Alternatifim Cafe

Türk Kızlarındaki Mükemmellik Sanrısı

Discussion started on Bay

Yazı uzun gelebilir ama özellikle erkeklerin okumasını tavsiye ederim. Yazıyı okumaya başladıktan sonra nasıl bittiğini anlamayacaksınız bile  :okey


Türk

kızlarındaki

mukemmellik

sanrısı



1. başlıkta bahsi geçen kızlarımız bittabi tipik türk kızlarını(bundan sonra ttk olarak anılacaktır) ifade etmektedir. bu bir genellemedir ve her genelleme kadar doğru ve de yanlıştır. fakat hakikate yakın olduğu şu deneyle ispatlanabilir: elinize kalem kağıt alın veya bir notepad penceresi açın, arkadaşınız, kardeşiniz, sevgiliniz vs. aklınıza gelen ilk on türk kızını listeye yazın ve aşağıdaki özelliklere sahip olup olmadıklarına göre değerlendirin. göreceksiniz ki listedeki şahısların en 7-8�i tipik kategoriye girmektedir. geri kalanların ise göçmen, izmir havalisinden ve kafkas ırklarına mensup olduğuna hayret etmeyi ise daha sonraya bırakın. şimdi, ttk�daki mükemmellik sanrısına geçmeden önce ttk nedir ne değildir buna cevap bulmak gerekecektir:
ön not : ttk�yı eleştirdiğimiz noktalara getiren şey hepimizin yakındığı türk aile yapısı, kırılamayan babaerkil kültürel dokudur. ttk�nın yetiştirilme sürecinde maruz kaldığı; aile, çevre, toplum, el ne der baskısı, erkek iştihası, evlilik dayatması, cinsel kimliğin ötelenmesi, töre, tipik türk erkeği babanın zulmü ve sair baskılar kızımızı-kızlarımızın psikesini alt üst etmiştir. onlar da yaşayakalmak için kendilerine dahiyane abuk çözümler üretmişlerdir. ttk; bir 3. dünya ülkesinde, ayağı doğunun bataklığında, batıya bakmakla yükümlü tutulmuş, bu topraklarda dişi olmakla lanetlenmiş bir topluluktur. aşağıda sıralanan özelliklerin pek çoğu bu lanetin çamurudur ve ona göre değerlendirilmesi gerekir.
1. ttk eziktir, özgürlükten korkar, asla sorumluluk almaz. yetiştirilme çağlarındaki aşırı baskıdan mütevellit ne yapacağını şaşırmış bir haldedir. özgürüm diyenin de özgürlükten anladığı kelebek formatında çiçekten çiçeğe konmaktır. onlarla beraber olmak; bastırdıkları her şeyle, tüm karanlık yanlarıyla, iyileşmez acılarıyla beraber olmaktır. ttk�dan sevgili yapmak demek ebedi bir hastayı avutmaya gönüllü olmak demektir.
2. ttk baba travması ndan muzdaripdir. babasından ve ailesinden gördüğü baskıdan, cefadan kurtulmak ister ve fakat travma derindir. aynı zamanda sevgi duyduğu bir insan olarak babasının davranış kalıplarının özlemini hayatında karşılaştığı erkeklerde arar. ttk için doğru erkek, inkar etse de babası gibi olan bir erkektir. stockholm sendromunun esiri olmuştur. maço erkek arayışı baba-kız ilişkisinin yeniden üretilmesine hizmet eder.
3. ttk�ların bedenleri ekseriyetle amorftur. boy ortalamaları 158 i geçmez. yüzleri asimetrik, belirgin bir çizgiden uzak ve çoğunlukla ablaktır. kısmen uzun olanların dahi bacakları kısadır. iddia edilenin aksine büyük kalçaları yoktur. normal kiloda bir ttk�nın kalçaları geniş ama tahta gibidir. bel benzeri bir yapıya sahip değildirler.
4. tenleri oldukça esmer olup ciltleri çoğunlukla bozuktur(çilli-sivilceli-pürüsüzlükten uzak-kalın�vs). gözleri albeniden yoksun bir kahverengi olup saçları parlaklıktan ve sağlıktan uzaktır.
5. �kara� oldukları yetmezmiş gibi; kumsalda malak gibi yatmak ve solaryumda mazohistçe yanmak suretiyle hepten marsığa dönerler. bunu ciltlerindeki bozuklukları ve tüylerini gizlemek için yapmalarına rağmen ileri sürdükleri açıklama bronz tenin daha çekici olduğu yönünde olur. ilginçtir; bu açıklamaya kendilerini de inandırırlar. gerçek şu ki ancak bir arap taşşağı kadar çekici olabilmektedirler.
6. hepsi eninde sonunda saçını sarıya boyatır. bu salgından en az etkileneni saçına gölge attırır ve sarışın olduğunu iddia ederek sarışın olur(!) istisnasız hepsi, sarışınların daha çekici olduğunu, sarı saçların kendilerine yakıştığını, tipik türk erkeklerindeki sarışın hastalığı nedeniyle bunu yaptıklarını söylerler. hâlbuki biz tipik türk erkekleri, yeryüzündeki diğer tüm erkekler gibi beyaz, ince, pürüzsüz ve yumuşak tenli hatunları arzulamaktayızdır. dünya kuruldu kurulalı bu böyledir, �arthur schopenhauer�den bu yana da yüzlerce kez bilimsel olarak ispatlanmıştır. bu ten özelliklerine sahip hatunlar genellikle slav ve kuzey avrupa ırklarında yoğunlaşmaktadır ve ilginçtir bu ırkların kadınların pek çoğunun saçları sarıdır. bu nedenle sarı saç aranan özelliklerin varlığına delalet eden bir simgeye dönüşmüştür. işte ttk�nın yanılgısı buradan doğmaktadır. gerçek şu ki; *** rengi saçları olsa dahi beyaz, ince ve yumuşak bir tene sahip hatunun evrensel beğeniye mazhar olacağı açıktır ve el'an olmaktadır da. maalesef ttk, karaya çalan esmer ve bozuk cildine, sarıyla alakası olmayan kalın kaşlarına, gözünün rengine bakmadan saçlarını sarıya boyatmakta ve yine ancak üzerine sarı peruk geçirilmiş bir arap taşşağı kadar çekici olabilmektedir. bu kızlarımızın bizde uyandırdığı tek kanaat; basitlik ve ucuzluktur, başka bir şey değil.
