Alternatifim Cafe

İlhan İrem!

Discussion started on Yerli Sanatçılar - Gruplar



1955 - Bursa'da 1 Nisan günü dünyaya geldi.
1969 - ...Ortaokul son sınıf... 14 yaşındaydı. Okulun lise bölümünde okuyan müzisyenlerin çağrısıyla, okul orkestrasına solist olarak
girdi.
1970 - Meltemler. Milliyet gazetesinin düzenlediği Liselerarası Müzik Yarışmasında Marmara Bölgesi birincisi oldu. Aynı kadro ile 1972
senesine kadar Bursa Çelik Palas Otelinde ve Uludağ diskolarında dans müziği şarkıcılığını sürdürdü.
1973 - Besteci, söz yazarı, yorumcu olarak müzik dünyasına girdi. İlk 45'lik;
"Birleşsin Bütün Eller \ Bazen Neşe Bazen Keder".
1974 - İlk hit: "Yazık Oldu Yarınlara \ Haydi Sil Gözlerini" İkinci 45'lik.
1975 - "Anlasana \ Ne Güzel Bak Yaşamak" Üçüncü 45'lik.
1976 - "Bir Varmış Bir Yokmuş (Kuklacı Amca) \ Hasretim Sana". Dördüncü 45'lik. Tanrı'yı sorguladığı, metafizik bağlamdaki ilk yapıtı
30.000 Adet basıldıktan sonra gelen baskılar sonucu plak şirketi tarafından toplatıldı.
1975 - "Ver Elini \ Üzülme Dostum". Beşinci 45'lik.
1976 - "İlhan İrem 1973-1976". İlk 33'lük.
1976 - "Havalar Nasıl \ Gözünü Seveyim". Altıncı 45'lik.
1977 - "Sensizde Yaşanıyor (İşte Hayat) \ Son Selam". Yedinci 45'lik.
1978 - "Ayrılık Akşamı (Konuşamıyorum) \ Sen Bilirsin". Sekizinci 45'lik.
1979 - "Bir Zamanlar \ Yeni Bir Şarkı". Dokuzuncu 45'lik.
1979 - İstanbul Devlet Senfoni Orkestrası'nın da yer aldığı çok kalabalık bir müzisyen kadrosu eşliğinde doldurduğu senfonik anlamdaki
ve kalıcı müzikaliteye doğru ilk adımı olan albüm çalışması: "Sevgiliye". (Bu uzunçalarında ilk kez akademik bir çalışmaya girmiştir
Esin Engin'in aranjörlüğünde ve yine ilk kez kendisine ait olmayan bir şiir besteler: Nazım Hikmet - Hoşgeldin..) Bu albümün
şarkılarından "Bir Yıldız" ile 1979 Eurovision Türkiye finaline kalan sanatçı, yarışamadan askere alındı.
1980 - Eylül ayında döndü. 70'li yıllar boyunca aşk baladları söyledikten sonra bu tarihten itibaren bir değişim sürecine girdi. 80'lerin i
ikinci yarısında iyice belirginleşen bu yeni çizgi, yeni bir dinleyici kitlesi ile bütünleşti. Bu arada düşünceleriyle, görüntüsüyle,
ürettikleriyle bambaşka bir İlhan İrem doğdu. Sanatçının anlatımıyla bu değişim 12 Eylül sonrası gördüğü Türkiye manzaralarında
yaşadıklarıyla, birikimleriyle şekillenen bir değişimdi. İrem'in anladığı manadaki Pop Müziğin erimesi, Arabesk'in krallığı, ardından
gelen piyanist ve udi şantörler, kısacası müziğin el değiştirmesi bir yana, asıl devrimi başlatan, insan olarak, sanatçı olarak çok
farklı bir çizgiye yönelişini ateşleyen olgu, en yakınların başlayarak sevdiklerinde, arkadaşlıklarında, müzik dünyasında ve
neredeyse tüm Türkiye genelinde hissettiği duyarsızlık, kalınlıktı. İnsanların birbirinden uzaklaşması, ilişkilerin, sevgilerin
şekilciliğe, sahteciliğe dönüşmesi, göçler ve Arabesk yaşamın teknoloji transferi ile reaksiyona girip pop çağını patlatması. Böyle
bir ortamda insan olarak, sanatçı olarak hayatının anlamını sorgulamaya başladı. 1980 yılına kadar ki hayatını gözden geçirince,
içtensizlik, soluk, günü yaşayan anlamsız kalabalıklar olduğuna karar verdiği insanların hepsinden ve ürettiklerinden çok
şekillerle ilgilenen popüler kültürden uzaklaştı. Bir anlamda yabancılaşarak 87'ye kadar sürecek bir inziva için evine kapandı.
