kıvrak tenine hep kirli eller dokundu senin, fahişe
kan güzeli dudakların,
kış güzeli rengin,
çimen yeşili gözlerin sevmedi kimseleri,
sevemez ki.
gezintiye çıkmak için seçilmiş bir at gibi seçtiler seni,
gelişigüzel.
kirli gözleriyle soydular,
pis nefesleriyle okşadılar,
umarsız sesler çıkardılar.
kimi zaman acıttılar, kimi zaman hoyratça hırpaladılar.
sevmedi tenin hiçbirini.
sevemez ki.
sen fahişe, uyuyamadığın her gecede nefret ettin birşeylerden.
o pis ellerden, kirli heveslerden, düzensiz nefeslerden.
üstündeki o südyenden, altındaki o çoraptan, birtürlü çözemediğin o kemerden, açamadığın o düğmeden...
nefret ettin herşeyden.
sen fahişe, kendini sattığın her gecede, aslında sen kendini yaktın,
hıçkıra hıçkıra ağlamak varken, sen içinden ağladın.
sen gerçek bir fahişesin fahişe.
gerçek bir fahişe.
Seray
291109
301109