7. ttk çocukça hayallerin esiridir. beş yaşından sonra evlilik hayalleriyle yaşar. kendini geliştirmek, saygın bir meslek edinmek çoğu zaman sonuncu sırada gelir amaçları arasında ve ancak iyi bir evliliğe hizmet etmesi şartıyla anlamlıdır.
8. 23-24 yaşlarından sonra tanıştıkları her erkeğe potansiyel koca gözüyle bakarlar ve bu yüzden erkeklerle sağlıklı bir ilişki geliştiremezler. (bkz: evlilik obsesyonu)
9. erkeklerden hem nefret eder hem de onlarsız bir hayatı tasavvur edemezler. en kültürlü ve kariyer sahibi olanı dahi �kocam olsun da sinek kadar olsun� mottosunu zihnine nakşetmiştir.
10. en özgür düşüncelisinden, en özgür cinsel yaşantıya sahip olanından en amelesine kadar hepsi ilk adımı erkeğin atması gerektiğine inanır. hoşlandığını, ilgisini asla belli etmez. (sebebi 1. maddede açıklanmıştır, sorumluluk almazlar) bu durum sebebinden bağımsızlaşmış, mücerret bir slogandır. niye diye dahi soramazsınız, bir cevap da gelmez zaten ama öyle den gayrı� halbuki en öküz erkek bile hafif bir tebessümü verekliğe yormaz, tanışma yolunda gösterilecek abartısız ve seviyeli bir çabayı arkadaşlarına �bu kız iş hacım, motor� şeklinde yorumlamaz.
11. hepsi, türk erkeklerinin duyarsız, hanzo ve kaba olduğundan yakınır ama hiçbiri ona saygı gösteren, duyarlı, özgürlüklerine saygılı bir erkeği gerçek bir erkek olarak görmez. ona it muamelesi yapan, yani bazen baba şefkatiyle çocuk sever gibi seven, bazen döven, azarlayan, aşağılayan erkeklere bayılırlar ve yine bu halde dahi erkeklerin duyarsızlığından ve kabalığından şikâyet ederler büyük bir zevkle. yaşadıkları baba travmasının aynını erkekleriyle de yaşamak isterler. pek çok türk erkeğini yapmacık maçoluklara, sahte korumacı baba rolleri oynamaya zorlarlar. ilişkiyi bir hasta-doktor ilişkisine çevirirler.
12. her erkeği kadın ruhunu anlamakla yükümlü sayarlar. kadın ruhu dediğimiz şey, büyük oranda baba travmasının yeniden ve yeniden üretilmesinden ve burada saydığımız ve sayacağımız diğer saçma paradigmaların toplamıdır. erkek bunları hayatın gerçeği olarak kabullenmeli ve bu hasta ruhu incitmemelidir. �niye ki?� sorusunun cevabı yoktur, öyledir. �hiç çekemem abi, kusura bakma� diyen onur sahibi erkekler gaylikle yargılanır.
13. ttk, ilişkilerini başından sonuna kadar yalanlar üzerine inşa eder. tanışma, ısınma ve ilerleyen boyutlarda tartışarak, uzlaşarak aşılması gereken sorunları yalanlarla öteler ve zerre vicdan azabı duymadan bu yalanları mezara kadar taşır.
14. ttk için ilişki demek gerilim demektir, kaos, kavga ve mücadele demektir. anlaşılmaz bir zevk alırlar bundan�saçma kaprislerle, tepki alacağını bildiği şeyleri yaparak kavga çıkarmaktan ve daha sonra kedi gibi sırnaşıp barışmaktan orgazm keyfi alırlar. erkeğin sürekli gerilim hattında tutulması gerektiğini düşünürler.
15. �kaçan kovalanır� oyununu oynamaktan bıkmazlar, usanmazlar. allahım.. bezdirirler, hayata kahrettirirler.
16. kapı gıcırtısına göbek atabilme yetisini haizdirler. tarkan ve türevlerini ve bir dinleminlik sikindirik ne kadar pop/arabesk şarkı varsa ezbere bilirler, bunların liriklerine sokratı mezarında ters döndürecek anlamlar yüklerler.
17. kendilerini geliştirme çabası içine girmez, gazete okumaz, güncel olayları dahi takip etmezler. okudukları kitaplar ticari aşk kitapları (aşk tüccarlarının kitapları) ve bazen korsana düşerek başarısını kanıtlamış(!) �ben de okudum onu� diyebilmelerini sağlayan şeylerdir. ilgi alanları ve kültür seviyelerinden mütevellit birlikte tatlı ve anlamlı bir sohbet yapmanız olanaksızdır meğer ki gülben ergen�in selülitleri, reha muhtarın extrem başarıları ilginizi çekmiyorsa�
18. gece, gündüz, çarşıda, pazarda, yürüyüşte, alışverişte, yemekte ve sair her yerde ağır makyajlıdırlar. küpe, *** püsür tüm abuk aksesuarları üstündedir. manikürsüz, pedikürsüz adımlarını dışarıya atmazlar. zemin müsaitse ayakkabılar kesinlikle topukludur. bu konuda onlara her hangi bir eleştiri getirmek kesin terk nedenidir. makyajına laf söylemektense ölmüş anasına küfretmek evladır. bu garip ve komik bakımlılık anlayışları o derece hayatidir yani.
19. kendileriyle ilgilenen, ilgilenmeyen, kesen, süzen, tanışmaya çalışan, nefret eden, söven her erkeğin kendilerini bafilemek istediklerini sanırlar ve dahi canı gönülden inanıp korkarlar. bacaklarının arasında dünyanın en değerli şeyini taşıdıkları sanrısı, hasta psikelerinin üstünü örtmelerini sağlayan aşağılık bir özgüven ve onları bir arada tutan korkuyu sağlar.
20. her daim kimlik bunalımları yaşarlar ama bunu asla kimlikleriyle ilişkilendiremezler. ttk yetişkin olmamaya mahkûm edilmiş mitolojik bir ergendir.
21. maksimum 50 iq�ya sahip, düzgün cümle kuramayacak kadar insan kavramının uzağına düşmüş hanzoların laf atmasından, cinsel tacizinden ve sarkıntılık çabasından hareketle tüm erkeklerin sapık olduğu sonucu çıkarabilecek kadar sosyolojik ilimlere vakıftırlar(!)
