Alternatifim Cafe

Ütopik ihtisas.

Discussion started on Sizden Gelenler

Kendi İçinde Cız Eden Şiir



"Sonunu bilerek okuduğun bütün masalların kahramanı sensin."

Bir masalın ağıtında saklanan bütün kelimeleri sil yerimden,
Gerekirse öznesiz olsun cümlelerim,
Yüklenme yüklemlerime,
Onlar ki, senin bitiremediğin cümleleri bitiriyorlar kendilerince.
Bak, bir katilin mezarında ağlıyorsun şimdi sessizce,
Ellerini tutacak kimse kalmadı,
Olsun, hâlâ kabulünsem, ellerim olur musun?

Aşkı bulamayan sokak çocuklarıyla karşılaştın mı hiç?
Bir ellerinde ondan bundan aldıkları birkaç kuruş,
Diğer elleri ceplerinde -ki büyük ihtimalle o sıra keşfediyorlar bedenlerini.-
Akıllarında birkaç soru;
"Acaba bir şeker kaç dayak yapar bizim fakirhanede?"
Ya da, "Atılan onca dayak alır mı ağzımdan şekerin tadını?"
Ve, "Beni *** yaptılar, bu benim günahım mı?!"
Bir de, organ mafyasını bekleyen kocaman kalpleri var.
Kim bilir başka bir bedende kimin aşkını yaşatacaklar.
Aşkı bulamayan sokak çocuklarının gözlerine baktın mı hiç?
İşte Tanrı oradan karşılıyor yağmur masrafını.
Ağlamak, onlar için bu kadar sıradanken,
Bir adam terk etmiş beni, çok mu?
Sen söyle adam, vicdan dediğimiz artık bizde yok mu?

Gelirini dilek ağaçlarından karşılayan haberci kuşlarla konuştun mu hiç?
Kavuşamayan onca çıkarsız sevdanın umududur onlar.
Ve birbirini özleyenlerin gurbet türkülerini
oradan oraya taşıyan bülbül sesleri vardır hepsinin.
Hepsi ölüme dört gözle bakar
ve bir avcı tüfeğine kurban gitmenin korkusuna aldırmadan uçar.

Bütün çocukların ve kuşların öleceği bir şehir hayal ettin mi sen?
Kefenler şekerden olacak, mezarlıklarsa bayram yeri.
Dünyanın umrunda olmayacak yine,
Eğer ölen dünyanın anasını ağlatan yerine, masum bir serçeyse..

Şimdi düşün ki,
Bir sokak çocuğuyum ben,
Gariban, haberci bir kuşum
Ve kim bilir, serçeyim belki de...
Her durumda ölen benim yani.
Sızlar mıydı, cız eder miydi için yine de?...
Biliyorum, kalbinde yatacak yerim yok.
Ama olsun, sen benimkine yatıya gelsene?...

30üç11 | 22:35
MerveCeylan.
#401 - Mayıs 08 2011, 12:51:21
‎ Unutma! Kendine yarattığın dünyada, içine aldığın tüm vatandaşlar arasında en 'solcu' benim!
Mercey.




Gözleri yoktu O'nun,
Kalbi, rengi yoktu.
Tutunacak bir dalı dahi kalmadığından,
İçindeki bütün kuşlar, güneye uçtu.

MerveCeylan. | Yalnız Ağaç
#402 - Mayıs 08 2011, 12:52:16
‎ Unutma! Kendine yarattığın dünyada, içine aldığın tüm vatandaşlar arasında en 'solcu' benim!
Mercey.




hayal bu ya,
gelsem yanına,
otursam dizlerinin dibine,
tutsam ellerini,
dalsam gözlerine,
ben konuşmasam ama
sen anlasan
'seni seviyorum' dediğimi...

hayat bu ya,
ben geldim,
ilikle kalbinin düğmelerini...

MerveCeylan.
#403 - Mayıs 08 2011, 12:53:17
‎ Unutma! Kendine yarattığın dünyada, içine aldığın tüm vatandaşlar arasında en 'solcu' benim!
Mercey.


