SİMİTÇİDEKİ SIR
TV 8'de katıldığı bir programda ünlü basketbolcu Hidayet Türkoğlu'nun anlattığı bir hikayedir bu:
Ünlü basketbolcu Hidayet Türkoğlu eşiyle birlikte, Eminönün' de geziyordu. Önce akvaryumcuları dolaştılar, Kapalıçarşı, Nuriosmaniye, Yerebatan Sarnıcı, Ayasofya, Sultanahmet, Topkapı Sarayı, Gülhane Parkı derken, Yeni Caminin önüne kadar geldiler. Orada bağıra bağıra simit satan bir çocuk vardı. Basketbolcu birden
durakladı...Sonra simitçiye yaklaştı: - Simit'in kaça koç ?
- 300 bin abi. Çıtır çıtır....
- Tezgahta kaç simit var?
-70,80 tane var herhalde abi...
- Hepsini alsam ne tutar?
-24milyon.
-Al sana 30 milyon... Farz etki hepsini aldım...
-Sağol abi... sağol...
Basketbolcu üç onluk çıkartıp simitçinin önüne bıraktı. Esi şaşkındı. Üç beş adım yürümüşlerdi ki eşine yaklaşıp fısıldadı.
- Hidayet sen deli misin?
- Yooo
- Peki yemediğimiz simitlerin parasını niye verdin ?
- Boş ver sorma.
- Diyelim ki soruyorum. Hem de ısrarla
- Öyleyse söyleyeyim. Tablanın kenarı dikkatini çekti mi? Tahtaya bir isim kazınmıştı.
- Nasıl bir isim ?
- Hidayet yazıyordu,çünkü o tezgah,eskiden benimdi.