22. deli gibi kıskanılmak, bir çocuk gibi sahiplenilmek, yönetilmek ve ezilmek isterler. hayatlarına ilişkin tüm kararların erkek tarafından alınmasını ister ama bundan da şikayetlenmekten çekinmezler. ilk buluşmadan sonra eve varıp varmadığının merak edilmesini bekleyecek kadar safdil, giyimine kuşamına müdahale edilmesini, arkadaşlıklarına karışılmasını bekleyecek kadar zavallıdırlar(baba travması) bunları bekler ama bunlardan şikayet etmekten de büyük zevk alırlar. bunları yapmayana katlanamaz, erkek olarak görmez, kısa sürede yol verirler.
23. ttk her daim rejimdedir. ama biraz ondan biraz bundan mantığıyla hadisenin *** çıkarır, kilolarına asla hakim olamazlar. nasıl erkek için her dakika seks düşünüyor deniliyorsa ttk da her dakika kilosunu ve nasıl göründüğünü düşünüyor desek yanlış bir şey söylüyor olmayız. yansıtma özelliği olan her şeyde kendi suretlerine bakarlar.(kellerinde böyle bir işlevselliği vardır) yolda yürürken aklından geçen tek şey kıçının nasıl göründüğüdür. hiçbir sorun, hiçbir kaygı, kesinlikle ama kesinlikle onun kilosu ve görünümüne ilişkin kaygılarının önüne geçmez, geçemez. bu konuda duymak istediklerini söyleyen kişi adolf hitler bile olsa onu canından çok sever, kendine kanka yapar. kısmen güzel ttk ların kankaların sürekli götlerinde dönüp �ay ne güzel olmuşsun görülmeyi görülmeyi, ipek gömleğin tiril tiril olmuş tatlı vücudla eğleşi eğleşi� diyen çirkin kızlar olması rastlantı değildir.
24. nihai amaçları; aile kurmak, çocuk yapmak, pasif bir ev kızı hayatı yaşamaktır. zerre üretmeden; emtiayı, kendilerini ve kocalarını tüketecekleri, kocalarının kendilerini güzel güzel ezeceği ve bundan zevkle şikayetlenecekleri, mutsuz olacakları, acı çekerek iç huzuru yakalayacakları bir hayatı arzularlar.
25. cinselliklerini, (ttk için yeniden kavramlaştırırsak)erkeklerin onlara yönelik doymak bilmez iştihalarını bir nimet olarak görür ve bunu sonuna kadar sömürürler. bu arada cinsel ayrımcılıktan şikayetlenmeyi de ihmal etmezler ama. eser miktardaki cinsel içgüdülerini asla kendilerini tatmin için değil, bir araç olarak; erkeği kendine bağlamak, onu kaybetmemek için kullanırlar. kızın �verme�si aslında erkeğin kalesine atılmış bir goldür. kukularını zevk aracı olarak değil silah olarak kullanırlar; öldürmek, bağlamak, mecbur etmek, kahretmek ve yok etmek için.
26. erkeklerini asla tam olarak beğenmezler, onları sürekli başkalarıyla karşılaştırırlar ve bunu da erkeklerine söylemekten, ima etmekten çekinmezler. aynı şeyi erkeğin yapması kesin terk sebebidir. misal �duydun mu, filanca hanım yaman malak emzirmesi yapıyormuş� diyemezsiniz.(misal yani)
27. erkek seçiminde, diğer kızları çatlatmalarını sağlayacak bir erkek diğer erkeklerden on fersah öndedir. yakışıklılık, meslek, güç, karizma bu arayış anlamında şekillenen fiktif olgulardır. yani kız/erkek ilişkilerinde rekabet kızla erkek arasında değil kızla kız arasındadır. erkekler bu catfight da silahtan öte bir anlam taşımazlar. misalen kızın arkadaşının sevgilisi brad pitt�se, öbür kızın sevgili edinmesinin bir anlamı yoktur, kaldı ki brad pittle evli birinin zamanla arkadaşı kalmayacaktır. zira onu çatlatmak olanaksızdır. magazin dünyasında zengin ve güçlü erkek kapatmış ttk�ların hayranlık ve nefretle izlenmelerinin nedeni de budur.
28. kendi hayatlarındaki incir çekirdeğinde mikroskopla dahi görünmeyecek sorun(!)ları size acımasızca anlatır ve ilgiyle dinlemenizi beklerler. yeni aldıkları pantolona uyan bir kemer bulma süreci avrupa birliğine entegrasyon sürecinden daha çetindir, kriterler zorludur, sürecin içselleştirilmesi için konu üzerinde uzun uzun durulmalı, uzman şahısların görüşü alınmalıdır. ttk, küçük bir karın ağrısı için opera besteleyebilir, işyerindeki bir salağın sarfettiği iki kelime üzerine tüm gün sürecek bir etimoloji sempozyumu düzenleyebilirler.
29. çocukça davranır, çocuk gibi düşünür, çocuk gibi konuşurlar. kendilerini insanlığa davet ettiğinizde motto bellidir: �..ama içimdeki çocuğu öldürmek istemiyorummmmm�� (baba travması) bu çocuk taklidi saçmalığını nefret edildiğini bile bile yaparlar çünkü bu sayede o pek utandıkları cinselliklerini de perdelemekte, erkeğin zihnini bulandırmaktadırlar. bu yüzden türk erkekleri çocuktan, çocuk yapmaktan, her türlü çocukluktan tiksinmiştir, bunalmıştır.
30. kendileri gerçek bir kadın olmanın gereklerini yerine getirmedikleri halde ilişkide karşı tarafın gerçek bir erkek olmasını beklerler. yani bir erkeğin kadında aradığı hiçbir özelliğe sahip olmasalar da, sahip olduklarını vermeseler de(aklınıza sadece cinsellik gelmesin) erkekten; güçlü, paralı, arabalı, irade ve özgüven sahibi, duyarlı ve sevecen vs. olmasını beklerler. tüm dünya işlevsiz varlıklarına hizmet etmek için halk edilmiştir adeta.
31. bir sürü şeye hakları olduklarını düşünürler ama zerre emek sarf etmezler. beleşçidirler, beklerler, beklerler ve beklerler� erkekler sömürülmek için yaratılmış, onlara muhtaç kölelerdir. hesap ödeme konusuna girmek istemiyorum.
