız elaleme. Umut,benim.. (6)

Penguen mizah hayatıma yön veren ilk dergi. İlklerin yeri başkadır tabi. Bu yüzden arasıra aksatmak suretiyle alırım.Hatta yılbaşı sayısını büyük bir özenle aksatacaktım ki,elime alıp karıştırdığımda elime bir yaprak takvimcağız düştü. O mutlulukla alıverdim. Sora içini açıp karıştırdığımda takvim kataloğunu gördüm. En s.kindiriğini almışım(mes üst). Bir kataloğa,bir elimdeki takvime baktım buruk şekilde.

Çoğu arkdaşın da söylediği gibi insanda zararlı etkiler bırakan çizerler var.Haber köşesi ve 3-4 yazı -çizi köşesi hariç diğerlerine bakmaya tenezzül etmiyorum. İşim bittiğinde uzaklaştırıyorum kenidimden.
Hele o SemraCan'ı görünce "Oldu mu penguen?"dedim. Dedim yani bunu.
#8 - Aralık 28 2007, 14:42:00

yılbaşı takvimini bende aldım...semra canı görünce dumur olmadım mı evet oldum hatta takvim kataloğunu görünce daha bir dumur oldum...
#9 - Aralık 29 2007, 18:35:56
"Aşığım sana"cümlesinin sonunda ki 'a' harfi sessizce terk etti seni.. Bunun farkına var sevgili; sen hala " aşığım san" beni...

İyice abarttılar Tayyip Erdoğan meselesini. Her hafta aynı tarz kapak. Bu hafta da Noel Baba'ya değinmişler. Güzel ve anlamlı demek de bir yere kadar. Sarmıyor. Zaten Pengun'i tek başına alan pek nadir okur vardır herhalde. Uykusuz ile birlikte tek bir dergiymiş gibi gelir bana hep.

Doğrusunu söylemek gerekirse Genco'nun Yalan Dünyası için alıyorum bu dergiyi. Ha Alpay Erdem'in Çocuğunu Dürbünle İzleyen Adam'ını da izleyip güldüğüm oluyor. Onun haricinde dediğim gibi son dönemlerde saran muhabbeti yok Penguen'in.

Hediyemde Serkan Yılmaz çıktı, isteyen olursa mesaj atsın diyeceğim ama değmez, boşverin.
#10 - Aralık 29 2007, 20:32:09

-_-

Penguen daha dolu geliyor bana şahsen .. Uykusuz'da alıyorum yanında tabii ; lakin Penguen'i okurken daha çok haz alıyorum .. Erdil Yaşaroğlu,Selçuk Erdem,Alpay Erdem,Serkan Altuniğne,Özer Aydoğan,Cem Dinlenmiş.. Hepsi birer zeka küpü bana göre ..
Ve politik karikatürlerde Uykusuz'u fena solladığına inanıyorum ..
#11 - Aralık 29 2007, 21:07:20

1 senedir yaklaşık olarak bütün sayıları var arada kaçırdıklarımda var ama uykusuz karikatüristleri ayrıldığından beri eski havası yok gerçii
#12 - Şubat 10 2008, 22:52:39
[img]http://www.mediabistro.com/agencyspy/original/gossip_girl.JPG[img/]

Bu haftaki kapağı müthiş :Ç
#13 - Mart 13 2008, 20:16:25
Eskiden buralar hep hayat, yaşamdı.

Serkan Altuniğne , Alpay Erdem(çocuğunu dürbünle izleyen adam :D) , Uykusuza geçen Yiğit Özgür , Bahadır Baruter , Fatih Solmaz(espirileri mükemmel oluyo) , Erdil Yaşaroğlu , Emrah Ablak , Bülent Üstün(Kötü Kedi Şerafettin gerçi ara verdi ama) , Cengiz Üstün(Polyanna Sedat efsanedir) , Tolga Sümer(Tiksinç Biraderler efsane) bunlar sevdiklerim ( kim kaldıki :D)
Ayrıca Kamuran Süner'in kız çizimleri çok iyi ve Caner Aydın'ın Kuku Bekçisi adlı karikatürü sağlığa zararlı
#14 - Nisan 13 2008, 11:38:19

Alpay Erdem vazgeçilmezim kadıkoyde baska bir adam adlı stand-up gsterısı var ama 18 yaş sınrı olduğu için gıdemıoruz bunun dısnda serkan altuniğne dehset hepsi gzl yani penguen den asla vazgecmem :nohashas ;)
#15 - Mayıs 12 2008, 12:26:12
BiR RoCkER hErŞeYi GeRiDe BırOcKeR...

ailecek, severek izliyoruz efem (6)
#16 - Mayıs 12 2008, 12:40:53
Hayat aslında basittir, zorlandığında bas ittir olmuyosa hasss.. (6)

çok kan kaybetti çok...
#17 - Haziran 19 2008, 23:15:21

çok kan kaybetti çok...
öyle ama ana muhalefetten daha cok muhalefet : )
hala seviyorum
#18 - Haziran 19 2008, 23:38:57
dans cette classe il y a des imbeciles,
ce sont des imbeciles heureux,
ils sont heureux d'etre imbeciles...

Bizi yanlış yola yönlendiren soysuzlar, çok kere din perdesine bürünmüşler, saf ve temiz halkımızı hep şeriat sözleriyle aldata gelmişlerdir. Tarihimizi okuyunuz, dinleyiniz… görürsünüz ki milleti mahveden, tutsak eden, perişan eden fenalıklar hep din örtüsü altındaki küfür ve kötülükten gelmiştir. Mustafa Kemal Atatürk...

