İnsan bazen kendi kendine dünyayı yaşanmaz hale getiriyor. Olumsuzluklara odaklanıyor hep. En ufak detayı bile büyütebiliyor.
Bazen isyan ediyor ''Neden ben?'' diye. ''Neden istediğim olmuyor,neden hep kötüler beni buluyor?'' gibi sorular kemiriyor aklını.
Oysa bir bilse hayatın iniş ve yokuştan ibaret bir oyun olduğunu... Hep onu bulan kötülüklerin aslında olgunlaşmasına yardımcı olan detaylar olduğunu... Bugün kar yağıyorsa yarın güneşin doğabileceğini...
En azından, tekerlekli sandalye ile hayatı uzaktan seyreden insanların varlığını hissetmeli insan. Ayaklarının,kollarının varlığına şükredebilmeli en azından. Hedefine ulaşamadığında ''Hayırlısı buymuş.'' diyebilmeli. Elindeki mevcut şartları değerlendirebilmeli.
Nefes aldığın sürece hayat devam edecek. Sen kenine bir şey yapmadıktan sonra hayata engel olamıyorsun. O zaman yaşayacaksın. Madem yaşayacaksın 3 günlük dünyada. Hayatı zehretmeye ne gerek var?