32. ilişkinin hiçbir boyutunda güven uyandırmazlar, güven duygusunun huzurunu yaşatmazlar. sizi sevdiğini itiraf ettiğinde dahi elinin altında bir sürü �yedek� bulundururlar ve bunları asla küstürmez, tetikte bekletirler. yedeğe alma işlemi; �ya çok iyisin, ama bence sevgili olmayalım, fakat arkadaş olarak seni kaybetmek istemiyorum� cümlesiyle tekemmül eder ve kız ehli namussa evlenene kadar, ayarı bozuksa menopoza kadar sürer. erkeklerin bu yedekleme işleminin üzerindeki örtüye saf saf inandığını düşünecek kadar da saftırlar.
33. sadakat kavramını ağızlarına besmeleyle alırlar ama bilhassa evlendikten sonra cinsel sadakatin anasını ağlatır ve zerre vicdan azabı duymazlar. öyle ya; kocaları duyarsız, erken boşalan zalimlerdir ve aldatılmayı hak ederler. ne kadar aldatan erkek varsa o kadar aldatan kadın vardır gerçeğini ve bekar erkeklerle yatan evli kadın sayısındaki akıl almaz sayıyı göz ardı edip utanmadan �aşağılık erkekler, hepsi aynı� türküsünü çığırırlar.
34. ttk eleştiriye sonuna kadar kapalıdır.(ki bu başlık konusuyla ilgilidir)
35. ttk alınganlıkta milletler arası şampiyondur. bora *** alınmakta gerçek bir maharet gösterir ancak çok ciddi tavizler karşısında barış kapısını aralar.
36. ttk için naz yapmak, tabii hukuk kaynaklı bir haktır ve sorgulanamaz. (ki bu da başlık konusuyla ilgilidir)
37. ttk�nı tavlamak oldukça kolaydır (bkz: kız tavlama teknikleri) ve elde tutmak içinde yeterince ezmek-kötü davranmak ve onun güvende hissetmesine engel olmak kâfidir. duyduğu tedirginliği ve huzursuzluğu aşk sanacaktır. (bkz: #9713642)
38. (türk) erkeği için emeklilik mezarda ttk için ise evlendiğinde başlar.(al bundy)
39. ttk dünyada kendi dışındaki hiçbir gerçekliğin varlığını kabul etmez. kendisi dünyanın merkezi ve efendisidir. bulunamayan o meşhur hint kumaşı işte o�dur.(ki başlık konusunun ana ekseni de budur heralde. aşağıda değinilecektir.)
40. en beter yanları ise; hesapçılık, içten pazarlılık, sonu gelmez politik tavırlar, sinsilik, çıkar hesapları ve yalancılıktır. yalan ki; absürd varoluşları için ekmek gibi, su gibi�(baba travması) maddiyatçılık, samimiyetten uzaklık, bencillik ve kibir, bir karınca için hüngür hüngür ağlayan ama bir hayatı mahvetmekte beis görmeyen sahte duygusallık, sonu gelmez ali cengiz oyunları� tüm bunlarla; erkeği dişi milletinden tiksintiye, mertliğin cari olduğu varsayılan futbol manyaklığına, kahvehane-kumar esaretine, içkiye, televizyon karşısında mal bakışlara, yabancı kadın düşkünlüğüne, evden ne şekilde olursa olsun kaçışa sevk eder. tipiğinden türlü çeşidine erkeği erkek yapan, �karı gibi adam�lıktan uzak tutan işte yukarıda bahsi geçen cinliklerden, kepazeliklerden uzaklıktır, mertliktir, özü sözü bir olmaktır.
son not: tipik türk erkeği de ttk�nın oluşumunda payı olan şeylerden nasiplenmiş, kafasına vurularak yetiştirilmiş, ***, özgüvensiz varoluşlardır. kısaca; hepimiz aynı kazanda kaynamaktayız.
işte ttk�mız bunun gibi bir şeydir ve gönülsüzde olsak �elimiz mahkum- kabulumüzdür, başımıza taçtır. zira biz türk erkekleri de pek matah şeyler değiliz.
gelgelelim ttk; tüm bu abuk niteliklerine rağmen kendini mükemmel bulmakta, kendiyle barışık olduğunu, topyekün bir iyilik timsali olduğunu, en mükemmeli hak ettiğini iddia etmektedir. buna o denli can-ı gönülden inanmaktadırlar ki size uzun uzun anlatabilirler açıklayıcı misallerle. duru bir zihinle toplumu ve kendilerini değerlendirmiş, eşsiz varoluşlarının ayırdına varmış, bu aydınlanma anını müteakip tüm insanlığın bu mükemmellik sunağından kana kana içmesi için ışığı biz erkeklere saçmaya karar vermişlerdir. (bkz: nur sağanağı) şahsi deneyimlerimde karşıma çıkan ttk�lar �kendimi mükemmel buluyorum� cümlesini soğukkanlı bir şekilde, zerre şüphe duymadan, idrak ve tefsir edilmiş bir hakikat gibi yüzüme çarpmışlar, bana dumurun zirvelerini yaşatmışlardır. pek çok insandan daha bu absürdlüğü duymam üzerine şaşkınlığım merak ve korkuya dönmüştür.
bu nasıl bir psikolojidir, nasıl bir ruh halidir a dostlar� sinirine hakim olamayan bir kul bu söz üzerine ttk�nın boş böğrüne zidane misali kafayı gömse bu suç olur mu?
mükemmel sıfatını hak etmiş birinin �kendimi mükemmel buluyorum� demesi dahi tiksinç varlıklar kategorisine alınmasını gerektirirken, ttk�nın bu savı karşısında ne yapmak, onları nasıl bir kategoriye sokmak gerekir?
evet, kimseden �ben berbat bir insanım, beş para etmem� demesi beklenemez fakat kişinin kendini bilmesi, hatasını doğrusunu, eksiğini fazlasını minimal ölçülerde de olsa tartması insan olmanın bir nişanesi değil midir?
yine bu mükemmellik sanrısı bir pazarlama hilesi olsa; yani koftiden kendine güvenen, kendiyle barışık insan imajı çizmek için dile getirilse amenna diyecek, bu tarz amerikan kibirli birey bencilliği sığırlıklarına alışkın insanlar olarak doğal karşılamasak bile gülüp geçeceğizdir. lakin ttk�nınki bir pazarlama değil, şeksiz şüphesiz bir inançtır. bu hakikate biat etmemizi, seçilmiş kavmin önünde saygıyla eğilmemizi beklemektedirler.

