Alternatifim Cafe
Müzik => Rhythm & Blues => Konuyu başlatan: nyliefer - Ağustos 30 2007, 22:08:30
-
R&B (R'n'B) , yani açılımıyla rhythim & blues nedir?
R&B (tıpkı rock gibi) bir üst türdür. soul (tüm alt türleriyle birlikte), funk (tüm alt türleriyle birlikte), disco (tüm alt türleriyle birlikte), hip-hop (tüm alt türleriyle birlikte), rap (tüm alt türleriyle birlikte), motown ve doo wop gibi bir sürü tür r&b kategorisine girer. pek çoklarına şaşırtıcı gelse de ray charles da r&b yapar, wu-tang clan de; aretha franklin de r&b yapar mary j. blige de.
elbette r&b zort diye bütün bu türleriyle birlikte ortaya çıkmamıştır. 1940'ların sonlarında blues'dan (özellikle jump blues'dan) türeyen r&b aslına bakılırsa müzikal anlamda blues'la çok da yakın değildir. bir kere blues'un temelinde "groove" yoktur; r&b blues'dan aldığı mirası müziğe groove ekleyerek geliştirmiş, dönüştürmüştür. blues daha ziyade doğaçlamaya dayanırken r&b'de önemli olan (bir "form" olarak) "şarkı"dır.
r&b'nin ilk büyük yıldızı olarak ray charles'ı göstermek sanıyorum yanlış olmayacaktır. 50'lerde ray charles, sam cooke, fats domino, the coasters, lloyd price, jackie wilson gibi r&b müzisyenlerinin yanında pek çok doo wop grubu da r&b'nin temelini oluşturmuş. the del vikings, the five satins, the drifters, the penguins, the chords, the clovers, the skyliners gibi gruplar önemli doo wop grupları olarak örneklenebilir. ayrıca little richard, larry williams gibi yaptığı müzikler genellikle "rock & roll" olarak tanımlanan müzisyenler de aslında r&b müzisyenleriydi. aslına bakılırsa rock & roll ve rock için "beyazların yaptığı ve biraz daha sertleştirdiği r&b" demek abartı olmayacaktır; çünkü 20. yüzyıl popüler müziğinin en önemli temelleri 50'lerde siyah r&b müzisyenleri tarafından atılmaktaydı.
1950'lerin sonu, 60'ların başına gelindiğinde ise r&b içinde bir dönüşüm yaşanıp müzikler daha çok "groove" ve dinamizm* kazandı. böylelikle soul ortaya çıktı. soul da üretildiği yere göre farklılıklar göstermekteydi. abd'nin new york ve chicago gibi büyük şehirlerinde yapılan soul müzik daha steril, daha düzgün ve daha ziyade vokal eksenliydi. detroit'te motown nam bir plak şirketi çıkmış, başlı başına bir müzik türüne adını vermişti. motown şarkıları; r&b, gospel ve rock & roll etkilenimlerinin hepsini birden taşımanın yanında popüler şarkı formuna sadık bir özellik gösteriyordu. abd'nin güneyinde ise soul daha sert ve çiğ olup, melodiden ziyade ritme dayalı bir özelliğe sahipti. birbirinden çeşitli noktalarda ayrılmalarına rağmen bütün bu müzikler soul'u oluşturmaktaydı ve 60'lar boyunca listeleri kasıp kavurdu, tüm dünyada pek çok gencin hayatını değiştirip gruplar kurmalarına sebep oldu (bkz: the beatles), (bkz: the who), (bkz: the small faces).
60'ların sonlarında ise özellikle james brown, sly and the family stone, the meters gibi isimlerin öncülüğünde funk diye bir tür gelişti, az zamanda büyük işler başardı. daha dinamik, daha çok ritim temelli ve daha "groovy" olan bu müzik herkesin kafasını bir öne bir arkaya sallanmaya teşne hale getirdi.
70'ler boyunca etkisini sürdüren soul, funk gibi siyah müzikler 70'lerin sonunda disco akımına sebebiyet verdi. 80'lerden sonra da gelsin rap'ler gitsin hip-hop'lar, urban'lar, gangsta'lar, şunlar ve bunlar.
r&b böyle bir deryadır, içinden çıkılmaz; girmesini bilene.
