Alternatifim Cafe

Heyecan

Discussion started on Psikoloji

...LaL...

Heyecan, psikoloji tarihinde zamana bağlı olarak farklı şekillerde ele alman ve tanımı oldukça güç olan kavramlardan biridir. Başlangıçta fonksiyonalist-biyolojik perspektiften tanımlanmaya çalışılmış, daha sonra bilişsel süreçler açısından yaklaşılmıştır. Genel olarak heyecan, aktüel duygusal durumda bir kesinti, bir değişiklik olarak meydana gelmekte ve bir takım belirgin tepkiler seti halinde ortaya çıkmaktadır.

Örneğin fizyolojik değişiklikler, yüz ifadelerinde değişmeler, belirli bir yönde eyleme yöneliş gibi. Uzmanlara göre duygusal sürecin hangi anında heyecanın ortaya çıktığım netlikle söylemek, yani heyecanın gerek ve yeter koşullarını saptamak zordur ve heyecanın bu perspektiften doyurucu bir tanımı yapılamamıştır.

Bunun yerine prototipik bir tanım yolu seçilmiştir (Fehr ve Russell), yani bireyin davranışları bir takım belirtilerin (fizyolojik, sübjektif, davranışsal tepkiler ve yüz ifadeleri) yüksek düzeyde veya şiddette görülmesi halinde heyecan olarak adlandırılmaktadır. Heyecan anı, duygular dünyasının en belirgin bir şekilde farkedildiği an olmaktadır.

Literatürde heyecansal durumların çeşitliliği ve dilin duygu vokabülerinde yansıyan türlülük, esas olarak ve büyük ölçüde iki boyutlu bir uzayda temsil edilmektedir. Bunlar iyi-kötü (rahatlatıcı-rahatsızlık verici) ile güçlü-zayıf eksenleridir. Ancak heyecanları, kategorilere bağlamak da mümkündür; Darwin'den esinlenen ve insan türünün temel heyecanları kapsayan bir heyecan repertuvarıyla donanmış olduğunu varsayan bazı yazarlar, biyolojik perspektiften hareketle sınırlı sayıda heyecan ayırdetmektedir.

Örneğin yüz ifadeleri konusundaki çalışmalarıyla tanınan Ekman temel heyecanlar olarak sevinç, şaşırma, öfke, korku, üzüntü, tiksintiyi saymakta, bazıları bunlara ilgi, utanma ve suçluluğu eklemektedir.

Heyecanların anlaşılmasında, bir diğer perspektif, bilişsel niteliklidir. Bu perspektif oldukça çeşitli teorik çalışmalara yol açmıştır. Bunlar arasında 'heyecanın kör bir biyolojik süreç olmadığı ve durumun birey tarafından değerlendirilmesinin sonucu olduğu' görüşü (Schachter ve Singer); heyecanların ortaya çıkışında 'bilişsel süreçlerin rolünü vurgulayan' görüşler (appraisal theories) (Frijda, Lazarus, vb.); 'davranışın seyrinin kesintiye uğramasının rolünü vurgulayan' görüşler (discrepeancy theories) (Mandler, Miller, Oatley vb.); 'şemaların rolünü öne çıkaran' görüşler (schemaüc theories) (Bower, Leventhal, vb.) sayılabilir.



Kaynak: Mustafa Önderli
#1 - Kasım 03 2006, 21:57:21

bu yazıdanda anlaşıldıgı üzere

yanlış değerlendirdiğimiz heycan kelimesi açıkça anlatılmış

yani sadece insan sevindiğinde heycanlanmaz..

korku, tiksinme, üzülme..

duygu yoğunlugu yani..

tskLer LaL..

Hem bir düşünce disiplinini hemde bir kelimenin anlamını aynı anda anlatmışsın..

BiLgine sağLık..
#2 - Aralık 14 2006, 16:23:42
๒єภเ รєש๓єк เçเภ קг๏ﻮгค๓lคภ๓ค ๔єשгєlєгเภเ אคкคгı๓!!

UYARILDIM : ))) İMZA YOK: )) Üstad Kafamı Bozma :sopa Yap Bi İmza En Şekilinden :urfa By TrAiToR :artis

...LaL...

Yazı alıntı...
Okuyup değerlendirdiğin için teşekkür ederim...
Birinin birşeyler çıkarabiliyor olması sevindirici...
#3 - Aralık 15 2006, 20:18:46

tatlicadi

Örneğin fizyolojik değişiklikler, yüz ifadelerinde değişmeler insan heyecanlanınca belli edemeden duramıyo ister istemez onu dışa vuruyo
bu arada teşekkürler LaL
#4 - Aralık 23 2006, 14:10:29

Üye:

0 Üye ve 1 Ziyaretçi konuyu incelemekte.