Disiplinden bahsediyorsak eğer, ilk başa wolfsburg, ondan sonrasınaysa manu'yu koymak gerekir. Herkes bilir ki Alman futbolu dünyanın en disiplinli futboludur. Şimdilerde Alman milli takımının ilk 5'te yer almasının başlıca nedenide bu, disiplin aşığı olmaları. Yani diyeceğim o ki, Wolfsburg'un kolay gol yiyor olması onların panik yapıp dağılacağı manasına gelmiyor. aksine gol yedikten sonra avantajlı konuma geçen nadir takımlardandır çünkü karşı taraf gol yeme stresini o futbol karşısında fazlaca hisettirir. Debrejen ile şimdiki wolfsburg'u karşılaştırmak büyük bir çılgınlıktır bana göre hatta onların daha iyi oldğunu söylemek. daha önce de dediğim gibi, beşiktaş'ın tek avantajı ikinci torbadan real madrid'in çıkmamış olması. ve tabi manu'da c. ronaldo gibi bir futbolcunun eksiği. ama bu demek olmuuyor ki man güçsüz, kolay yenilen bir takım. aksine halen dünyanın en iyi futbolunu sergilemekte -barça'dan sonra tabi-
Pollyanna olmaya gerek yok. Ben beşiktaş'ın oynadığı- heleki son zamanlarda iyice abarttığı- defansif ağırlıklı futbolla bu gruptan çıkacağına inanmıyorum. Azıcık futbola ilgisi olan adam bu grubun dizilişine bakarken ''hehehe hayırlısıyla geçeriz lan, ne var?'' demez, dememeli.
Denizli beni şaşırtırsa ne ala ama zor diyorum. gün gelir bu yorumumu bi yerime kendim sokarım ama yeter ki çıksın, biz de görelim.