Not: bir çalintidir.. :P
-
süküürr ya acmıslar r&b yii cok mutluyuummm canımm yaa
-
dualarımız kabul oldu nilciğim (6) beklenen an :Ç
yha beyonce alicia keys rihanna r&b ama suan pop grubunda yer alıyor forumdan rica etsekte bu bölüme alsalar.. :S :icon
-
sükür R&Byi formda bizimle kavusturana :cicek :ask
-
R&B manyaq bi tarz dansı müsüğü şarkıcıları herşeyliyle harika.hele bu zencilerr öldürüo beni.. :nohashas :Ç
-
ainen katılıom sna oof zenciler bnle nilin bittiğimiz noktadır.. :nohashas
-
valla ben bunlar gibin bişi görmedim hepsimi artist olur duruşları hareketleri mimikleri.anadan doğma artis hepsi :urfa :nohashas
-
zort dıye ortaya nasıl cıkılıyo kı :Ç
-
hehe konumus zenci olmus bea.. :urfa hepücügünü yerim bn :muhah
-
en hos en kendimi buldugum müzik türü 4ewer R&B :ask
-
en hos en kendimi buldugum müzik türü 4ewer R&B :ask
yeah baby :nohashas
-
ne yo - so sick
jojo - too little too late
rihanna - we ride
beyonce - irreplaceable
r&b bu bnm için :okey
-
bencede artık r&b devri pop fala tarih oldu dinlemekten hoşlandığım müzik türleri arasına giriyor ama kabul etmeliyiz ki bu müziği en gzl zenciler yapıyor(ztn adamlar herşeyde iyi)
-
Gerçekten de derya gibi:d
-
BİŞİ DİCEMM HEPSİ R&B DEİLMİ BİLEN ARKADAŞLARR???
-
HEPSİ GRUBU??
-
bişi annamadım :D
-
bi zamnlar bu r&b yi sadece ben severm sanırım meğer ne kadar güzel herkes sevio sanırım :D :D
ne-yo_ because of you
rihanna_donT stop the music
rihanna ft ne-yo _ hate that i love you so
sean paul_ gimme the light
işte bu yaa :D :D
-
hepsi R&B... öğrenmek isteyenler için söyledim! R&B çok güzel çok hoş bi müzik türü...
ben en çok Jay Sean'la ilgilendiğim içinn bu türü daha iyi biliyorumm...
ayrıca Jojo,Beyonce,Rihanna ve sonradan aramıza katılan daha çok genç olan Esmee Denters... bunlar da gerçekten güzell şarkıları olan avrupadaki sanatçılarımız...
-
dediğine katılıyorum ama nerede? benim çevremde daha r&b'un ne olduğunu bilmeyenler bile var nerede o devir? olacak ama daha hazır değil buna dünya benim görüşümce... etrafınıza bi bakın rock almış başını gidiyor,bence bunu kabullenmeliyiz,çünkü günümüz müziği rock ama gerçeği değil bu...r&b türünde bişi olması gerekir benim fikrimce... ayrıcalıklada türkiyede daha yaygınlaşamamış olan bir tür,bunu yaygınlaştırmaya çalışmalıyız... ama daha avrupa ülkelerinde tam yaygın olmayan birşeyi türkiye'de yapmak çok zor olur..
-
R&B (R'n'B) , yani açılımıyla rhythim & blues nedir?
R&B (tıpkı rock gibi) bir üst türdür. soul (tüm alt türleriyle birlikte), funk (tüm alt türleriyle birlikte), disco (tüm alt türleriyle birlikte), hip-hop (tüm alt türleriyle birlikte), rap (tüm alt türleriyle birlikte), motown ve doo wop gibi bir sürü tür r&b kategorisine girer. pek çoklarına şaşırtıcı gelse de ray charles da r&b yapar, wu-tang clan de; aretha franklin de r&b yapar mary j. blige de.
elbette r&b zort diye bütün bu türleriyle birlikte ortaya çıkmamıştır. 1940'ların sonlarında blues'dan (özellikle jump blues'dan) türeyen r&b aslına bakılırsa müzikal anlamda blues'la çok da yakın değildir. bir kere blues'un temelinde "groove" yoktur; r&b blues'dan aldığı mirası müziğe groove ekleyerek geliştirmiş, dönüştürmüştür. blues daha ziyade doğaçlamaya dayanırken r&b'de önemli olan (bir "form" olarak) "şarkı"dır.