Kalın perdeleri sıkı sıkıya örtülü Tarabya'daki evinde bugünkü İlhan'ı oluşturan uzun yalnızlıklar yaşadı. Kendi içine, iç uzaylarına
derin yolculuklar yapmayı öğrendi. Bu kapanış 70'lerin şarkılarındaki iyileşmez hüzünden mistik huzura, metafiziğe uzanan bir
serüven başlattı.
1981 - Döneme göndermeler içeren onuncu ve son 45'lik. "Er Mektubu Görülmüştür \ Bal Ağızlım" ve askerde yaptığı bestelerinden
oluşan bir albüm : "Bezgin". Yedi yıllık bir çalışmanın ürünü olan kesintisiz 148 dakikalık bir Rock Senfoni: "Pencere... Köprü... Ve
Ötesi..."
1982 -
1983 - Yaşam, ölüm ve ölüm ötesinin anlatıldığı üçlemenin ilk ayağı olan "Pencere". Şarkı sözlerindeki evrensel örgü ve derinlik,
metafizik çıkışlı kozmik açılımlar ve dünyadaki Senfonik Rock ekiplerinde bile az görülen yüksek müzikalite.
1984 -Bulgaristan'da düzenlenen Altın Orfe yarışmasında, İlk önce Bulgar şarkıları dalında "Merhaba Komşu" yu söyler ardından da
uluslararası şarkıcı dalında "Konuşamıyorum"u. Ama ne yazık ki dereceye giremez Türkiye. Ama İlan İrem yine de 20 ülkeden 130
gazetecinin büyük bir kısmının oyu ile "Gazeteciler Özel Ödülü"nü alır.
1985 - "Köprü": Enerji dönüşümü bağlamında ölümün anlatımı. Yayınlanan ilk kitap: "Pencere... Köprü... Ve Ötesi... (Hikaye)" Yıllardır
çizgiyle yaşayan ilk kez bir plağın öyküsünü çizgileriyle anlatacaktı.
Aynı yıl İlhan İrem'in üretimlerindeki titreşimleri algılayan, "Işık ve sevgiyle" felsefesini hayatlarına geçiren dinleyicileri tarafından
İrem Bağı adlı birliktelik kuruldu.
1986 - Türkiye'ye Eurovision'da en iyi ikinci dereceyi getiren "Halley" projesini kurgulayıp, sözlerini yazdı, besteci Melih Kibar'a teslim
etti. TRT ile olan sorunları yüzünden yurt dışındaki yarışmaya gitmedi. Resim çalışmaları ve Bursa'da ilk sergi.
1987 - İrem müziğinin evrensel huzura ve meditasyon boyutlarına ulaştığı albüm: "Ve Ötesi". Yayınlanan ikinci kitap:
"Uzaklarda Biri Var (Denemeler)".
1988 - Eski ve yeni dinleyicileri buluşturmak adına bir albüm: "Dünden Yarına".
1989 - "Uçun Kuşlar Uçun" albümü. Bandrol kuruluna takılan ve albüme alınmayan, yayını ve çalınması yasak şarkı "Blues For Molla"
1990 - Üçüncü kitap: "Katastrof (Şiirler)".
1991 - Hansu ile evlendi (1 Ekim).
1992 - "İlhan-ı Aşk" albümü.
1994 - "Koridor": 8 yılda tamamlanan yapıt bir anlamda ulaşılan şiirsel ve müzikal yetkinliğin, İlhan İrem felsefesinin manifestosu
niteliğinde. "Delirium (Denemeler)": Dördüncü kitap. Ayrıca sert ritimli şarkılar ayıklanarak ve bazı ilavelerle Koridor albümünün
meditasyon versiyonu "Romans" albümü.
1995 - "Sevgililer Günü \ The Best Of İlhan İrem1" albümü.
1997 - "Aşk İksiri & Cadı Ağacı \ The Best Of İlhan İrem2" albümü.
1998 - "Hayat Öpücüğü \ The Best Of İlhan İrem3" albümü ve "Millenium/Sanalizasyon Fareleri, Yarasalar Ve Diğerleri (Denemeler)"
kitabı.
2000 - İlhan İrem sevecenlerden gelen yoğun istek üzerine 1980'li yıllarda çıkardığı Bezgin, Pencere, Köprü, Ve Ötesi isimli albümlerini
tekrardan orijinal olarak dört yeni albümde çıkardı. Bunlar "Bezginin Gizli Mektupları", "Uçuk Mavi Pencere", "Bulutlara Köprü",
"Düşler ve Ötesi" isimleriyle 2000 yılında tekrar piyasaya çıktı.
2000 - 5 Aralık 2001 İlhan İrem'in babası 75 yaşındaki Nahit Aldatmaz, önceki akşam Bursa'da vefat etti.
2001 - İlhan İrem uzun süredir üzerinde çalıştığı albümü altı yıldan sonra tamamladı ve piyasaya çıkardı. "Seni Seviyorum"
#1 - Mart 01 2006, 19:02:20

