Öğretmenliği özledim. minik parmakların kocaman güzellikte eserlerini, oyun oynanacağı vakit sevinçleriyle attıkları çığlıklarını, birşeyleri öğrenip 'aferin'i alınca yüzlerine yansıyan mutluluğu, moraldeki en ufak düşüşü farkedip derdi soran büyümüşte küçülmüşlüğü, bilmecelere alakasız sallayışlarını, şarkıları eksik gedik seslendirişlerini, komik danslarını, ve gitme vakti geldiğinde boyna atlayıp kondurduğu tatlı öpücüklerini özledim.