ek$i sözlük'ten alıntıdır
___

Her şeye rağmen severim onları ;)
#1 - Eylül 04 2006, 15:03:55

Başından sonuna pür dikkat okudum (zaten okumasam buraya "teşekkür" notu atmam saçma olurdu).  ÖYle bir yazı ki, "bunu ben yazmalıydım" dedirtti ve benden önce böyle güzel akıllı biri yazdığı için de kıskandım. Her kelimesinin altına imzamı atarım. Çzellikle babaerkil genel-geçer türk aile ahlâkına yönelik analizler açısından.
...
Kaldı ki ben bu istedeki tüm kızların burada anlatılanların içerisine sokulabileceğine bahse varım (yazıda da belirttiği gibi izmir ve ahalisi, ya da göçmen kızlar dışında). Buradan bir kız çıkıp desin ki "ben böyle değilim tımaam mı?" diye. O zaman kıçım yırtılana kadar güleyim (çünkü yazıda bunu asla kabul etmeyeceklerini de yazmakta).
...
Feat çok güzel yakalamış ve aktarmışsın yazıyı. Emeğine sağlık. Ama çok uzun olduğu için (ki yazıda da geçiyor, kızların bu konuda ki zayıflığı) pek okunacağını zannetmem. Eh artık "anlayana", değil mi?
#2 - Eylül 04 2006, 15:32:14

çok uzun olmuş arkadaş yalana gerek yok okumadım . paylaşımın için teşekkürler ;)

Bu ne yahu şimdi böyle okumadıysan niye yorum yapıyorsun oku ondan sonra yap yorumunu !


Feat güzel bir yazı fakat çoğu maddeye uyan ama türk olmayan bir sürü kadın vardır. Birde kadınlar bu sanrı'nın içerisindeyseler sebebi yine erkekler diye düşünüyorum ben.
#3 - Eylül 04 2006, 15:41:30

çok uzun olmuş arkadaş yalana gerek yok okumadım . paylaşımın için teşekkürler ;)

Arkadaşım okumadıysan cevap da verme paylaşımı boş boş teşekkür edilmesi için yapmıyoruz.


