Son bu, vaktidir, gerçekleşmeli beklenen düş bozumu.
Kömür karası hayal denilen; yaşam fazlası, duygu bozukluğu.
Düz duvara tırmanma çabası mutluluğa koşma durumu, yerinde sayarsın akıl yoksunu!
Mateminde yitirirsin, dalarsın bodoslama, izlersin kendi yasını tutuşunu.
Yarım bırakır sorgunu, gözlersin hüzünlerin yolunu.
Susun, çekemem suallerin yüzeyindeki huzursuzluğu.
Anlamlandıramam bakışlarında nükseden sonsuzluğu,
Yatıştırmak güç, çığlıkları bastıran bu suskunluğu.
Kazıyamam ellerini çektiğin an tenimde birikmeye başlayan tortuyu.
Rengim yok, beyazlığıma yokluğun vurdu.
Sözüm ok, sesimden ayrıldı sessizliğinle vuruştu!
Dillendirir bilinç, bırakımında nakledilen her bir sorunu.
Kurcala hadi, bellek "sen" dolu.
Yıkıcı gidişinin kalıcı olgusu, dibe çökmekte benimle yüreğinden düşme korkusu.
Öncesi-sonrası, başı-sonu, bir muhakemedir ki öyle yorucu.
Alsaydım kollarında kalan uykumu.
Kayboldu duyusu, bıraksaydın bari kokunu...
SrpSzgn -Sana akar vakti bilinmeyen yokluk sancıları.-