r&b'nin ilk büyük yıldızı olarak ray charles'ı göstermek sanıyorum yanlış olmayacaktır. 50'lerde ray charles, sam cooke, fats domino, the coasters, lloyd price, jackie wilson gibi r&b müzisyenlerinin yanında pek çok doo wop grubu da r&b'nin temelini oluşturmuş. the del vikings, the five satins, the drifters, the penguins, the chords, the clovers, the skyliners gibi gruplar önemli doo wop grupları olarak örneklenebilir. ayrıca little richard, larry williams gibi yaptığı müzikler genellikle "rock & roll" olarak tanımlanan müzisyenler de aslında r&b müzisyenleriydi. aslına bakılırsa rock & roll ve rock için "beyazların yaptığı ve biraz daha sertleştirdiği r&b" demek abartı olmayacaktır; çünkü 20. yüzyıl popüler müziğinin en önemli temelleri 50'lerde siyah r&b müzisyenleri tarafından atılmaktaydı.
1950'lerin sonu, 60'ların başına gelindiğinde ise r&b içinde bir dönüşüm yaşanıp müzikler daha çok "groove" ve dinamizm* kazandı. böylelikle soul ortaya çıktı. soul da üretildiği yere göre farklılıklar göstermekteydi. abd'nin new york ve chicago gibi büyük şehirlerinde yapılan soul müzik daha steril, daha düzgün ve daha ziyade vokal eksenliydi. detroit'te motown nam bir plak şirketi çıkmış, başlı başına bir müzik türüne adını vermişti. motown şarkıları; r&b, gospel ve rock & roll etkilenimlerinin hepsini birden taşımanın yanında popüler şarkı formuna sadık bir özellik gösteriyordu. abd'nin güneyinde ise soul daha sert ve çiğ olup, melodiden ziyade ritme dayalı bir özelliğe sahipti. birbirinden çeşitli noktalarda ayrılmalarına rağmen bütün bu müzikler soul'u oluşturmaktaydı ve 60'lar boyunca listeleri kasıp kavurdu, tüm dünyada pek çok gencin hayatını değiştirip gruplar kurmalarına sebep oldu (bkz: the beatles), (bkz: the who), (bkz: the small faces).
60'ların sonlarında ise özellikle james brown, sly and the family stone, the meters gibi isimlerin öncülüğünde funk diye bir tür gelişti, az zamanda büyük işler başardı. daha dinamik, daha çok ritim temelli ve daha "groovy" olan bu müzik herkesin kafasını bir öne bir arkaya sallanmaya teşne hale getirdi.
70'ler boyunca etkisini sürdüren soul, funk gibi siyah müzikler 70'lerin sonunda disco akımına sebebiyet verdi. 80'lerden sonra da gelsin rap'ler gitsin hip-hop'lar, urban'lar, gangsta'lar, şunlar ve bunlar.
r&b böyle bir deryadır, içinden çıkılmaz; girmesini bilene.
güzellik sırları (http://www.elle.com.tr/guzellik)
Not: bir çalintidir.. :P
aslında r&b biraz ara form gibi yani r&b yapan sanatçıları başka yerlere de koyabiliriz gibimize geliyor ama ne tarafa koysak bir kısmı diğer parçada kalıyor tam bir bütün olunamıyordu bence bunun eksiğinden ortaya çıktı :) müzikte herkes ayrık küme olmaya çalışıyor bunun gibi arada kalanlar için sıkıntılı bir durum oluşuyor. aslında r&b ve benzeri müzik türlerine kesişim kümeleri diyebiliriz bence. kırmızı ve mavi ana renk olup moru oluşturması gibi ;) :sizo
-
Emeğinize sağlık güzel paylaşım.
-
Get the information you really feel that it is very interesting in terms of disseminating information on good tunes, then stick the web to see the primacy.
-
R&B (R'n'B) , yani açılımıyla rhythim & blues nedir?