Düş Hükümeti: Kuşlar



Bugün,
Gök kapatıyor yüzünü beyaz bulutların inadına.
Gözlerinden şehirler geçen bir kız çocuğunun duasına inanmıyor kuşlar
ve bir bir döküyor hepsi kanatlarını yerin en mahrem noktasına.
Özlüyorlar,
Bütün kainatın matemi olup, ölüyorlar...
'Kuşlar ağlar mı hiç?' diye sormayın,
Öyle bir ağlıyorlar ki,
Betondan binalar bile secde ediyor varlıklarına,
Öyle bir ağlıyorlar ki,
Tanrı iman ediyor gözyaşlarına.

Kuşlar,
Bereketi bu kaldırımların.
Bu plastik yüzlerin,
Yoklukların,
Yalanların,
Yılların habercisi.
En mahur bestenin,
En yakıcı notası.
Ölmüş bir dilencinin dudaklarından fırlayan,
'Allah rızası için kefen parası' duası.
Kuşlar,
Aşkları bu şehrin.
Sırf canları gitmek istiyor diye uçarlar güneye,
Ve hep daha güneye gidiyorlar,
Arkalarında yıkık dökük bir şehir bıraksalar bile...

Bugün,
Hüznünü cennetle besleyen bir annenin göğüslerinden taşıyor ırmak,
Yüzü suyu hürmetine kesiliyor birkaç dilek damarlarından
Ve hayallerin en başında hayatına son veriyor
Yalnızın, yalnızca konuştuğu bir düş hükümeti.
Saçlarından tutam tutam dökülen kar tanelerine,
Küfrediyor edepli çocuklar.
Terk ediyor kuşlar ülkeyi,
Ellerinde birkaç tansiyon ilacı ve bavullar...
Bakmayın siz,
Bu ülkede en çok onlar iz bırakıyorlar.

Kuşlar,
Acısı bütün ayrılıkların.
Cehenneme dönmüş kalplerin,
Bir damla suya muhtaç balıkların,
Failini bekleyen cinayetlerin sitemi.
Koca bir çınarın kimsesizliği,
Yeşili ağaçların.
Kuşlar,
Vakti geldiğinde,
Kalpten kalbe göçen terkleri her insanın.
Ve kuşlar,
Her göçte ipini keser darağacının..

1beş11 | 18:20
MerveCeylan.
#404 - Mayıs 08 2011, 12:54:36
‎ Unutma! Kendine yarattığın dünyada, içine aldığın tüm vatandaşlar arasında en 'solcu' benim!
Mercey.


Bütün Yürekler Ölür ve Aşk Galip Gelir



Gün gelir,
Bütün yürekler ölür.
Sevmeler bilmem kaçıncı sınıf acılara mahkum olur,
İhanetlerden yapılma gardiyanlar bekler başlarında,
Birbirinden ayrılan iki elin parmakları arkasında kalır hayat,
Ve gün gelir, idam cezasına çarptırılırlar,
Tanrı'nın huzurundan mahrum bırakılıp, hüzünlere sığındıkları için.

Gün gelir,
Bütün yürekler ölür.
Nefes nefese ötüşen iki kuşun kanadına sokar çomağını,
asırlık ağaç.
Yeşiline dokundu diye suçlar onları,
Rengini alacaklar diye titretir bütün yapraklarını.
Korkusundan, sırf korktuğundan, bütün kinini kusar
son baharın orta yerine.
Ve gün gelir, yeşilini kaybetmemek için savaştığı yarınlarda
Sararıp solar, dalında yatıya kalan kuşlarla...

Gün gelir,
Bütün yürekler ölür.
Kahreden bir kırmızıya bırakır kendini gök yüzü.
Yıldızlarına asar yüzünü, güneşini buz tutar.
Ayından geçip gider, günler, saatler, yıllar...
Ve gün gelir, kubbesinden aşağıya atar kendini,
Bir bulutun kimsesizliğinde yağmur olur, ağlar.

Gün gelir,
Bütün yürekler ölür.
Kapanır tek tek, gönlün içinde ufku mesken edinmiş gözler.
Yaşlanır silüetler ve hepsi yaslanır uçurum kenarına.
Ve gün gelir, intiharı yüceltir gönüller,
Bir ölümden, bin zerreye parçalanarak çoğalırlar.

