Alternatifim Cafe

Varşova Gettosu İsyanı

Discussion started on Avrupa ve Bizans Tarihi

Varşova Gettosu İsyanı

Gönül isterdi ki yazımızda daha güzel bir konu işleyelim; ama insanların unutmaması gereken o kadar çok şey var ki... Holokost (Yahudi Soykırımı) ise bunların en başında gelmektedir. II. Dünya Savaşı sırasında Yahudiler Almanlar tarafından Gettolara kapatılmıştı. Bunun sonucunda ise doğal olarak direniş çabaları oluştu.  Örneğin; 14 Mart 1942 tarihinde birkaç Yahudi, Ukrayna’daki bir gettodan kaçıp partizanlara katılmıştır. Bunun sonucunda ise tüm hasta ve yaşlı Yahudiler sokakta vurulup, 900 Yahudi diri diri yakılmıştır.

Fakat bu isyanların dünyaca en fazla duyulanı şüphesiz Polonya’daki Varşova Gettosu isyanıdır. Bu getto Hitler ve Nazi’lerin dünyayı ele geçirme ve Yahudilleri katletme planlarının bir kısmını teşkil etmekteydi. Getto tarihçesinde birçok başkaldırı, önemli olay ve ölüme rastlanılır.

Varşova Gettosu 1939 yılında şehrin 16 x 16 blokluk bir bölümüne inşa edildi. İlk zamanlarda gettoyu saran duvarlar henüz yoktu fakat Yahudiler burada yaşamak zorundaydı. Yahudiler’in çok az miktarda mala ve stoğa sahip olma hakkı vardı. SS askerleri tarafından görülen mücevherata getto kapısında el konuluyordu. Getto şehrin yoksul sayılabilinecek ve genel olarak Yahudi olmayan Polonyalılar’ın yaşadığı bir bölümünde kurulmuştu. Yoksul Polonyalılar evlerinden çıkartılmışlardı fakat buna karşılık istedikleri Yahudi evlerine ve işlerine sahip olma hakkı kazanmışlardı. 15 Kasım 1940’ta getto duvarlarla çevrildi ve 500,000 Yahudi getto duvarları içine hapsedildi.

Varşova Gettosu’nda yaşam koşulları dayanılmaz haldeydi. Çok az miktarda erzağın gettoya sokulmasına izin veriliyordu, binaların büyük kısmı yıkılmak üzereydi. Yahudilerin içinde yaşadığı birkaç evde oda başına yaklaşık yedi aile düşmekteydi. Yahudilerin sahip olduğu dükkanlar yasadışı olduğu için birçok ihtiyacın karşılanması çok zor, hatta imkansızdı. İhtiyaçların karşılanması için karne sistemine geçilmiş olmasına karşın hala birçok Yahudi açlık ve kıtlık çekiyordu. Çalışabilecek durumda olan Yahudiler fabrikalarda silah ve cephane yapımında çalıştırılıyordu. Naziler yaşlılara sokakları su ve sabunla yıkattırıp bunu zevkle seyrediyorlardı. Ayrıca Yahudilerin saçlarını kesiyor, eşyalarına el koyuyor ve dovüyorlardı. Gettoda yaşayanların bu saldırılara hedef olmak için hiçbir şey yapmalarına gerek yoktu.

Gettonun amacı Yahudileri toplama ve ölüm kampların göndermeden önce bir araya toplayabilmek ve onları normal halktan ayrı tutabilmekti. 1942 yılı boyunca 300,000 kişi hastalık ve açlık nedeniyle ya da toplama kamplarına gönderilerek hayatını kaybetti. Hergün yaklaşik 100 Yahudi ölüme götürülmektedi. Varşova Gettosu’nun şartları bundan daha kötü olamazdı.

