bir maske kanar mı?
seni görmedikleri, sana bir an bile dikkatle bakmadıkları, sadece kör bir tutku olarak kalıp seni anlamadıkları için, onlara yaptığın onca acımasızlık, ettiğin onca kırıcı söz, aşağıladığın onca sahipsiz ruh yine gelip seni incitirdi.
onlar seni hemen unuturdu; ama sen hiçbir şey ve kendini unutamadığın için masken bile kanardı.
ve ben işte o kanayan maskeye vuruldum.
ben işte o maskenin sevgisizlikten donmuş dudaklarına vuruldum.
ve hayatımın bütün dikkatiyle baktım ona.
bir maskenin ardına gizlenmiş bir ömre, o kutsal ve deli lambanın etrafında sonsuz bir acıyla dönüp duran kelebeğe, o kelebeğin kanatlarına takılı kalmış iki çıplak göze ömrümün bütün dikkatiyle baktım.
maske o an eridi.
lamba güneşe karıştı.
o gizli odanın bütün kapıları, bütün pencereleri bir anda sonsuzluğa açıldı.
kelebek ömrüme bütün özlemiyle, bütün rengiyle aktı.
ve hayat denen bu karanlık, bu ıssız orman senin için tümüyle bana dönüştü.
ve orası senin sığındığın odadan farksız, o oda kadar inandığın ve bildiğin bir yer oldu.
hayatındaki bütün uzaklıklar kalbim kadar yakın oldu sana.