Marmara Deniz'inin güney sahilinde denize girmek imkansızmış. Çünkü denizde milyonlarca denizanası varmış. Denizanası sürüleri onlarca kilometrekare boyunca devam ediyormuş. Önceleri tek tüklermiş, sonradan böyle çoğalmışlar. Bunlar zararsız denizanaları da değillermiş üstelik, salya akıtıp değdiği yerleri çok kötü yakıyorlarmış.
Denizanalarının yoğun olduğu o bölgeye turist olarak gelen Japonlar, bu yaratıkları görünce o yörenin balıkçılarına bayağı bi para verip toplatmışlar. Japonların dediğine göre, denizanasından yapılan özel bi şurup cinsel gücü artırıyomuş. Japonlar sayesinde denizanası sayısında ciddi bi azalma olmuş. Bunun üzerine balıkçılar, gelir kapıları kapanmasın diye denize yem atarak, denizanalarının yine çoğalmasını sağlamışlar. Yem de yemmiş hani! Marmara'yı resmen denizanası basmış.
Ama aksilk bu ya, Japonlar birden denizanası almaz olmuşlar. Çünkü Japon hükümeti şurubun bir işe yaramadığı gerekçesiyle yasaklamış. O yemler yüzünden bu yaratıkların sayısı şu an milyonlarla ölçülemiyomuş.