Favori dergim.
Korkusuzca (:
#19 - Temmuz 05 2008, 19:29:21

penguen dergisini bnde takip ediorum hiç tat kaybetmedi diyemem ama cok da fena deil hala cou yerinde gülmketen yarılıyorum ayrıca tayyip erdogan ile ilgili olan kısımlarda nedense cok keyif verio bna siyasi görüşlerimden olsa gerek  :urfa
#20 - Temmuz 06 2008, 15:59:43
çıkabilseydi bir. "güzel"diyecek, güzelleşirdim ben..!

benm başbakanım posterleri öldürüyo beni  (6)
#21 - Temmuz 06 2008, 16:30:12
Don't look so blue'

benm başbakanım posterleri öldürüyo beni  (6)
(6)
#22 - Temmuz 08 2008, 13:53:34

Anaaamm nereye gidiyorum ben..

Hayat çok garip tavşanlar falan..


penguen gercekten de cok iyi bir dergi son 1 yıldır tüm sayılarını kacırmadan takip ediyorum cok da seviorum
ayrıca dergide en sevdiğim bölüm de semra can ın bölümü coğunuz sevmediğini acıkca belirtio ama bana göre cok iyi yazıo
onun köşesini zevkle okuyorum cünkü kendini, 30 lu yaşları , kız hallerini cok doğal, içten ve komik bir sekilde anlatıo semra can ın penguen e katılması cok iyi olmuş bence dergiye bayağı bi renk gelmiş   :okey
#23 - Ekim 27 2008, 20:22:28

Alpay Erdem ! başkada bi şey demiyorum (6)

Beni Mega Center AVM'de yarım saat gülme krizi tuttu giden bana bakıyor, gelen bana bakıyor  (6)
#24 - Ekim 27 2008, 23:56:54

arada sırada aldığım tek mizah dergisi severim kendisini :ehem
#25 - Aralık 29 2008, 20:31:56
Piyasadaki tek adam gibi adam, maymun Çarli'ydi...

Başbakanı Seven Çocuk (6)
#26 - Şubat 06 2009, 17:57:24

benm başbakanım posterleri öldürüyo beni  (6)


o sayılarını hiç kaçırmadım:D:D(6)
#27 - Mayıs 31 2009, 21:05:14
yumdum gözlerimi
yumulu göz kapaklarımın içindesin sevdiceğim.
yumulu göz kapalarımın içinde şarkılar,
şimdi orada her şey seninle başlıyor.
şimdi orada hiçbir şey yok senden önceme ait
ve sana ait olmayan...




*Hayat *** kendi içindeki devrialemidir.*

ÖSS değil öğrenci seçme sınavı (6) Bu kapak süper ya kesip duvarıma asıcam (6) Hele başbakanı süper çizmişler. O alın o bakışlar yıkılıyore. :Ç
#28 - Haziran 17 2009, 19:57:07
Göründüğü gibi mutlu değildir hiçbir şey.

Uyyhş! Nerede standını görsem yapışırım hemen. Sayılarından arşiv yapacağım :Ç Hele bi başbakan ailesi vardı, yarılası ...
#29 - Haziran 17 2009, 20:10:32
Destiny is for losers.
It's just a stupid excuse to wait for things to happen instead of making them happen.
-B.

Ya o aileyi kaçırdım ben ya. :Ç öf lanet olsun :Ç
#30 - Haziran 17 2009, 20:11:16
Göründüğü gibi mutlu değildir hiçbir şey.

Başbakan Ailesi'ni Kaan Sezyum'dan başkası hazırlamaz (6)
#31 - Temmuz 03 2009, 02:31:27

Penguen dergisi yazar ve çizerleri yarın İstanbul tüyap kitap fuarındadır bilginize..Ben gitmeyi düşünüyorum.
#32 - Kasım 06 2009, 22:47:00
He-man in abisi Çetin.

eskiden dergisini alırdım şimdi unutuyorum
#33 - Kasım 12 2009, 23:46:51

Penguen'de yaşam var olm. Hayat var. Mizah dergisi olduğunu belli ediyor. Uykusuz sürekli yazılarla dolu. Penguen'de karikatürler boy boy.
Cem dinlenmiş var. Doğan var. ahsnahsnah hastası olduğumn Özer var. Seyit Ali abim var.
Daha ne olsun. Uykusuzdan öncedir her zaman benim için. hep de öyle kalacaktır.
Disiplinli ve sağlam dergilerden. Kadrosu da mükemmel.
#34 - Ocak 12 2010, 00:09:11

Kaan Sezyum'un karısı ölmüştür. Hiç tanınmadan ölümüne üzüntü duyulan insandır. Üzüntü duyulmasının sebebi Sezyum'un ondan bahsetdikleridir .
#35 - Mart 13 2010, 12:23:46
Montla Sıç!

Kenan Yarar :yeah
#36 - Haziran 29 2010, 23:07:48

Kenan Yarıyo -kelime oyunu yaptım lan aslında-
#37 - Temmuz 23 2010, 01:46:39
Montla Sıç!


Kasım Ayının Kapak Resmi
yine laflarını söglemişler
#38 - Kasım 23 2011, 03:32:38

Üye:

0 Üye ve 1 Ziyaretçi konuyu incelemekte.