Gün gelir,
Tanrı gider,
Hayat biter,
Bütün yürekler ölür.
Ve en sonunda,
Her şeyin en sonunda,
Aşk, galip gelir.
Ardında parçalanan kalplerin üstüne basa basa,
Gelmişini, geçmişini ve hatta ecdadını!
Silip atar bir kenara.

7altı11 | 13:45
MerveCeylan.
#405 - Haziran 23 2011, 13:11:37
‎ Unutma! Kendine yarattığın dünyada, içine aldığın tüm vatandaşlar arasında en 'solcu' benim!
Mercey.


Din, İman!



Sen insanı dinden, imandan çıkarırsın!
Sana tapsın diye...
Ve başarırsın.
Öyle güzel başarırsın ki,
Dini de sen olursun, imanı da...
Mesela,
Beş vakit,
secde diye yüzüne götürür yüzünü.
Peşi sıra söyler 'seni seviyorum'lu şahadetlerini,
Bir lokma dahi geçmez ağzından, dudaklarından başka..
yedi kez gidip gelir üstünde, tamamlamak için varlığını.
Ve en sonunda kendi elleriyle bırakır seni başkasının avuçlarına, birkaç kuruşa..

Sen insanı dinden, imandan çıkarırsın!
Sırf ateist düşlerde,
Sana tapsın diye...
Yani sen,
Öyle bencil, öyle yalansın!

11altı11
MerveCeylan.
#406 - Haziran 23 2011, 13:13:41
‎ Unutma! Kendine yarattığın dünyada, içine aldığın tüm vatandaşlar arasında en 'solcu' benim!
Mercey.


Bunları Nasıl Yazıyorum?



Kulağıma fısıldanan on sorudan dokuz tanesi; 'bunları nasıl yazıyorsun?'
Sanki çok maharet!
Anlatayım kısaca nasıl yazdığımı...
Sizin hayat dediğinize ben hayal diyorum,
Siz edepsizce sevişirken, ben edeplice sizi izliyorum.
Siz beton binalarda ısınmaya çalışırken, ben kumdan kaleler inşa ediyorum.
Siz severken, ben terk ediliyorum.
Size aşık olduklarında, bana kazık atıyorlar.
Sizin dostlarınız var, benimse giymeye kıyamadığım postlarım.
Sizin ellerinize değen eller, bana sadece ardımdan sallanmak için dokunuyor.
Sizin bir kenara attığınız sevgileri, ben toplayıp sevgi yumağı yapıyorum.
Sizin küfrettiğiniz o Allah'ın belası aşklar var ya, işte ben onları tek tek yaşatıyorum.
Sizin şarkılarda aradığınız isimlere ben şarkılar karalıyorum.
Sizin baktığınız yerleri, ben görüyorum.
Sizin umuda yüklediğiniz bütün anlamları ben unutuyorum.
Siz 'aman kırılmasın' diye yarım düşler kurarken, ben en büyük düşle büyüyorum.
Siz çocukluğunuzu ararken, ben onunla oyunlar oynuyorum.
Sizin yalan dedikleriniz benim gerçeklerim.
Sizin yaşadığınız dünya, benim cehennemim.
Siz cennet için türlü sevap yolları ararken, ben günahlarımı sığdırıyorum kendi cennetine.
Sizin varlığınız, benim yokluğum.
Siz somutsunuz, siz çoğulsunuz. Ben kimsenin görmediği soyutlukta yalnızlığı bekliyorum.
Sizin korktuğunuz sıratın üstünde ben hergün gidip geliyorum.
Siz her gün ölmüyorsunuz, ben ölüp ölüp diriliyorum.

Hâlâ mı merak ediyorsunuz nasıl yazdığımı?
Yok, artık yazmıyorum.
Vallahi bak.
Siz yazın, ben herhangi bir ölüm ritüelinden sonra mutlaka okurum.

17altı11
MerveCeylan.
#407 - Haziran 23 2011, 13:14:38
‎ Unutma! Kendine yarattığın dünyada, içine aldığın tüm vatandaşlar arasında en 'solcu' benim!
Mercey.


Üye:

0 Üye ve 1 Ziyaretçi konuyu incelemekte.