Naziler 1943’te gettoyu boşaltıp Yahudileri Auschwitz’e göndermeye karar vermiştir. Almanlar bunun üstüne, Yahudi polislerine talimat verip, 300,000 Yahudi; çocuk, kadın, erkek Treblinka ölüm kampına yolladılar ve öldürüldüler. Varşova gettosunda sadece  60,000 Yahudi kaldı. Yahudiler, Almanların onları Treblinka ölüm kampına yollayacaklarını öğrendiler. Onlar azim ve cesaret içinde getto otoritelerine karşı bir isyan planladılar.
 
Yahudiler’in çoğunlu gençler olduğundan kendi aralarında bir organizasyon kurdular. Bu organizasyonun ismi ise de (Z.O.B) Zydowska Organizacja Bojowa’dır. İsyanın başında olan gencin ismi ise de Mordecai Anielewicz idi. Böylece 19 Nisan 1943’te Varşova Gettosu İsyanı başladı.

Yahudiler nerdeyse silahsız denilecek şekilde saldırıya geçtiler. Çatışmalar genellikle sokaklara meydana gelmekte, bazı yerlerde ise camdan cama, binadan binaya çatışmalar yer almaktaydı. Yahudiler Almanları üç hafta boyunca durdurmayı başardılar. Almanlar’ın yaptığı bir açıklamaya göre Alman ordularına Avrupa’nın işgali sırasında karşı konulamamıştı, onlara sadece Varşova Gettosu’ndaki Yahudiler karşı koyabilmişti.

Planlanan bu isyanda, az silah olmasına rağmen başarıya ulaşıldı, fakat bu, sadece kısa bir süre içindi. İsyanda kazanılan başarıdan sonra Yahudiler haftalarca yeni planlar yaparak, zamanlarını çalışarak geçirdiler. Aynı zamanda Almanlar da Henrich Himmler’i SS komutanlığına getirdiler. Almanlar kuvvetlenip gelmişlerdi ve büyük bir orduya sahiptiler. Bunun üzerine Yahudiler 16 Mayıs günü isyanın bittiğini duyurdular. Almanlar da zafer sembolü olarak Varşova’daki en büyün sinogogu yıktılar. İsyanın 23 yaşındaki lideri Mordecai Anielewicz’in son mektubunda şunlar yazıyordu: (23 Nisan 1943) “Olanlar hayal edebileceğimizin ötesindeydi. Almanlar iki kere gettomuzdan kaçtı. Gruplarımızdan biri, kırk dakika boyunca, diğeri altı saatten fazla dayandı. Yahudilerin yaşadığı koşulları tarif edecek sözcük bulamıyorum. Sadece seçilmiş birkaçı dayanacak; diğerleri eninde sonunda can verecek. Ok yaydan çıktı. Arkadaşlarımızın gizlendiği yerlerde havasızlıktan mum yakılamıyor. Asıl olan şu: Hayatımın düşü gerçek oldu; Getto’da Yahudi direnişini bütün büyüklüğü ve görkemiyle gördüm.”

Ayaklanmanın sonunda gettoda yaşayan 60,000 Yahudi’nin tamamı yardıma gelen eğitimli SS askerleri tarafından öldürüldü. Sadece isyan lideri, Mordechai Anilewicz’in yadımcılarından biri olan, Marek Edelman, Varşova Gettosu İsyanı’ndan sonra hayatta kalabilmiştir.

Yahudiler’in Varşova'daki zaferi sona ermişti. Oysa daha çok silahları ve daha çok vakitleri olsaydı, belki de şimdi kurtulmuş olacaklardı.

Kaynak:

www.jewishvirtuallibrary.org

http://www4.gantep.edu.tr/~da23635/trh.htm

 



   Varşova gettosu isyanını simgeleyen bu  heykel, Yeruşalayim'deki Holokost Müzesinde bulunmaktadır.
#1 - Ocak 03 2007, 00:47:16

Tarihteki en onurlu hareketlerden biri.
#2 - Haziran 28 2008, 19:30:46

Üye:

0 Üye ve 1 Ziyaretçi konuyu incelemekte.