R&B (tıpkı rock gibi) bir üst türdür. soul (tüm alt türleriyle birlikte), funk (tüm alt türleriyle birlikte), disco (tüm alt türleriyle birlikte), hip-hop (tüm alt türleriyle birlikte), rap (tüm alt türleriyle birlikte), motown ve doo wop gibi bir sürü tür r&b kategorisine girer. pek çoklarına şaşırtıcı gelse de ray charles da r&b yapar, wu-tang clan de; aretha franklin de r&b yapar mary j. blige de.
elbette r&b zort diye bütün bu türleriyle birlikte ortaya çıkmamıştır. 1940'ların sonlarında blues'dan (özellikle jump blues'dan) türeyen r&b aslına bakılırsa müzikal anlamda blues'la çok da yakın değildir. bir kere blues'un temelinde "groove" yoktur; r&b blues'dan aldığı mirası müziğe groove ekleyerek geliştirmiş, dönüştürmüştür. blues daha ziyade doğaçlamaya dayanırken r&b'de önemli olan (bir "form" olarak) "şarkı"dır.
r&b'nin ilk büyük yıldızı olarak ray charles'ı göstermek sanıyorum yanlış olmayacaktır. 50'lerde ray charles, sam cooke, fats domino, the coasters, lloyd price, jackie wilson gibi r&b müzisyenlerinin yanında pek çok doo wop grubu da r&b'nin temelini oluşturmuş. the del vikings, the five satins, the drifters, the penguins, the chords, the clovers, the skyliners gibi gruplar önemli doo wop grupları olarak örneklenebilir. ayrıca little richard, larry williams gibi yaptığı müzikler genellikle "rock & roll" olarak tanımlanan müzisyenler de aslında r&b müzisyenleriydi. aslına bakılırsa rock & roll ve rock için "beyazların yaptığı ve biraz daha sertleştirdiği r&b" demek abartı olmayacaktır; çünkü 20. yüzyıl popüler müziğinin en önemli temelleri 50'lerde siyah r&b müzisyenleri tarafından atılmaktaydı.
1950'lerin sonu, 60'ların başına gelindiğinde ise r&b içinde bir dönüşüm yaşanıp müzikler daha çok "groove" ve dinamizm* kazandı. böylelikle soul ortaya çıktı. soul da üretildiği yere göre farklılıklar göstermekteydi. abd'nin new york ve chicago gibi büyük şehirlerinde yapılan soul müzik daha steril, daha düzgün ve daha ziyade vokal eksenliydi. detroit'te motown nam bir plak şirketi çıkmış, başlı başına bir müzik türüne adını vermişti. motown şarkıları; r&b, gospel ve rock & roll etkilenimlerinin hepsini birden taşımanın yanında popüler şarkı formuna sadık bir özellik gösteriyordu. abd'nin güneyinde ise soul daha sert ve çiğ olup, melodiden ziyade ritme dayalı bir özelliğe sahipti. birbirinden çeşitli noktalarda ayrılmalarına rağmen bütün bu müzikler soul'u oluşturmaktaydı ve 60'lar boyunca listeleri kasıp kavurdu, tüm dünyada pek çok gencin hayatını değiştirip gruplar kurmalarına sebep oldu (bkz: the beatles), (bkz: the who), (bkz: the small faces).
60'ların sonlarında ise özellikle james brown, sly and the family stone, the meters gibi isimlerin öncülüğünde funk diye bir tür gelişti, az zamanda büyük işler başardı. daha dinamik, daha çok ritim temelli ve daha "groovy" olan bu müzik herkesin kafasını bir öne bir arkaya sallanmaya teşne hale getirdi.
70'ler boyunca etkisini sürdüren soul, funk gibi siyah müzikler 70'lerin sonunda disco akımına sebebiyet verdi. 80'lerden sonra da gelsin rap'ler gitsin hip-hop'lar, urban'lar, gangsta'lar, şunlar ve bunlar.
r&b böyle bir deryadır, içinden çıkılmaz; girmesini bilene.
Not: bir çalintidir.. :P
R&B'yi diğerlerine göre daha çok seviyorum. "[/size]r&b böyle bir deryadır, içinden çıkılmaz; girmesini bilene." kesinlikle doğru söylenmiş.