sadece ses1 cok gusellllll

[eklenti yönetici tarafından silindi]
#2 - Mart 13 2006, 19:56:54

sözler süper sözleri yorumlaması ayrı bi süper
#3 - Nisan 04 2006, 22:10:38

İLHAN IREM IN HER SARKISI GUZEL BILINMEYENLERDEN YANI YENI NESIL PEK BILMIOR BOLESI DAHA II BENCE ESKILER SEVSIN YETER ONU
#4 - Temmuz 19 2006, 00:09:51
Sana Söylediklerimi Sonsuzlukla Çarp Hiçligin Derinliklerine İn Yinede Sana Söylediklerimin Milyonda Birini Anlamamışsındır

canozgur_91

Sesi ve müziğiyle gerçekten çok iyi bir sanatçı  ;) Konuşamıyorum, Anlasana ...
#5 - Temmuz 19 2006, 00:11:50

anlasana yı çook sefiorum ya
gerçekten ii bi sanatçı bence
#6 - Ağustos 23 2006, 03:51:57
İmzanız kural dışı

 ya adamın şarkılarını her dinleyişimde o yıllara dönüorum sankiii. özellikle anlasana çook güsell :4  ya bi de yeni albüm çıkaracak mı ?? bu konuda bilgisi olan warsa söleyebilir mi acaba?????   :))
#7 - Ağustos 24 2006, 12:56:12
Kör kuyuların dibinde Yusuf'tum,
Kerbela çölünde Hüseyin.
Zindanlarda Cem Sultan,
Sehpalarda Pir Sultan.
Ve Madımak'ta otuzyedi can...

Babamla bir "Konuşamıyorum" ve "Anlasana" söyleyişimiz var ki adamın kemikleri sızlıyordur. Sesi biraz fazla yumuşak gelmekte bana.
#8 - Şubat 01 2010, 01:58:51

Üye:

0 Üye ve 1 Ziyaretçi konuyu incelemekte.