Yaseminim, yazıda kastedilen Türk kızlarıdır. Diğer milletlerin kızları bu konuda söz konusu olmamalı, tabi örnek de verilmiş yazıda mukayese de edilmiş fakat çekiştirilen sonucunda Türk kızlarıdır.
#4 - Eylül 04 2006, 15:44:21

Yaseminim dikkat edersen yazıda "üçüncü dünya ülkesi" gibi bir ibare var. Yani bu zihniyetteki kızları Pakistan'da, Suriye'de, Kırgızistan'da ya da Afrika'nın herhangi bir yerinde bulabilirsin. Ama Avrupa'da bu niteliklere sahip pek fazla yoktur :)
#5 - Eylül 04 2006, 15:51:02

Yaseminim dikkat edersen yazıda "üçüncü dünya ülkesi" gibi bir ibare var. Yani bu zihniyetteki kızları Pakistan'da, Suriye'de, Kırgızistan'da ya da Afrika'nın herhangi bir yerinde bulabilirsin. Ama Avrupa'da bu niteliklere sahip pek fazla yoktur :)

Tamam zaten ona bişey dediğim yok sadece cinsellik ve seks'le ilgili olanlar dışında bütün kadınların ortak özelliğidir diğer özellikler onu belirtmek istedim.Neyse feat'in de dediği gibi çekiştirilen Türk kızlarıdır.
#6 - Eylül 04 2006, 16:03:18
« Son Düzenleme: Eylül 04 2006, 16:04:16 Gönderen: Yaseminim »

Bak kaç saattir okuyup yorum yapan sadece Yaseminim var. Zaten ne kadar akıllı biri olduğunu az çok da bilen birisi olarak pek şaşırmadım ablamın yorum yapmasına.


Bu arada Eroika ben de imzamı atarım tabi ki yoksa zaten foruma bu yazıyı koymazdım. Acaip hoşuma gitti. (6)


#7 - Eylül 04 2006, 20:04:50

T!Z!C!K

sadece tek bir soru ...

fazla aşağılayıca olmamış mı :hönk
#8 - Ekim 06 2006, 17:21:05

�kara� oldukları yetmezmiş gibi; kumsalda malak gibi yatmak ve solaryumda mazohistçe yanmak suretiyle hepten marsığa dönerler. bunu ciltlerindeki bozuklukları ve tüylerini gizlemek için yapmalarına rağmen ileri sürdükleri açıklama bronz tenin daha çekici olduğu yönünde olur. ilginçtir; bu açıklamaya kendilerini de inandırırlar. gerçek şu ki ancak bir arap taşşağı kadar çekici olabilmektedirler.
6. hepsi eninde sonunda saçını sarıya boyatır. bu salgından en az etkileneni saçına gölge attırır ve sarışın olduğunu iddia ederek sarışın olur(!) istisnasız hepsi, sarışınların daha çekici olduğunu, sarı saçların kendilerine yakıştığını, tipik türk erkeklerindeki sarışın hastalığı nedeniyle bunu yaptıklarını söylerler. hâlbuki biz tipik türk erkekleri, yeryüzündeki diğer tüm erkekler gibi beyaz, ince, pürüzsüz ve yumuşak tenli hatunları arzulamaktayızdır. dünya kuruldu kurulalı bu böyledir, �arthur schopenhauer�den bu yana da yüzlerce kez bilimsel olarak ispatlanmıştır. bu ten özelliklerine sahip hatunlar genellikle slav ve kuzey avrupa ırklarında yoğunlaşmaktadır ve ilginçtir bu ırkların kadınların pek çoğunun saçları sarıdır. bu nedenle sarı saç aranan özelliklerin varlığına delalet eden bir simgeye dönüşmüştür. işte ttk�nın yanılgısı buradan doğmaktadır. gerçek şu ki; b*k rengi saçları olsa dahi beyaz, ince ve yumuşak bir tene sahip hatunun evrensel beğeniye mazhar olacağı açıktır ve el'an olmaktadır da. maalesef ttk, karaya çalan esmer ve bozuk cildine, sarıyla alakası olmayan kalın kaşlarına, gözünün rengine bakmadan saçlarını sarıya boyatmakta ve yine ancak üzerine sarı peruk geçirilmiş bir arap taşşağı kadar çekici olabilmektedir. bu kızlarımızın bizde uyandırdığı tek kanaat; basitlik ve ucuzluktur, başka bir şey değil.

gobline katılıorm biras fazla aşağılıycı olmuşş..  :yanlis
#9 - Ekim 14 2006, 16:15:23
...ѕαηкι υмяυη∂α вєℓкι∂є σηυηℓα
ѕєνιşιуσя çıℓgıη¢α
уιηє ∂є кαℓвιм нєρ σηυηℓα
ѕєη вєηιм мαѕυм вιяι¢ιк вєвєğιм...

C_R_A_Z_Y

ne kadar aşalayıcı oldugunuzu düşünsenizde GERCEKLER ACIDIR :okey
#10 - Ekim 14 2006, 16:25:47

Yazının en başında geçen "bu bir genellemedir ve her genelleme kadar doğru ve de yanlıştır" sözünü hatırlatmak istiyorum bu bir kişinin kendince yaptığı genellemedir herkese uyacak diye birşey yok. Mesela ben hiç üstüme alınmadım  :D
#11 - Ekim 14 2006, 16:38:41

bencede doğru olan bir çok noktası var ..... tamamen değil .... ,)
#12 - Ekim 14 2006, 17:09:31
"Aşığım sana"cümlesinin sonunda ki 'a' harfi sessizce terk etti seni.. Bunun farkına var sevgili; sen hala " aşığım san" beni...

Yazının en başında geçen "bu bir genellemedir ve her genelleme kadar doğru ve de yanlıştır" sözünü hatırlatmak istiyorum bu bir kişinin kendince yaptığı genellemedir herkese uyacak diye birşey yok. Mesela ben hiç üstüme alınmadım  :D
bende baştan aşağıya kadar okudum ve bu genellemeye kendimi düşünmedim... :4
paylaşımın için saol  feat  ;)
#13 - Ekim 14 2006, 17:37:01
Etme çoluk çocukla muhabbet,koy g.tüne çekme zahmet. . .

bende hepsini okudum ama üstüme alınmadımm..! :))  :okey
#14 - Ekim 14 2006, 19:08:56
Ҳ̸ҳҳ̸Ҳ̸Ҳ̸ҳҳ̸Ҳ̸..Deymezmiş hiç ugrasmaya bu kez mecalim yok hiç dayanmaya...Bitiyorum her nefeste ne halim varsa gördüm çok koştum çok yoruldum ve şimdi bende düştüm..Ҳ̸ҳҳ̸Ҳ̸Ҳ̸ҳҳ̸Ҳ̸

bende alınmadım zaten ;)
sadece biras fazla aşağılayıcı olmuş dedim  :okey
#15 - Ekim 14 2006, 19:14:23
...ѕαηкι υмяυη∂α вєℓкι∂є σηυηℓα
ѕєνιşιуσя çıℓgıη¢α
уιηє ∂є кαℓвιм нєρ σηυηℓα
ѕєη вєηιм мαѕυм вιяι¢ιк вєвєğιм...

T!Z!C!K

türk milleti kadar kendini aşağılamayı seven başka bi millet varmıdır acaba :alala
#16 - Ekim 14 2006, 19:41:12

bnce çok aşağılayıcı olmuş... :yanlis bnde tipik türk kızı sayılırım ama :::

3. ttk�ların bedenleri ekseriyetle amorftur. boy ortalamaları 158 i geçmez. yüzleri asimetrik, belirgin bir çizgiden uzak ve çoğunlukla ablaktır. kısmen uzun olanların dahi bacakları kısadır. iddia edilenin aksine büyük kalçaları yoktur. normal kiloda bir ttk�nın kalçaları geniş ama tahta gibidir. bel benzeri bir yapıya sahip değildirler.
4. tenleri oldukça esmer olup ciltleri çoğunlukla bozuktur(çilli-sivilceli-pürüsüzlükten uzak-kalın�vs). gözleri albeniden yoksun bir kahverengi olup saçları parlaklıktan ve sağlıktan uzaktır.


asla böle deilimm...boyum ve bacaklarım uzun zayıfım vs. vs. yani üzerime alınmama gerek yok gibi... :)
#17 - Ekim 15 2006, 11:04:33
Enjoy the silence.

T!Z!C!K

bu üzerine alınıp alınmama olayı ne ya  :ohmygod
ona bakarsanız arkadaşlar beni hiç türke benzetmiyolar turistk yerlerde hep ingilizce konuşmaya çalışırlar benle turist zannederler çünkü burda anlatıldığı gibi ne koca *** var nede 1.50 boyum...

olay alınıp alınmama gibi bi saçmalık değil ...
#18 - Ekim 15 2006, 11:41:47

Bazı yerlerinde ağır kelimeler yazılmış ama hepsi tamamen  doğru... Kendimi düşündüm de, hiç böyle mükemmelliyetçi psikolojisine girmedim, girmemde. Ama bazı yerlerinde evet dedim aynen böyleyiz bizler... Çevremde çok kız var(kız meslekte okuyorum) Çoğunu tanıyorum. Salih'in aynen bahsettiği tipik kızlar... Giyimleri bile aynı. Tarzları, düşünceleri... Evet bunlar bizleri, tipik türk kızlarını oluşturuyor... Erkeğe bakış açısı felan aynen bahsedilen gibi. Yalnız bana şu "baba travması" kelimesini daha da açık bir hale getirir misiniz? Anladım ama emin değilim doğru düşündüğüm kanısına...

Sağol Salih, yazı çok güzeldi. Çoğu kez bırakmayı düşündüm ama baya bir sürükledi ya... (:  :4
#19 - Ekim 17 2006, 16:21:02

barbie9138

evet maalesef biz türk kzları(genel olarak) baba korkusuyla geziyoruz. bazıları allahtan çok babalarından korkuyorlar. babaları olmasa ne yapacakları belli. kendimi geliştireyim demiyorlar. kitap okumaymış bilmem bişymiş alakaları yok. bazı yerlerde  açık konuşmak gerkirse kendimi buldum. ama epeyde aşağılanmış.
#20 - Ekim 26 2006, 00:27:49

Keşke yazıyı kimin kaleme aldığını bilseydik ama esasen bir isme de gerek yok. Nietzsche vari zihni Darwin gibi çalışan ve eminim yaşamında bir kez bile doyumlu bir ilişkisi olmamış, küçümsediği yansıtma mekanizmasının en iyi kullanıcılarından (madde40:idrak ve tefsir edilmiş bir hakikat gibi yüzüme çarpmışlar, bana dumurun zirvelerini yaşatmışlardır).
Bu denli ruhsal tahliller ve psike kavramı bana, aristokrat sınıfı'nın kurucusu tıpkı efendi-köle tanımlamaları gibi erkek-kadın ilişkisini tanımlayan ve kadına hak vermeyi aşağılık bir davranış olarak gören Aristo'yu hatırlattı nedense (!).
Tüm fiziksel tanımlamalara bakınca istemeden de olsa Darwin'ini de anmamak imkansız doğrusu. Darwin'in evrimini tamamlamamış yarı insan modeline nasılda güzel oturmuş böle Türk kızlarımız. Bir anda insanın gözünde Darwin'in teorisinin uygulayıcısı olan A.Hitler'in "bunlar evrimini tamamlayamamıştır" diyerek ateşe attığı zenciler(siyahiler) canlanıyor.
Bizleri doğulu olmakla Arap taşşağı tanımıyla küçümseyen yazar, hala kendilerini evrimin zirvesinde görerek dünyaya sözde özgürlük ve medeniyet getiren bu şarlatanlara çanak tutuyor ve soykırımın değişen makyajını göremiyor. Belki de görüyor...
Kendi kültürünü insanını tanımayan, kendine batının oryantalist penceresinden bakan insanların sahip oldukları bu aşağılık kompleksleriyle sömürgen batının tacını giymesine yardımcı olmasına şaşırmamak gerek. Kendini Doğu'ya mensup olmakla bataklıkta gören herkes eziktir, acizdir ve bunun için kadın olmak gerekmez.
Tanrı'nın tarzı, erkeğin ve kadının hakkında hiçbirşey bilmeyen yazar ezberlediği birkaç cümleyi sürekli tekrarlayarak sömürüyor ve ayartmaya çalışıyor, tıpkı batılı (modern değil) bir piyon gibi.
Ne yazıkki geleneksel ile batılı (modern değil) kültürün dayatmaları arasında sıkışan ve önüne konulan sözde ideal kalıplara uymaya çalışan -ki zorlama bir uyum, şeklini (aslını) kaybederek meydana gelir- kimi kızlarımızı da ağzına sakız yapmaktan hatta geviş getirmekten geri kalmamış. Her toplumda olduğu gibi kültürel değişme bizde de esastır ve küreselleşen dünyada bunun örneklerine her toplumda rastlamak mümkündür. Ancak bu yok ederek var olunacağı anlamına gelmez, gelmediği gibi de  bize yakışmaz.
Bilmiyorum gözünüz istatistiklere hiç takıldı mı (!). Türkiye'de bayan öğretim görevlisi sayısı erkeklere oranla daha fazla olmakla birlikte bu dünya geneline bakıldığında da böyledir. Bir doğu ülkesi olan İran'a bakacak olursanız okur yazar kadın oranın bizim ülkemizden dahi fazla olduğunu ve dünyanın en modern (batılı değil) ülkelerinden biri olduğunu görebilirsiniz.
Yazımı daha fazla uzatmak istemiyorum ancak birkaç noktaya daha değinmeden edemeyeceğim ve itiraf etmek gerekirse beni yazmaya iten metin değil yapılan yorumlar oldu. Birçok kız arkadaş genellemeyi doğru buluyor ama kendilerini buna dahil etmiyor ve dahil etmeme nedeni de fizik ölçüleri, kimisi de altına imzasını atıyor...
Yazının geneline bakıldığında kadın insan olarak bile görünmüyor ve şu ithamlara maruz kalıyor:
  madde29: "kendilerini insanlığa davet ettiğinizde"
  madde30: "tüm dünya işlevsiz varlıklarına (kadınlara) hizmet etmek için halk edilmiştir adeta"
  madde40: "ben berbat bir insanım, beş para etmem demesi beklenemez (ama söylenmesi gereken budur)"
Kadınların sorumluluk almadıklarından bahseden yazar son paragrafta tüm kötü ve çarpık ilişkilerde hatta evliliklerde bütün suçu ve sorumluluğu kadına yükleyerek günahlarına güzel bir kılıf giydiriyor ve davranışlarını mübah hale getiriyor.
Sendromlar ve travma kısmına değinmiyorum bile bu konuda biraz bilgisi olan herkes bunların yalnızca konuyu süslemek için ortaya atılmış temelsiz ve geçersiz hipotezler olduğunu bilir. Zaten "son not" kısmında çelişkiyi görebilmek mümkün diye düşünüyorum.
umutla kalın...
#21 - Ekim 26 2006, 15:47:02

aşağılıcı olabilir ama bir bakıma da çok doğru...
#22 - Ekim 27 2006, 16:43:40
"Kücük seylere gereginden cok önem verenler, elinden büyük is gelmeyenlerdir."

doğru ama biraz abartılı yani %90 çıkar ben ortasındayım yani bazları uyyo bazıları uymuyo


İMZA
MaNyAx_GıRl(:sizo :sizo :sizo :sizo)
#23 - Ekim 27 2006, 18:49:03
İnSaN VaR OlDuKçA EvRENdEkİ DüZeN DeĞiŞmEz

eslem

bende sevmiyorum ttk ları  :)
#24 - Ekim 28 2006, 18:08:54

Bu konuyu beğenen ve kabul eden bayan arkadaşlar o zaman hayatın hiç bir döneminde, hiç bir konuda erkeklerden şikayetçi olmasınlar, çünkü insan olmamayı dahi kabullenmişler. Yazıda aşağılanmanın dışında, insan yerine bile koyulmamış bayanlar ve izmir ve ahalisi ya da göçmen kızlar dışında tüm Türk kızları buna dahil edilmiş. Ben bu konuya bir çok erkeğin de katılmayacağını düşünüyorum. Buna katılanlar ve destekleyenler belli; maneviyattan yoksun, materyalist düşünceye sahip, kendilerince özgür yaşayan, değer yargıları olmayan, ahlaki değerlerden bihaber insanlardır. Akıllarınca, belirli bir kültüre, ahlaki değerlere sahip Türk insanını (yazının bir yerinde erkekler de aynı kefeye koyulmuş) aşağılayıp, küçümsemeye çalışıyorlar. Leyl çok güzel bi yorum yapmış. Fakat böyle insanlara laf anlatılmaz, sadece kendi hallerine bırakmak lazım. Ayrıca,bu yazıya destek veren arkadaş kıçını yırtmak istiyorsa, kendi haline gülsün de yırtsın!
Manevi değerlerinizi yitirmeyin, böyle insanların oyununa gelmeyin!...
NOT: Bu arada bazı arkadaşlar Türk kızlarının da uzun yazıları okuduğunu aynı zamanda da yazı yazabildiğini görebilmişlerdir umarım.
#25 - Ekim 28 2006, 19:57:19

Üye:

0 Üye ve 1 Ziyaretçi konuyu incelemekte.